ÇİFTÇİ TV- HABERİN OLSUN PROGRAMI

GENEL MERKEZ ( )
01.03.2016 (Son Güncelleme: 01.03.2016 16:45:19)

ODA Başkanımız Özden GÜNGÖR, tarımla ilgili genel değerlendirmelerde bulundu.

 ODA Başkanımız Özden GÜNGÖR, 1 Mart 2016 Salı günü Çiftçi TV‘de Esen Gök‘ün hazırlayıp sunduğu Haberiniz Olsun programına telefon ile bağlanarak  çeşitli açıklamalarda bulundu.

GTHB sayın Faruk ÇELİK, Karadenizde yaptığı bir konuşmasında;

-Tarım alanlarımızın her yıl daraldığını şu anda 23 milyon hektar alana düştüğünü

-Mera alanlarımızın her yıl daraldığını şu anda 13,5 milyon hektar alana düştüğünü

-Odaları, Birlikleri ve Borsaları noter görevi olmaktan çıkartacağını

-Tarım İl Müdürlüklerinde çalışan kişilerin masa başı evrak işlerine son vereceğini ve köylere giderek üreticilerle buluşturacağını ve köylerimizin neredeyse yok olduğunu söylüyor.

Sayın Bakanın bu sözlerini ZMO olarak destekliyoruz.  Zaten biz 14 yıldır bunları söylüyoruz.

AKP hükümetinin küresel güçlerin talepleri doğrultusunda ısrarla sürdürdüğü tarım politikaları sonucunda, sadece son 10 yılda tarım arazilerimiz 27 milyon dekar küçüldü.

Orta vadede nüfusumuzun 100 milyona yaklaşacağı öngörülüyor. O halde hızla artan nüfusumuza yeterli, dengeli ve sağlıklı gıda sunmak, üreticimizin alın terinin karşılığını vermek, doğal ve çevresel değerlerimize saygılı bir üretim biçimi sürdürmek ve tarım sektörünün ülke ekonomisinin yükü değil gücü olmasını sağlamak ana hedefimiz olmalıdır.

Üzülerek belirtmek gerekir ki, Türkiye şu anda bu hedeflerin çok gerisindedir.

Dönem boyunca başta mazot, gübre, elektrik ve su olmak üzere girdiler sürekli pahalılaşırken, üreticinin ürünü para etmedi. Çiftçi desteklenmedi, tersine vergilendirildi. Verildiği iddia edilen tarım desteğinin tümü, mazot üzerindeki vergilerle geri alındı.

AKP 14 Yılda Neler Yaptı?

a-Gıda üretiminin dünyada giderek stratejik bir önem kazandığı süreçte, Türkiye artan ölçüde dışa bağımlı hale geldi.

b-Cumhuriyet tarihinin en düşük büyüme oranları gerçekleşti.

c-Çiftçimiz desteklenmedi, vergilendirildi.

d-Tarım sektöründe yetersiz büyüme süreci, bitkisel ve hayvansal üretimdeki artış ortalamasını  nüfus artış oranının gerisinde bıraktı.

e-Üretim düşerken, ithalat patladı.

f-Özelleştirmeler sonucu birçok fabrika kapandı.

g- Çiftçimiz haciz-icra kıskacına alındı.

h-Tarımla uğraşan üretici sayısı, ekim alanı ve üretim miktarı azaldı.

I-Doğal kaynaklarımız ve çevre üzerindeki rant baskısı, geriye dönüşü olanaksız  tahribat yarattı.

j-5 milyar $ ithalat parası ödenerek yapılan canlı  hayvan ve karkas et ithalatı, yurtiçi fiyatlarını  istikrarlı bir şekilde düşüremedi.Bu nedenle bir taraftan üretici - besici iflas ederken; diğer taraftan tüketici, marketlerdeki yüksek et fiyatları nedeniyle kırmızı et tüketemedi.  Avrupa`da yılda ortalama 77 kg kırmızı et tüketirken, ülkemizde yurttaşlarımız, yılda ortalama 12 kg kırmızı et tüketebildi.

Meralarımıza gelirsek, petrol, iletişim, elektrik, doğalgaz   faaliyetlerinde bulunanların kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı olarak ilan edilen yerlerdeki meraların amacı dışında kullanılmasının önünü yönetmeliklerle bu hükümet açtı.

Ne oldu bizim köylerimize diyor sayın Bakan?

Köyleri, üreticileri bu duruma getiren kim acaba ? 14 yıldır bu hükümet değil midir görev yapan?

Sayın Bakanın da imzasının bulunduğu 6360 sayılı yasa ile Büyükşehir kapsamında 30 ilimizin belediye sınırı, il mülki sınırına genişletildi.39.000 köy ve beldenin yaklaşık 17.000`inin tüzel kişiliği kaldırıldı ve mahalle olarak bulundukları ilçenin belediyesine bağlandı.  Köylerde birçok okul kapandı ve aileler çocuklarını okutmak için köylerini terk etti.

2000 yılında Türkiye kırsalında 23,7 milyon nüfus varken, bu sayı 2016 yılında 6 milyona düştü. Aile Çiftçiliği yok edildi köyler üretimden koptu.

Şimdi bunları yapanlar AKP hükümeti değilmiş gibi bu durumu halka şikayet ediyor.

Şimdi boşalan köylere 35 yaş altı gençler dönsün diye 30.000 TL. hibe ve 50.000 TL. faizsiz kredi verileceği  söyleniyor. Yinede bu projenin iyi bir gelişme olduğunu söyleyebilirim.

  ZMO olarak,  gelirimiz  birkaç eğitim ve üye aidatlarıdır. Üye aidatımızı son 10 yılda hiç değiştirmedik.  Üyelerimizden aylık 8 TL. alıyoruz. Aldığımız bu parayı da etkinliklerimize ve açtığımız davalara veriyoruz. Biliyorsunuz, Torba Kanun`a konulan hükümlerle, meralarımız, tarım alanlarımız ranta kurban edildi. Sayın Bakan, gelir yönünden zaten zor durumda olan ODA`mızı  daha da zor duruma sokarak gerçeklerin söylenmesinin önüne geçmeyi planlıyor sanıyorum. Demek ki bu durum için önümüzde bir dava süreci daha olacak demektir.

 Son olarak, meslektaşların köylere gitmesini ,üreticilerle birlikte olmasını  teknik bilgiler vermesini bizde istiyoruz.

 

 

Okunma Sayısı: 848
Fotoğraf Galerisi