"BAĞLARDA TEDİRGİN BEKLEYİŞ BAŞLADI" MANŞET GAZETESİ 24.03.2017

MANİSA ŞUBE ( )
27.03.2017 (Son Güncelleme: 27.03.2017 18:14:40)

 "BAĞLARDA TEDİRGİN BEKLEYİŞ BAŞLADI" MANŞET GAZETESİ 24.03.2017

Geçtiğimiz yıllarda üst üste don felaketleriyle büyük maddi kayıplar yaşanan Manisa‘da tedirginlik başladı. Çiftçiler sabaha kadar gözlerini kırpmadan bağlarını bekliyor.

Türkiye‘deki Çekirdeksiz sultaniye üzümün yüzde 95‘inin üretidiği Manisa ‘da geçtiğimiz hafta yaşanan don olayı sonrası üreticinin tedirgin bekleyişi başladı. Manisa ve Ege Bölgesinde uzun yıllardır en fazla don zararının nisan ayının ilk haftası yaşandığını dile getiren Manisa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı İbrahim Demran yağmurlama sistemiyle bağların don olayından korunabileceğini dile getirdi.

  ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLER RİSKLİ

800 bin dekar üretim alanıyla 40 binden fazla üretici ailesinin geçim kaynağı üzüm bağlarının uyanma başlangıcında olduğunu belirten Manisa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı İbrahim Demran."Artık bağlarda gözler iyice belirginleşti. Bazı yerlerde süngünler ortaya çıkmaya başladı ama genel olarak uyanma başlangıcında. Geçtiğimiz günlerde biliyorsunuz bir don olayı yaşandI. Çok şükür bu don olayını bölgemiz küçük zararlarla, özellikle Saruhanlı bölgesinde yüzde 5-20 arasında değişen gözlerin zararıyla karşıladı. Gözlerdeki bu oran verime de bu şekilde yansıyacak diye bir şey söz konusu değil. Ancak şurasıda bir gerçekuzun yıllardır Manisa‘da, Ege Bölgesinde don olayının en fazla nisan ayının ilk haftasında yaşanmıştır.Yine önümüzdeki günlerde risk devam ediyor ve meteoroloji don  uyarılarını veriyor. Don uyarısı verildiğinde artık Manisa‘da özellikle merkezde ve merkezden başlayarak diğer ilçelere yayılmaya başladı."

  "ÜRETİCİLERİN TEDBİR ALMASI GEREKİYOR"

Demran,"Üreticilerimizin tedbirlerini alması gerekiyor. Bu tedbirlerin başında da yağmurlama sistemleri var. Uzun yıllar ortalamasına baktığımızda bunun saatleri değişebilir ama don olayının özellikle sabahın ilk saatlerinde saat 03.00 ile 07.00 arasında gerçekleştiğini biliyoruz. Üreticilerimizin en büyük hatası don ihbar, don uyarısı verildiğinde gece 12.00 gibi 01.00 gibi gelerek aracının termometresinden sıcaklığı görerek lastik yakıyor, saman yakıyor, kendine göre birçok tedbir alıyor ve saat 02.00-03.00-04.00 gibi bağı bırakıp gidiyor. Oysa bizim tespitimiz asıl don zararının sabahın ilk saatlerine kadar 06.00-07.00 saatlerine kadar devam ettiği, güneş doğana kadar bu olayın devam ettiği yönünde. Allah korusun ama bu bir gerçek. Aynen deprem gibi bir doğa olayı ve özellikle küresel ısınmayla birlikte iklim sapmaları artık yoğun olarak yaşanıyor. Biz de don olayına da, doluya da, diğer aşırı yağışlara da artık hazırlıklı olmalıyız Güzelköy bölgesinde örneğin bir çok bağcı bu tedbiri yağmurlama sistemi kurarak almış durumda".

  "EN AZ ZARARLA SÜRDÜREBİLMELİYİZ"

Dünyada değişik yöntemlerin kullanıldığını belirten Demran,"Bağcılık Araştırma‘da örneklerimiz var, sanırım Sarıgöl‘e bu aktarılıyor. Dünyada değişik yöntemler var. Vantilatörler var, çok büyük vantilatörler var. Havayı dağıtan vantilatörler var. Bizde de don olayının sürekli yaşandığı alanlarda bu tür tedbirlerin üretici birliklerince ve özellikle Tarım Bakanlığınca desteklenerek üreticilerimize bu tesislerin kurdurulması gerekiyor. Donla, doluyla birlikte üretimimizi en az zararla sürdürebilmemiz gerekiyor" dedi. Demran yağmurlama sisteminin en büyük handikabının ise don uyarısı yapıldığı dönemde yaşanabilecek olan elektrik kesintileri olduğunu belirterek üreticilerin jeneratör bulundurmalarında fayda olacağını ifade etti.

  "ŞU AN NET ZARAR VERMEK İMKANSIZ"

Geçtiğimiz hafta yaşanan don olayından üzüm bağlarında zarara neden olsa da bunun verimi veya ürünü etkilemeyeceğini vurgulayan Demran şunları söyledi;" Bu dönemde bir ürünün zararından bahsetmek mümkün değildir. Şuandaki gözlerin tamamı da yanabilir ama sezon ortasına geldiğinizde çünkü asma çok dirençli bir bitkidir. Bir erk gibi değildir. Bizim ziraat mühendislerinden aldığımız hasar oranları yüzde 5-20 arasında yer yer zararın olduğu, çok münferit ve dar alanlarda da yüzde 50‘ye varan oranlarda bir iki köyümüzde zarar olduğunu öğrendik ama bunlar münferit olaylar. Bunu bugünden öğrenmek çok zor hatta imkansız. Çünkü yarın yedek gözler uyanacak, yedek gözlerin verimli yada verimsiz geleceğini bugünden ifade etmek güç. Ancak gözler uyandırılarak, yan gözleri de uyandırarak bunları görebilirsiniz. Bu da baya bir detaylı çalışma gerektirir".

  "EN KRİTİK AY NİSAN"

2016-2017 kış sezonunda hem kar yağması hem meyvelerin soğuklanma ihtiyaçlarının iyi bir şekilde karşılandığının altını çizen Demran şunları söyledi: "Eğer bir afet olmazsa yani biz üstü açık bir fabrikada çalışıyoruz, yeni bir afet olmazsa bizim en kritik dönemimiz nisan ayının ilk haftasıdır. Eğer nisan ayının ilk haftsını da kazasız belasız atlatırsak normal bir üretim sezonu yaşayacağımızı ümit ediyoruz. İnşallah üreticimizin yüzü ürünüyle de ürünün fiyatıyla da güler. İyi bir yıl olur 2017, hepimiz için bereketli bir yıl olur".

  TARİH: 24.03.2017 

 

Okunma Sayısı: 61
Fotoğraf Galerisi