GDO YÖNETMELİĞİ HALEN YÜRÜRLÜKTE - DÜNYA

GENEL MERKEZ ( )
16.12.2009 (Son Güncelleme: 27.01.2010 15:31:08)

ANKARA - Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Danıştay‘ın 3 Aralık tarihinde yürütmesini durdurduğu iptal ettiği GDO‘larla ilgili yönetmeliği ‘karar ulaşmadı‘ gerekçesiyle uygulamaya devam ediyor. Bazı kurumların görüşlerinin aksine yönetmelik Türkiye‘ye ürün girişini tamamen kestiği için piyasada ticarete konu soya kalmadı. Ekim ayında tonu 525 dolar olan soyanın fiyatı, Kasım‘da 700 dolara fırladı. Fakat depolarda soya ürünü bittiği için yemciler özellikle son 15 gündür büyük sıkıntı yaşıyorlar.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı‘nın 26 Ekim‘de yayımladığı, GDO‘lu ürünlerin ithalatı ve satışını düzenleyen yönetmelik, yönetmeliğe itiraz eden tarafların hiçbirinin işine yaramadı. Danıştay‘ın 3 Aralık‘ta söz konusu yönetmeliğin ithalat ve yürürlükle ilgili maddelerinin yürütmesini durdurdu. Bu kararın ardından uygulama imkanı kalmadığı için yönetmelik tamamen gündemden düştü. Ancak bakanlık, Danıştay kararının henüz ulaşmadığını gerekçe göstererek, 26 Ekim‘de çıkardığı, kasım ayında bazı maddelerini değiştirdiği yönetmeliği uygulamaya devam ediyor.

İptalde GDO‘lu ürünlerin önü açıldı

Danıştay‘ın iptal kararıyla birlikte mevzuat anlamında GDO‘lu ürünlerin Türkiye‘ye girişi önünde herhangi bir engel kalmadı. Böylece yönetmeliğe itiraz eden bazı sivil toplum kuruluşlarının "GDO‘lu ürünler elini kolunu sallayarak girecek" savları da boşa çıkmış oldu. Sivil toplum kuruluşları, Türkiye için çok önemli olan bu konunun yönetmelik değil, yasa ile düzenlenmesini talep etmiş ve 6 aydır hükümet tarafından TBMM‘ye gönderilmeyi bekleyen Ulusal Biyogüvenlik Yasa Tasarısı‘nın bir an önce yasalaştırılmasını istemişlerdi.

Soya, 525 dolardan 750 dolara fırladı

Ancak bu arada yem sanayicileri ve özellikle beyaz et-yumurta üreticileri, soya girişi tamamen durduğu için kasım ayının son haftasından itibaren bu ürünü temin edememeye başladı. Ekim ayında tonu 525 dolar olan soya küspesi, kasım ayında piyasada 700 dolardan alıcı buldu. Piyasadaki son soyalar ise tonu 750 dolara kadar satıldı. Ancak kasımın son haftası ve aralık ayında geçen iki haftalık dönemde piyasalarda stok kalmaması ve ithal ürün girişi de olmaması yüzünden, herhangi bir şekilde soya ticareti yapılmamaya başlandı.

Bakanlık, Biyogüvenlik Tasarısı‘nı vermedi

Bu arada haziran ayından bu yana Bakanlar Kurulu gündeminde bekleyen Ulusal Biyogüvenlik Yasa Tasarısıyla ilgili Tarım Bakanlığı geçen hafta tüm kesimleri toplayarak bilgilendirdi. Ziraat Mühendisleri Odası, Türkiye Yem Sanayicileri Birliği, BESD-BİR, Yum-Bir gibi sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerine sunum yapan bürokratların, taslağın ancak TBMM‘ye gönderilince dağıtılabileceğini belirterek, taleplere rağmen taslağı dağıtmadığı öğrenildi.

Ünal: Mısıra destek GDO tartışmasını bitirir

Grow Fide Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hasan Ünal, mısıra verilecek desteğin artırılması halinde Türkiye‘de GDO tartışmasının biteceğini söyledi. Ünal, şu an 4 kuruş olan desteğin 10 kuruşa çıkarılması sayesinde Türkiye‘nin mısır ile soyada 7 milyon 672 bin ton olan toplam tüketiminin tamamını yurtiçinden karşılayabileceğini belirtti. Ünal, ‘‘Türkiye‘de hem arazi hem de üretici var. Devlet üreticiye sağladığı desteği artırmalı. Çünkü ortam müsait. Devlet mısıra şuan 4 kuruş destek veriyor. Bunun 10 kuruşa çıkarılması halinde mısır ve soya üretimi 8 milyon tona çıkar. Devletin bu konuda toplam destek miktarı 800 milyon TL olur. Bu devlet için çok büyük rakamlar değil. Türkiye, artan üretimi sayesinde tüm tüketimini karşılayabilir. Böylece yurtdışına çıkan paralar çiftçinin cebine girer‘‘ dedi. Yerli üretim ile son dönemde mısır başta olmak üzere birçok üründe yaşayan GDO tartışmaların son bulacağının belirten Ünal, şunları söyledi: ‘‘GDO‘da herkes sorunu tartıştı. Bilimsel konuşanlar bile AB‘deki İngiltere‘deki uygulamaları anlattı. Herkes her şeyi konuştu ancak kimse çözümü ortaya koymadı. Kafalar karıştı. Biz ise çözüm ürettik. Devletin 4 kuruş olan desteğinin 10 kuruşa çıkarması halinde GDO tartışması sona erecek. Çünkü bu tartışmalar nedeniyle tüketim azaldı. Kaybedeni çok, kazanını olmayan bir dönem yaşadık. Kaos yaşadık. Bunları sona erdirmek gerekiyor.‘‘

Okunma Sayısı: 473