"BİTKİ KORUMA ÜRÜNLERİNİN TOPTAN VE PERAKENDE SATILMASI İLE DEPOLANMASI HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK” İLE DEĞİŞTİRİLEN “BİTKİ KORUMA ÜRÜNLERİNİN TOPTAN VE PERAKENDE SATILMASI İLE DEPOLANMASI HAKKINDA YÖNETMELİK

GENEL MERKEZ ( )
06.07.2009 (Son Güncelleme: 06.07.2009 18:00:08)

Bazı maddelerin iptali ve yürütmesinin durdurlması için dava açtık.

DURDURULMASI TALEPLİDİR

DANIŞTAY İLGİLİ DAİRESİNE

 Sunulmak Üzere

DANIŞTAY BAŞKANLIĞINA

DAVACI             : TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası

VEKİLİ              : Av.Zühal DÖNMEZ-Av.Devran MELİK SAATÇIOĞLU

                   TMMOB ZMO-Karanfil Sk. No:28/12 Kızılay-ANKARA

DAVALI              : Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı-ANKARA

DAVA                  : 09.06.2009 tarih ve 27253 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanan "Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" ile değiştirilen "Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmelik"in 6 ıncı maddesinin 1 inci fıkrasının ve 7 inci maddesinin yürütülmesinin durdurulması ve iptali talebinden ibarettir.

AÇIKLAMALAR: 11.10.2007 tarih 26670 sayılı RG‘de yayınlanarak yürürlüğe giren Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan Ve Perakende Satılması İle Depolanması Hakkında Yönetmeliğin bazı maddelerinin iptali için Müvekkil Oda tarafından açılan dava Danıştay 10 uncu Dairesinin E.2007/8264 sayılı dosyasında derdest iken; üçbuçuk ay sonra, 02.02.2008 tarihinde Davalı Bakanlık tarafından Yönetmelikte değişiklik yapılmış ve Müvekkil Oda tarafından bu değişiklik sonrası oluşan yeni hukuki duruma karşı da dava açılmıştır. Danıştay 10 uncu Dairesinin E.2008/6294 sayılı dosyasında görülen bu dava da sürerken Davalı Bakanlık tarafından sözkonusu Yönetmelikte yapılan son değişiklik 09.06.2009 tarih 27253 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Görüldüğü gibi, sıklıkla yapılan Yönetmelik değişiklikleri bitki koruma hizmetleri alanındaki düzenlemelerin istikrar kazanmasını önlemekte; böylelikle hem kamu yararı ile üretici - tüketici hak ve çıkarları hem de ziraat mühendislerinin özlük hakları ihlal edilmektedir. Bundan da öte, Yönetmelik değişikliklerinin böylesine sıklıkla yapılması, müvekkil Oda‘nın bu düzenlemelerin iptali için açtığı davaların haklılığını adeta teyit edici nitelik taşımaktadır.   

Kaynağını Anayasa‘nın 135 inci maddesinden alan Müvekkil Oda, Ziraat Mühendislerinin oluşturduğu üyelerinin tüm toplumsal, ekonomik ve mesleki sorunlarıyla doğrudan ilgilenmekle yükümlü kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur.

Resmi Gazete‘nin 06.04.2005 tarih ve 25778 sayısında yayımlanarak yürürlüğe giren Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ziraat Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği‘nin 6 ıncı maddesi‘nin (g) bendine göre de; üyelerinin hak ve yetkilerini savunmak, ortak gereksinimlerini karşılamak, mesleki uygulamaları kolaylaştırmak, mesleğin genel yararlara uygun olarak gelişmesini sağlamak ve bu yetkilerin kullanılabilmesini gerçekleştirmek üzere resmi ve özel kuruluşlarda girişimlerde bulunmak, Müvekkil Oda‘nın amaç ve görevleri arasındadır.

Bu bağlamda Müvekkil Oda, üyelerinin hak ve yetkilerini savunmak için davaya konu Yönetmeliğin, Ziraat Mühendislerinin ve Ziraat Mühendisleri Odası‘nın yasalarla ve yargı kararlarıyla belirlenen hak ve yararlarına aykırı biçimde kısıtlayıcı/engelleyici ve hukuka aykırı hükümlerinin iptalini talep etmektedir.

İPTAL NEDENLERİ:

1. İptalini talep ettiğimiz, Resmi Gazete‘nin 09.06.2009 tarihli 27253 sayısıyla yayınlanıp yürürlüğe giren "Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması İle Depolanması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" in 1 inci maddesinde, 11.10.2007 tarih ve 26670 sayılı "Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması İle Depolanması Hakkında Yönetmelik" in 6 ıncı maddesinin birinci fıkrasının değiştirildiği ifade edilmektedir. Sözü edilen fıkrada, bitki koruma ürünleri bayilik veya toptancı izin belgesi verilecek kişilerde aranacak şartlar düzenlemiştir.

Resmi Gazetenin 09.06.2009 tarih ve 27253 sayılı nüshasında yapılan Yönetmelik değişikliğiyle; kural olarak bitki koruma ürünü bayilik ve toptancı izin belgesi verilecek ziraat mühendisleri ile ziraat teknisyenleri ve meslek yüksekokullarından bitki sağlığı ile ilgili dersi alarak mezun olmuş teknikerlerin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı veya Milli Eğitim Bakanlığı veya Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı‘nca yılda bir kez yapılacak sınava girme koşulu muhafaza edilmekte; başarı için gerekli puan 80‘den 60‘a düşürülmekte; bitki koruma bölümü mezunu veya bitki koruma dalında yüksek lisans veya doktora yapmış ziraat mühendisleriyle, kamu kurum ve kuruluşlarında veya özel kuruluşlarda bitki koruma hizmetlerinde en az beş yıl süreyle çalışmış ziraat mühendisleri sınavdan muaf tutulmaktadırlar.

Sözü edilen düzenlemeler, 7472 sayılı Yasa ve Ziraat Mühendislerinin Görev ve Yetkilerine İlişkin Tüzük‘ün aşağıda belirtilen hükümlerine aykırılık taşımaktadır. Şöyle ki;

13.05.1960 tarih 10504 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe giren 7472 sayılı Ziraat Yüksek Mühendisliği Hakkında Kanun, 2 inci maddesinde,  ziraat mühendislerinin mesleki iştigal veya ihtisas sahaları dahilinde olmak üzere, ... zirai mücadele ... gibi bilumum sahalara ait keşif, plan ve projeleri hazırlamaya ve tatbik etmeye, bütün bu sahalarda gerekli kontrol, muayene, ekspertiz, ehlivukuf işlerini görmeye, raporlar tanzim etmeye, zirai danışma büroları ve laboratuarları açmaya, hususi müessese ve işletmeler kurmaya ve idare etmeye veya bunların mesul müdürlüğünü ifaya salahiyetli olduklarını düzenlemiştir. Kanun‘un 1 inci maddesi, bu hak ve selahiyetleri kullanabilmek için Türkiye‘deki veya Maarif Vekaletince onaylanmış yurtdışındaki Ziraat Fakültelerinden mezun olmak koşulunu getirmiştir. Kanun‘un 6 ıncı maddesi ise, "Bu Kanun‘un tatbik suretini .. göstermek üzere Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Ziraat Vekaleti ve Ziraat Mühendisleri Odası tarafından müştereken bir nizamname hazırlanır" hükmünü taşımaktadır.

Kanun‘un 6 ıncı maddesi uyarınca, belirtilen kurum/kuruluşlar tarafından hazırlanan Ziraat Mühendislerinin Görev ve Yetkilerine İlişkin Tüzük, Resmi Gazete‘nin 24.01.1992 gün, 21121 sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Sözü edilen Tüzük‘ün "Yetki" başlıklı 2 inci maddesi; "ziraat mühendislerinin yetkileri, genel çalışma alanları dışında lisans veya lisans üstü diploması aldıkları bölümler veya mesleki çalışma alanlarıyla sınırlıdır" hükmünü taşımaktadır. Tüzüğün "Zirai Mücadele, zirai Karantina ve Tarım İlaçları" başlıklı 5 inci maddesi, Tüzüğün "Genel Çalışma Alanları, Görev ve Yetkiler" başlıklı İkinci Bölümünde yer almaktadır. Oysa Tüzüğün üçüncü bölümü, "lisans ve Uzmanlık Alanlarına Göre Görev ve Yetkiler" başlığını taşımaktadır.

Buradan da açıkça ortaya çıkmaktadır ki, yukarıda belirtilen Yasa ve Tüzük hükümlerine göre, bitki koruma hizmetlerini kapsayan zirai mücadele ve tarım ilaçları alanı, ziraat mühendislerinin genel çalışma alanına girmektedir. Yasa ve Tüzüğün Genel Çalışma Alanı olarak saptadığı bir alanın, Yönetmelik ile belirli bölümlere, çalışma ilişkilerine daraltılması, kısıtlanması, sınav koşuluna bağlı tutulması ve ziraat teknisyen / teknikerlerine de bu alanda yetki tanınması hukuka aykırıdır. Bu yönüyle de iptali gerekmektedir.

Tüzük‘ün yukarıda sözü edilen Zirai Mücadele, Zirai Karantina ve Tarım İlaçları başlıklı 5 inci maddesinin aşağıya çıkarılan hükmü, tezimizi açıkça ortaya koymaktadır;    

"Tarım ürünlerinin yetiştirilmesi, hasadı, işlenmesi, depolanması, ambalajlanması ve pazarlanması aşamalarında; her türlü hastalık ve zararlılar konusunda teşhis, ilaç ve metod önerisi, mücadele, planlama ve uygulamaların denetlenmesi, gazlama (fümigasyon) gibi faaliyetler ziraat mühendisleri tarafından yürütülür.

Her türlü zirai mücadele ilacıyla parazit ve predatörleri üreten, ithal ve ihraç eden, depolayan, pazarlayan veya dağıtan işletmeler bu faaliyetleri için teknik eleman veya danışman olarak ziraat mühendisi çalıştırırlar.

Tarım ürünlerinin yetiştirilmesi, hasadı, işlenmesi, paketlenmesi, depolanması, satışı, ithal ve ihracı, taşınması işlemleri sırasında uygulanacak her türlü iç ve dış karantina esaslarının saptanması ve uygulanması ziraat mühendislerince yürütülür.

Tarımda kullanılan büyüme düzenleyici ilaç, vitamin, hormon, bakteri gibi kimyasal ve biyolojik preparatların üretimi, ithali, pazarlama ve dağıtımı alanlarında çalışan işletmeler teknik eleman veya danışman olarak ziraat mühendisi çalıştırırlar.

Yukarıdaki fıkralarda geçen ilaç ve preparatların üretimi, ithali, pazarlanması ve bunların bitkilere uygulanmaları aşamalarındaki ruhsatlandırma ve denetim işleri ziraat mühendisleri tarafından yürütülür."

Görüldüğü gibi, bitki koruma hizmetlerini de kapsayan tüm zirai mücadele hizmetleri ve tarım ilaçları alanı, Ziraat Fakültelerini bitiren ziraat mühendislerinin münhasır ve genel çalışma alanıdır. Bu yönüyle de bu alanın belirli bölümlere ve çalışma ilişkilerine daraltılması, sınav koşuluna tabi tutulması, teknisyen - teknikerlere bu alanda yetki tanınması hukuka aykırıdır.

Bakanlığın bu alandaki düzenlemelerinin tutarsızlığını gösteren bir somut örnek, daha evvel 4 Ekim 2008 ve 26 Nisan 2009 tarihlerinde yapılan sınavlara girerek 80 puan alamamak suretiyle başarısız olarak değerlendirilen bitki koruma bölümü mezunu ziraat mühendislerinin, Yönetmelikte yapılan değişiklik sonrasında, yalnızca Tarım İl ve İlçe Müdürlüklerine müracaat etmek suretiyle bayilik veya toptancı izin belgesi alabilmeleri ile ortaya konulabilir.

Diğer taraftan, ziraat mühendisleriyle teknisyen ve teknikerlerin, aynı yetki alanını paylaşmak üzere eşit görülmeleri ve aynı sınava tabi tutulmak istenmeleri de, ziraat mühendisliği eğitimine bunların hak ve yetkilerini düzenleyen Yasa - Tüzüğe aykırılık teşkil etmektedir. Ziraat mühendisleri, "Ziraat Yüksek Mühendisleri Hakkında Kanun" un 2 inci maddesi ve Ziraat Mühendislerinin Görev ve Yetkilerine İlişkin Tüzüğün 5 inci maddesine göre yasal olarak bitki koruma alanında münhasıran yetkili olup, ziraat mühendisleri dışında teknisyen ve teknikerlere bu yetkiyi tanıyan yasal bir durum mevcut değildir. Dört yıllık Ziraat Fakültelerini bitirerek ziraat mühendisi unvanını kazanan müvekkil Oda üyeleri ile iki yılık meslek yüksek okulu mezunu ve meslek lisesi mezunu olan tekniker ve teknisyenlerin aynı yetkilerle donatılmaya çalışılmaları hukuka aykırıdır ve iptali gerekmektedir.

Yukarıda yapılan açıklamalar, hukuka olan aykırılıklar yanında, Yönetmelik ve değişiklikleriyle getirilen düzenlemelerin, kamu yararına uygun bir ölçüt ve değerlendirme sağlamadığını göstermektedir.

İptalini istediğimiz düzenlemenin, Yasa ve Tüzüğe aykırılığı, daha evvel Danıştay 10 uncu Dairesinin E.1998/1664; K.2000/5667 sayılı kararına da konu olmuş ve Tarım ve Köyişleri Bakanlığı‘nın benzer bir Yönetmelik düzenlemesi 27.4.2000 tarihinde bu kararla iptal edilmiştir. Şöyle ki;

21.8.1996 tarih, 22734 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe giren Zirai Mücadele İlaçlarının Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmeliğin 6/b maddesinde, bitki koruma bölümü mezunu veya bitki koruma dersi almış ziraat mühendisi olmak, zirai mücadele ilaçları bayilik ve toptancı izni verilecek kişilerde aranacak koşullar olarak belirlenmiştir.

Bu düzenleme nedeniyle, Ziraat Fakültesinin Tarımsal Mekanizasyon Tarım Marinaları Bölümü mezunu Hüseyin AKSOY‘a izin belgesi verilmemesi işlemini Danıştay 10 uncu Dairesi, 7472 sayılı Ziraat Yüksek Mühendisliği Hakkında Kanunun 1 inci maddesi ve Ziraat Mühendislerinin Görev ve Yetkilerine ilişkin Tüzüğün 5 inci maddesini gerekçe tutarak E.1998/1664, K.2000/5667 sayılı Kararı ile iptal etmiş;

Bunun yanında, 21.08.1996 tarihli Zirai Mücadele İlaçlarının Toptan ve Perakende Satılması İle Depolanması Hakkında Yönetmeliğin 6/b maddesinde yer alan "bitki koruma bölümü mezunu veya bitki koruma dersi almış ziraat mühendisi olma koşulu" yine Danıştay 10 uncu Dairesinin 27.04.2000 tarih ve E.1997/35 K.2000/1947 sayılı kararıyla iptal edilmiştir.

Görüldüğü gibi Bakanlık, Danıştay tarafından iptal edilmiş düzenlemeyi neredeyse aynen yeniden Yönetmeliğe koyarak, yargı kararlarına uygun olmayan bir idari işlem tesis etmekte sakınca görmemektedir.

Bütün bu gelişmeler karşısında, Ziraat Mühendislerinin bitki koruma hizmetleri alanındaki yetkilerinin daraltılması (bölüm itibariyle) veya kısıtlanması (sınav zorunluluğu) girişimi hukuki değildir.

Bilindiği gibi Kamu Kurumları tarafından yapılan sınavların hepsi kamu görevlerine atanacaklar için düzenlenmiştir. Konu ile ilgili yönetmeliklerin dayanağı olan kanun 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunudur. Örneğin "Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar İçin Yapılacak Sınavlar Hakkında Genel Yönetmelik", 657 Sayılı Kanuna göre çıkarılmış olup kamuda çalıştırılacak kamu görevlileri için çıkarılmıştır. Yönetmeliğin 2.maddesinde hangi kadrolar için sınav yapılacağı gösterilmiştir. (Bundan başka Örneğin; Kamuda çalıştırılacak işçiler için  "Kamu Kurum Ve Kuruluşlarının Daimi Kadrolarına İlk Defa İşçi Olarak Alınacaklar Hakkında Uygulanacak Sınav Yönetmeliği" , Özürlülerin Devlet Memurluğuna Alınma Şartları İle Yapılacak Yarışma Sınavları Hakkında Yönetmelik çıkarılmıştır). 

Görüldüğü gibi iptalini talep ettiğimiz düzenlemede gösterilen kurumların, kamu kurum ya da kuruluşlarına bağlı olmadan serbest hizmet faaliyeti sürdürerek toptan ve perakende bitki koruma ürünü satan bayiler için sınav düzenleme yetki ve görevleri bulunmamaktadır.

Yönetmeliğin dayanağı olarak gösterilen ve 24.5.1957 gün, 9615 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe giren 6968 sayılı Zirai Mücadele ve Zirai Karantina Kanununun 40 ve 64 üncü maddelerinde de böyle bir düzenleme yoktur. Dayandığı kanunun uygulanmasını göstermesi gereken Yönetmelikle Kanunda olmayan bir düzenleme getirilemez.

Davaya konu Yönetmelik, ziraat mühendislerinin bayi ve toptancı olabileceğini düzenlemiştir. Ziraat Mühendisleri Odası‘na üyeliği zorunlu olan özel sektör çalışanı ziraat mühendislerinin sınava tabi tutulmaları hukuken mümkün değildir.  Daha evvel verilen yargı kararlarıyla özel sektör çalışanı olan ziraat mühendislerine eğitim düzenleme yetkisinin bulunmadığı ortaya çıkmış olan (Danıştay 8 inci Dairesi E.2006/4114) davalı Bakanlığın bu kişilere sınav koşulu getirmesinin hukuki dayanağı yoktur.

2. "Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin"; 2 inci maddesiyle değiştirilen "Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmelik"in 7 inci maddesinde, belirli koşulları sağladıktan sonra bayi veya toptancı izin belgesi almak isteyenlerin bayilik veya toptancılık yapacakları ildeki İl Müdürlüklerine müracaat için sunacakları belgelerden söz etmektedir.

Yönetmeliğin 7.maddesinin 1.fıkrasının (f) bendinde  "Ziraat mühendisleri için Ziraat Mühendisleri Odasına, üye olduklarını gösteren belge" zorunlu belgeler arasında sayılmaktayken 09.06.2009 tarih ve 27253 sayılı yönetmeliğin 2 inci maddesiyle yapılan değişiklikle ziraat mühendisleri için Ziraat Mühendisleri Odasına üyelik belgesi, başvuru için istenilen belgeler arasından çıkarılmıştır. Böylece davalı Bakanlık yasaya aykırı bir biçimde serbest çalışan ziraat mühendislerinin Ziraat Mühendisleri Odasına üye zorunluluğunu göz ardı etmekte, Anayasal bir kuruluş olan,  Ziraat Mühendisleri Odasını‘ nın yasal hak ve yetkilerine aykırı bir tutum geliştirmektedir.

Oysa 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu‘nun 33.maddesi; "Türkiye‘de mühendislik ve mimarlık meslekleri mensupları mesleklerinin icrasını iktiza ettiren işlerle meşgul olabilmeleri için ihtisasına uygun bir odaya kaydolmak ve azalık vasfını muhafaza etmek mecburiyetindedirler" hükmünü taşımaktadır.

Bu konuda Anayasa Mahkemesinin E.2007/66 K.2008/157 sayılı 06.11.2008 tarihli kararı kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına üye zorunluluğunu ortaya koyan emsal teşkil eden bir karardır. Anayasa Mahkemesi kararında, kamu hizmetinde düzeyi korumak, mesleğe mensup olanların ortak çıkarlarını kollamak ve aralarındaki dayanışmayı güçlendirmek için kurulan mesleki kuruluşların Anayasanın 135.maddesinde, "Kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşları" olarak düzenlendiği, serbest çalışanların kamu kurumu niteliğinde olan meslek kuruluşlarına kaydının zorunlu olduğu, aksi takdirde bu meslek kuruluşlarının üyelik ve aidat sorunuyla karşı karşıya kalacakları, anayasal görevlerini yerine getiremeyecekleri belirtilmiştir. Davaya konu yönetmelik değişikliği ile örtülü olarak üye ile Meslek Odası arasındaki bağın kaldırılması, koparılması ve işlevsizleştirilmesi gibi kamu yararına aykırı bir düzenleme yapılmıştır.

Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra, Tarım Bakanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü 06.04.2009 tarih ve 0963 sayısı ile odaya üyelik belgesinin aranmayacağına ilişkin bir Genelge yayınlamıştır. Genelgenin iptali talebiyle açılan davada, Danıştay 10.Dairesinin 15.05.2009 tarih E.2009/5090 sayılı kararıyla yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir. Görüldüğü üzere yönetmelik değişikliği hukuka aykırı olduğu gibi yargı kararlarına da aykırıdır.

Bu doğrultuda yasa gereği Bitki Koruma ürünlerinde bayi ya da toptancı izin belgesi almak isteyen ziraat mühendislerinin meslek odasına üye olduğunu gösterir belgenin başvuru sırasında bayi yada toptancılık yapacakları ildeki il müdürlüklerince istenilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede davalı Bakanlık‘ın  yönetmelik değişikliğiyle bitki koruma ürünleri bayii ve toptancısı olarak serbest ziraat mühendisliği hizmeti yapacak ziraat mühendislerinin Ziraat mühendisleri Odasına üye olma zorunluluğunu kaldırması hukuka aykırı olup, iptal edilmelidir.

Yürütmenin Durdurulması Talebimizin Gerekçeleri;

Hukuka aykırı olan ve yürütülmesinde telafisi imkansız zararlar doğacak olan yönetmeliğin yürütülmesinin durdurulmasını aşağıdaki gerekçelerle talep ediyoruz;

•a)    Dava konusu Yönetmelik hükmü açıkça hukuka aykırıdır: Bu konudaki açıklamalar, dilekçemizin önceki bölümlerinde yapılmıştır.

•b)    Yürütülmesinin durdurulması ve iptalini istediğimiz Yönetmelik hükümleri, telafisi imkansız zararların doğmasına neden olmaktadır. Şöyle ki;  

Beşeri ilaçlar için yalnızca eczacılar, hayvan sağlığı ilaçları için yalnızca veteriner hekimler yetkilidir. Buna benzer şekilde, dört yıllık eğitimini ziraat fakültelerinde tamamlayarak ziraat mühendisi ünvanı kazanan kişilerin Yasa ve Tüzük‘ten gelen yetkiler ile bitki koruma ürünleri satabilmeleri gerekmektedir. Bayii ve toptancı olarak serbest ziraat mühendisliği faaliyeti yapıp bitki koruma hizmetlerinde çalışacak ziraat mühendislerinin gereksinimleri olabilecek bilgi güncellemeleri, tıpkı eczacı örneklerinde olduğu gibi, düzenli olarak verilecek kurslarla sağlanabilir. Bakanlığın bunu yapmak yerine, halen okuryazarların ve  ilkokul mezunlarının dahi ruhsatlı olarak bitki koruma ürünü sattığı bir ülkede, bir taraftan ziraat mühendislerini sınava tabi tutması, diğer taraftan aynı koşullarda tekniker ve teknisyenlere de yetki vermesi, hukuka aykırılığı yanında kamu yararına da yabancıdır.

Konuyla ilgili bir başka husus ise, yapılan sınavda başarı için konulan puanlara ilişkindir. 11.10.2007 gün, 26670 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe giren Yönetmelik bu alanda 80 puan barajını getirmiştir. Yapılan değişiklik ile bu not 60‘a düşürülmüştür. Bu durum, konuyla ilgili bir bilimsel ölçüt yerine, idareye, keyfi not belirlemenin hakim olduğunu göstermektedir.

Ayrıca, önceki Yönetmelik hükümlerine göre sınava girip 80 alamadığı için başarısız sayılan bitki koruma bölümü mezunu ziraat mühendisleri, Yönetmelik değişikliği sonrasında doğrudan yetki kazandıkları için, sınavından başarısız sayıldıkları bayilik ve toptancı izin belgelerini, İl ve İlçe Tarım Müdürlüklerine başvurarak alabilmektedirler.

Durumu bir örnek yoluyla somutlamak, yaşanan haksızlığı ortaya koymak açısından önemlidir. Örneğin 26 Nisan 2009 tarihinde sınava girmiş iki kişiden, Tarla Bitkileri bölümü mezunu Özkan KESKİN 74, Bitki Koruma bölümü mezunu Seyhan ARSAL 73 puan almışlardır. Önceki hukuki duruma göre her ikisi de sınavda başarısız olarak değerlendirilmişken, yapılan Yönetmelik değişikliği sonrasında, 73 puan alan Seyhan ARSAL doğrudan yetki belgesi sahibi olmakta, 74 puan alan Özkan KESKİN ise yetki belgesi alamamaktadır. Davalı İdare‘nin neden ve sonuçlarını iyi düşünmeden, hukuka aykırı olarak yaptığı düzenlemeler, ziraat mühendislerinin özlük haklarının kullanımına engel oluşturmakta; sosyo - ekonomik yönleriyle de telafisi imkânsız zararlar doğurmaktadır.

Müvekkil Oda insan, hayvan ve çevre sağlığını korumak için bitki koruma ürünlerinin satışına yönelik bilimsel tabanlı ve hukuka uygun düzenlemelerin yapılmasından yanadır. Oda‘nın halk sağlığını korumaya yönelik sürekli çabaları, bu tutumun açık bir göstergesi niteliğindedir. Ancak müvekkil Oda, "çevre ve halk sağlığını korumak" meşruiyet temelinde, Oda üyesi ziraat mühendislerine yönelik fiili engel niteliğindeki düzenlemelerin yapılmasına karşıdır.

Yapılan Yönetmelik ve değişiklikleriyle, ziraat mühendisleriyle ziraat teknisyeni ve teknikerleri aynı yetki için aynı sınava tabi tutulmaktadırlar. Bu durum, ziraat mühendisliği mesleğine yönelik bir saygısızlık niteliğindedir. Avukatlarla katiplerin, doktorlarla sağlık teknisyenlerinin, veteriner hekimlerle veteriner sağlık teknisyenlerinin, aynı yetki için aynı sınava tabi tutuldukları bir başka örnek dünyada ve Türkiye‘de yoktur.

Ayrıca Tarım ve Köyişleri Bakanlığı‘nın, serbst ziraat mühendislerini sınava tabi tutma uygulamasından yola çıkarak, örneğin Adalet Bakanlığı da ceza hukuku alanında serbest çalışacak avukatlar için bir sınav yapabilir mi? Aynı şekilde, Sağlık Bakanlığı‘nın eczacıları sınava tabi tuttuğu görülmüş müdür? Bu örneklerde de görüldüğü üzere, Barolar, Eczacılar Odası, Ziraat Mühendisleri Odası vb. kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarının düzenleme alanına Bakanlıkların arzu ettikleri gibi müdahale etmeleri, hukuka yabancı bir girişimdir.

Açıklanan nedenlerle, hukuka açıkça aykırı ve telafisi imkansız zararlar doğuracak yönetmeliğin yürütmesinin durdurulması kararının acil olarak verilmesini talep ediyoruz.   

HUKUKİ NEDENLER          : Anayasa, İYUK, 7472 Sayılı Kanun, Ziraat  Mühendislerinin  Görev ve Yetkilerine İlişkin Tüzük, Yönetmelikler, İlgili tüm  mevzuat.

SONUÇ ve İSTEM               : Açıklanan ve Yüksek mahkemenizce re‘sen dikkate alınacak nedenlerle; 09.06.2009 tarih ve 27253 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" ile değiştirilen "Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmelik" in 6 ıncı maddesinin birinci fıkrasının ve 7 inci maddesinin yürütülmesinin durdurulması ve iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini saygı ile arz ve talep ederiz.06.07.2009

Davacı Vekili

Av.Devran Melik SAATÇİOĞLU  

EKİ                     :

•1-    Vekâletname

•2-    Yetki Belgesi

•3-    Yönetmelik

•4-    Anayasa Mahkemesi kararı

•5-    Danıştay kararı

•6-    Tarım Bakanlığı 06.04.2009 tarihli genelgesi

Okunma Sayısı: 2711