FASULYE (KURU) RAPORU - 2018

GENEL MERKEZ ( )
24.07.2018 (Son Güncelleme: 09.04.2020 17:29:55)

Kuru fasulye ekim alanlarının önümüzdeki  5 yıl içerisinde azalacağı, 2017 yılı itibariyle yaklaşık 898 bin dekar olan kuru fasulye ekim alanlarının gelecek 5 yılda %10 azalarak 2020 yılında 806-807 bin dekara düşmesi tahmin edilmektedir.

 

Baklagiller familyasına ait olan fasulye, yılda bir kez meyve veren otsu bitkilerden biridir. Kalsiyum ve vitamin bakımından zengin olan fasulyenin içinde en fazla B1 ve B2 vitaminleri bulunmaktadır.

Türk mutfağının geleneksel gıdalarından biri olması ve bitkisel protein kaynağı olması nedeniyle kuru fasulye tüketimi yıllar itibariyle artacaktır.

Türkiye’de kuru fasulye üretimi 2017 yılında 239 bin tondur. Yapılan öngörülerde kuru fasulye üretiminin kademeli olarak artacağı, 2020 yılına gelindiğinde 245 bin tona ulaşacağı,tüketimin nüfus artışına paralel olarak artacağı öngörülmektedir.

Türkiye’de önümüzdeki  5 yıllık süreçte tüketimin artış göstermesi nedeni ile iç talebin fazla olmasından dolayı kuru fasulye ithalatı artacak, ihracat ise azalacaktır. Türkiye’de  2020 yılında yaklaşık 58-60 bin ton kuru fasulye ithalatı söz konusu olacaktır.

Kuru fasulye ekim alanlarının ise önümüzdeki  5 yıl içerisinde azalacağını, 2017 yılı itibariyle yaklaşık 898 bin dekar olan kuru fasulye ekim alanlarının gelecek 5 yılda %10 azalarak, 2020 yılında 806-807 bin dekara düşmesi tahmin edilmektedir.

Yaptığımız çalışma sonucu 2018 yılı sonu itibariyle K.Fasulye üretimimiz 220.000 ton civarında olacağı ve 81milyon nüfusumuz ihtiyacı ise  30-60 ton arasında yapılan ithalat ile karşılanabilecektir.

Türkiye’de kuru fasulye tüketim miktarımız kişi başına yıllık   3-4 kg civarındadır.

 Çizelge-1. Kuru Fasulye Üretimimiz

* FAOstat, ** ZMO Tahminidir.

Kaynak: TUİK , FAOstat 

Grafik-1 Kuru fasulye üretimimiz ve ekim alanları

Kuru fasulye üretimi ağırlıklı olarak İç Anadolu’da gerçekleşmektedir. 2017 yılında üretimin yaklaşık %30’u Konya’da, %13’ü Karaman’da ve % 12’si Niğde ilimizde gerçekleşmiştir.

 Çizelge-2 İllere Göre Kuru Fasulye Üretimim Alanı ve Miktarı

Kaynak: TUİK 

2016 yılında dünya kuru fasulye üretiminin %19’u Myanmar, %14’ü Hindistan, %9’u ise Brezilya tarafından gerçekleştirilmiştir. Türkiye aynı yıl dünya fasulye üretiminde binde 84’lük bir paya sahip olmuştur.

Çizelge-3 Dünya Kuru Fasulye Üretimi (Bin ton)

Kaynak: TÜİK 

Kuru fasulye dış ticaret verilerine bakıldığında, geçmişte bazı yıllarda ihracatın ithalattan fazla olduğu görülmekle birlikte, 2005 yılından sonra net ithalatçı olunmuştur.

Çizelge-4 Türkiye’nin Kuru Fasulye Dış Ticareti

*Ocak-Mayıs

Kaynak: TUİK 

Kuru fasulye ihraç ettiğimiz ülkeler genel olarak komşu ülkelerdir. En fazla ihracat Suriye ve Irak’a yapılmaktadır. 2018 yılının ilk beş ayındaki ihracat, 2017 yılının tamamına göre iki kat fazla olması ile dikkat çekicidir. Bu artışta İran ve Irak’a yapılan ihracattaki artış belirleyici olmuştur.

Çizelge-5 Kuru Fasulye İhraç Ettiğimiz Ülkeler (Miktar/Kg)

Kaynak: TUİK 

Kuru fasulye ithalatımızda Arjantin, Kırgızistan ve Kanada ağırlıklı bir paya sahiptir. İthalatımızın %80’i bu üç ülke birlikte ABD ve Çin’den gerçekleşmektedir.

Çizelge-6 Kuru Fasulye İthal Ettiğimiz Ülkeler (Miktar/Kg)

Kaynak: TUİK 

Dünya kuru fasulye ticaretine bakıldığında en fazla ihracat yapan ülkenin Myanmar olduğu, bu ülkeyi Çin, Amerika ve Arjantin’in izlediği görülmektedir. Türkiye’nin dünya kuru fasulye ihracatındaki payı binde 6 düzeyindedir.

Çizelge-7 Dünya Kuru Fasulye İhracatı (ton)

Kaynak: FAOstat

Dünya kuru fasulye ithalatına bakıldığında en fazla ithalatı Hindistan’ın yapmakta olup, Brezilya da önemli bir ithalatçı ülkedir. Türkiye’nin dünya fasulye ithalatındaki payı %1 kadardır.

Çizelge-8 Dünya Kuru Fasulye İthalatı (ton)

Kaynak: FAOstat

ÖNERİLERİMİZ

  • Öncelikle mazot, gübre, ilaç, tohum gibi girdilerin fiyatları kontrol altında bulundurulmalıdır.
  • Sertifikalı fasulye tohumlarının üretimi artırılmalıdır.
  • Hastalık ve zararlılara dayanıklı, makineli hasada uygun, kaliteli, yüksek verimli, yerli tüketicilerin ve dış pazarın isteğine uygun yeni çeşitlerin geliştirilmesi için çalışmalar yapılmalıdır.
  • Yerel çeşitlerin sürdürülmesi ve geliştirilmesi sağlanmalıdır.
  • Uygun yetiştirme tekniklerinin kullanımı yaygınlaştırılmalıdır.
  • Bakliyat ekim alanlarının genişletilmesi için Nadas alanları daraltılmalıdır.
  • Hasat döneminde kuru fasulye ithalatına izin verilmemelidir.
  • Etkin bir örgütlenme yapısı oluşturulması için destekler verilmeli, çalışmalar yapılmalıdır.
  • Hasattan sonra çiftçinin ürününü satın alıp pazarlayacak müdahale kuruluşları oluşturulmalıdır
  • Mekanizasyon kullanımı desteklenmelidir.
  • Tarımsal sigorta uygulaması yaygınlaştırılmalı, baklagillerde hastalık ve zararlılar sigorta kapsamına alınmalıdır.

Okunma Sayısı: 13091
Fotoğraf Galerisi