SİYASAL İKTİDARIN YALOVA ATATÜRK TARIM İŞLETMESİNİ BETONLAŞTIRMA KONUSUNDAKİ ISRARI, YARGI KARARLARINA RAĞMEN BİTMİYOR !..

GENEL MERKEZ ( )
13.08.2008 (Son Güncelleme: 13.08.2008 13:47:30)

  - BASIN AÇIKLAMASI -

  

SİYASAL İKTİDARIN YALOVA ATATÜRK TARIM İŞLETMESİNİ BETONLAŞTIRMA KONUSUNDAKİ ISRARI, YARGI KARARLARINA RAĞMEN BİTMİYOR !..

13 Ağustos 2008

 

Başbakanlık Özelleştirme Yüksek Kurulu‘nun, Yalova Atatürk Tarım İşletmesi‘ne ait taşınmazların özelleştirilmesine yönelik kararı, bugünkü Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Bilindiği üzere, Büyük Önder Mustafa Kemal ATATÜRK‘ün Yalova‘da arazi satın alarak kurduğu ve 1937 yılına kadar bizzat kendisi işlettikten sonra "tarım yapılması ve hilesiz meyve yetiştirilmesi" için halka bağışladığı çiftlik hakkında, YPK tarafından 14.3.2005 tarihinde tasfiye kararı alınmıştı. Özellikle rant çevreleri tarafından uzun süredir ele geçirilmek istenen işletme arazilerinin, turistik tesise dönüştürülmesi için Dubai İslam Bankası‘na tahsis edileceği ileri sürülmüştü.

YPK‘nin bu kararı üzerine Tarım-İş Sendikası tarafından açılan davaya, ODA‘mız da müdahil olmuş, deniz kıyısında yer alan işletmede yaptığı tespitleri, çektiği fotoğrafları, işletmenin tarım ekonomisi analizini de içeren bir dosya niteliğine dönüştürmüş, mahkemeye sunmuş ve kamuoyu ile paylaşmıştır.

Bursa 2. İdare Mahkemesi, 26.12.2006 tarih ve 2005-1080 esas nolu kararıyla tasfiyeye ilişkin YPK kararını hukuka aykırı bularak iptal ederken, tarım topraklarının önemi konusunda siyasi çevrelere de ders vermiştir. Toprağı korumanın bir ulusun onuru olduğu vurgulanan mahkeme kararında, İdarenin tasfiye yerine, Anayasa hükümleri uyarınca "toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek" için gerekli önlemleri alması gerektiği bildirilmiştir.

Başbakanlığın mahkeme kararına karşı yaptığı itiraz da, Danıştay 10. Dairesi tarafından 31.10.2007 tarih ve 2007/2287 esas nolu kararla reddedilmiştir.

Ancak, verimli tarım topraklarına göz dikenler yargı kararlarını aşmak için bu kez farklı bir yönteme başvurmuşlardır. Başbakanlık Özelleştirme Yüksek Kurulu‘nun aldığı karara göre, işletme TİGEM bünyesinde kalacak şekilde, işletmenin kullanımında bulunan taşınmazlar satış yöntemiyle 1 yıl içinde özelleştirilecektir. Arazileri satılan bir işletme üretim yapamaz. Dolayısıyla işletmenin TİGEM bünyesinde kalmasına yönelik ifade, yalnızca kamuoyunu yanıltmaya yöneliktir.

Atatürk Tarım İşletmesi‘nin taşınmazlarının özelleştirilmesi halinde, söz konusu arazi yapılaşmaya açılacak ve Büyük Önder Atatürk‘ün vasiyetine aykırı biçimde, bereketli tarım toprakları üzerinde belki de Arap sermayesinin otelleri yükselecektir.

Tarım arazilerini korumaya yönelik mücadelesini kararlılıkla sürdüren Ziraat Mühendisleri Odası, Özelleştirme Yüksek Kurulu‘nun bu kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle yargı yoluna başvuracaktır.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası olarak, siyasi çevreleri, Türkiye‘nin doğal kaynakları, ormanları, kıyıları, tarım arazileri konusunda duyarlı davranmaya çağırıyoruz.   

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

 

Dr. Gökhan GÜNAYDIN

Başkan

(Yönetim Kurulu Adına)

Okunma Sayısı: 1091