FELAKETTE ERDOĞAN PARMAĞI-EVRENSEL

İSTANBUL ŞUBE ( )
11.09.2009 (Son Güncelleme: 16.09.2009 11:12:38)

Başbakan Tayyip Erdoğan`ın Belediye Başkanlığı döneminde Yargı kararlarına rağmen yapılaşmanın sürdüğü ve yandaş firmalara ihaleler verdiği ortaya çıktı.

Başbakan Tayyip Erdoğan`ın Belediye Başkanlığı döneminde Yargı kararlarına rağmen yapılaşmanın sürdüğü ve yandaş firmalara ihaleler verdiği ortaya çıktı

Sel rezaletinin ardından alışılageldiği gibi yetkililer-sorumlular art arda açıklamalar yaptı. Tespitler, öneriler, suçlamalarla dolu olan açıklamalarda olmayan tek şey kendi sorumluluklarıydı. Tıpkı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın açıklamalarındaki gibi. Geçmişte belediye hizmetlerini 3Ç (Çöp, çukur, çamur) olarak açıklayan Erdoğan`ın belediyeciliği selin getirdiği çamurun altında kaldı.

TMMOB tarafından dün İstanbul`da yapılan basın toplantısında söylenenler ise aslında Erdoğan`ın bütün olan-bitenden doğrudan sorumlu olduğunu da gösterir nitelikte. İstanbul`u bir rant alanı olarak görme anlayışında Erdoğan`ın da parmağı olduğu ortaya çıktı. Başbakan`ın belediye başkanlığı döneminde Ayamama Islah Projesinin hem yerel mahkemeler, hem de Yargıtay tarafından iptal edildiği ancak buna rağmen bölgenin fiilen yapılaşmaya açıldığı belirtildi. Başbakan ise, ıslah projesinin tamamlanmamasının sorumluluğunu yargıya ve meslek odalarına atmıştı.

Halkı ve doğayı suçlamaktan öteye geçmeyen hükümete yanıt TMMOB`dan geldi. TMMOB yaptığı basın açıklamasında yaşananların en büyük suçlusunun 95 yılında da benzer sel felaketi yaşandığını itiraf eden Başbakan Erdoğan ve hükümetin olduğunu söyledi ve sorumluları istifaya çağırdı.

TMMOB Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi`nde yapılan basın açıklamasında söz alan Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi Başkanı Eyüp Muhçu, felakete neden olan imar planına itiraz ettikleri dönemde Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu`nun İSKİ Genel müdürü, Başbakan Erdoğan`ınsa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunu dile getirdi. Yargı tarafından projenin iptali kararı alınmasına rağmen temyize gidildiğini ifade eden Muhçu, `Nihayet 2007 yılında itiraza karar vermeyecek bir şekilde bu planlar iptal edildi. Fakat bu plana göre yapılaşmalar sürdü` dedi. Muhçu`ya göre felaketin sorumluları merkezi hükümet ve yerel yönetim.

Erdoğan`ın belediye başkanlığı döneminde derelerin ıslahı adı altında ilkel bir çalışma başlattığını dile getiren Muhçu, `Dereleri atık su kanalları olarak gören bu yanlış, ilkel, şehircilik bilimiyle alakası olmayan bu anlayış, şehrin alt yapısının nasıl yapılacağından haberdar olmayan bir karar almış ve kamu kaynakları heba edilmiştir` diye konuştu.

ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER

Sadece Ayamama, Silivri, Çatalca`nın sorunlu bölge olmadığını dile getiren Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhçu, diğer derelerin de büyük bir tehlike alarmı verdiğini söyledi. Muhçu, bu tür yaşanan felaketler önlenmek isteniyorsa samimi olunması gerektiğini belirterek önerilerde bulundu.

*Ayamama deresiyle ilgili Büyükşehir Belediyesi tarafından Belediye meclisindeki plan geri çekilmelidir.

*Sadece dereleri değil bölgeyi ıslah edecek bir plan hızla başlatılmalıdır.

*3. Köprü yapımına bir an önce son verilmelidir.

*Acilen mevcut sistem ıslah edilmelidir.

İŞ YAPMAK YERİNE SADECE KONUŞTULAR

Basın toplantısında konuşan TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı, kentlerin, üretilen rant ve her türlü sermayenin, iktidar yandaşlarının talanına sunulduğunu ve bir yağma alanı olarak görüldüğünü kaydetti. Soğancı, `Onlar ister istemez önce olayın büyüklüğünü vurgulayacak. Ardından kenti ve insanı suçlayacak, yönetimlerin işbirliği ve koordinasyon halinde ellerinden geleni yaptıklarını, yaraları sarmak için olanakları seferber ettiklerini belirtecek ve ölenlere rahmet kalanlara sabır dileyecekler. Fakat yaşadığımız bu felaket, bu genel yaklaşımın ve konumlanışın ötesinde ihmallerle doludur ve ihmaller sel olup, insanlarımızın ölmesine ve milyarlarca liralık kayba neden olmuştur` dedi.

Soğancı, `AKOM yurttaşlara basın aracılığıyla `uyanık olmalarını` söylemekten öteye geçmeyerek gemisini kurtaran kaptandır zihniyetini, afet yönetim zihniyetleri olarak bir kez daha tescil etmiştir` şeklinde konuştu. AKOM Valilik ve yerel yönetim yetkililerinin insanların canını kurtarmayı bir yana bırakarak, afet etkilerini en aza indirerek koordinasyonu sağlamak yerine siyasal eleştirilere cevap vermeyi görev edindiğini kaydeden Soğancı, şöyle konuştu: `TMMOB ve bağlı odalar bundan sonraki süreçte yapılacak iyileştirmeler adına planlama ve icra aşamasında sürece katılmalıdır. Bunun önü açılmalıdır. İhlali olanlar hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı ilan ediyoruz.

TMMOB Genel Sekreteri Tores Dinçöz ise olay gece veya okullar açıkken yaşansaydı sonucun çok daha büyük olacağına dikkat çekti. Dinçöz, yalnızca kaçak yapıların değil kamuya ait bölgelerin de sular altında kaldığını söyledi. Dinçöz, `Siz bu bölgeleri parselleşmeye açarsanız, bütün alanları betonlaştırırsanız, suyun emilmesini engeller bir pozisyona getirirseniz bu dereye yoğunluğu iki katı arttıracaktır`dedi. Bu zihniyetle 20 yılda 40 yılda geçse benzer durumların olacağını ifade eden Dinçöz, `Daha önce belediye başkanıydı şimdi başbakan ama sıkıntılar aynı. Hep yaşanıyor. Peki sormazlar mı bu 20 yılda niye çözemiyoruz. Başbakan Erdoğan`ın kendi açıklamasıdır `95 yılında da başımıza bela oldu` diye. Bu 13-14 yılda bir gelişme yok bundan sonraki 13 yılda ne açıklama yapacağız acaba?` dedi.

YASAL PROSEDÜRÜ GÖREN VAR MI?

Afetle ilgili yasal bir prosedür olup olmadığını sorduğumuz Dinçöz, `Var olarak biliniyor ama gören var mı acaba?` diyor. Dinçöz, AKOM Başkanının halka yaptığı `Uyanık olun` açıklamasını annesinin dışarı çıkarken yaptığı `Oğlum dikkatli ol` uyarısına benzetiyor.

Erozyona ve tarım arazisi üzerine evler, iş yerleri ve şehirleşme inşa edildiğini ve bunun devam ettirilmeye çalışıldığını ifade eden İstanbul Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Atalık da, bunun felaket değil cinayet olduğunu dile getirdi.

Orman Mühendisleri Odası İstanbul şube Başkanı Besim Sertok ise doğanın değil kötü yönetimin ve kötü şehirleşmenin anormal olduğunu ve olayın yönetimsizlikten kaynaklandığını vurguladı.

(İstanbul/EVRENSEL)

Okunma Sayısı: 1266