SU KİRLİLİĞİ KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ HAVZALARDA ÖZEL HÜKÜM BELİRLEME ÇALIŞMALARINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR TEBLİĞİ'NE KARŞI DAVA AÇTIK

GENEL MERKEZ ( )
10.09.2009 (Son Güncelleme: 10.09.2009 15:30:44)

      Av.Zühal Sirkecioğlu Dönmez

Bestekar Sk. No: 49/5 K.Dere/ANKARA

Tel: (312)4661814  Fax:(312)4269986

e.posta: zsirkecioğlu@gmail.com

-----------------------------------------------------

 

   YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ve DURUŞMA TALEPLİDİR

 

DANIŞTAY İLGİLİ DAİRESİNE

Sunulmak Üzere

DANIŞTAY BAŞKANLIĞINA

 

 DAVACI                               : TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası

                                                  Karanfil Sk.No:28/12 Kızılay/ANKARA

 VEKİLİ                                 : Av.Zühal Sirkecioğlu Dönmez-41998670172

DAVALI                                : Çevre ve Orman Bakanlığı

                                                  Söğütözü Cd.No:14/E /ANKARA

KONU                                    : 30.06.2009 tarih 27274 Sayılı RG‘de yayınlanan Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği Havzalarda Özel Hüküm Belirleme Çalışmalarına İlişkin Usul Ve Esaslar Tebliği‘nin  20.maddesi ile 21.maddesinin 1.fıkrasının İptali ve Yürütmenin Durdurulması talepleridir.

AÇIKLAMALAR                 : Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından çıkarılan dava konusu Tebliğ ile Ziraat Mühendislerinin bir kısım yetkileri ellerinden alınmak istenmekte ve kamu yararına aykırı hükümler içermektedir. Tebliğ, dayanağı olan Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğine aykırı olduğu gibi,  Ziraat Mühendislerinin Görev ve Yetkilerine İlişkin Tüzüğün 19.maddesine de aykırıdır. Oysa üst hukuk normlarına aykırı bu yönetmelik ile bunu gerçekleştirmesi mümkün değildir.

İPTAL NEDENLERİ              : 1) Müvekkil Oda, kaynağını Anayasadan alan kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olup, üyelerinin tüm toplumsal, ekonomik ve mesleki sorunları ile doğrudan ilgilenmekle yükümlüdür.

            7472 Sayılı Ziraat Yüksek Mühendisliği Hakkında Kanun, Ziraat Yüksek Mühendislerinin   mesleki iştigal veya ihtısas sahaları dahilinde olmak üzere araştırma, ıslah, yetiştirme, toprak muhafaza, zirai mücadele, ziraat alet ve makinaları, bahçe mimarisi, toprak tasnifi, toprak, su, gıda, yem, kimyevi gübre, nebat tahlilleri, teknoloji, zootekni, zirai ekonomi gibi bilumum zirai hizmet ve faaliyetlerde bulunmaya, lisans aldıkları veya ihtısas yaptıkları sahalara ait keşif, plan ve projeleri hazırlamaya ve tatbik etmeye,bütün bu sahalarda gerekli kontrol, muayane, ekspertiz, ehlivukuf işlerini görmeye, raporlar tanzim etmeye, zirai danışma büroları ve laboratuvarları açmaya, hususi müessese ve işletmeler kurmaya ve idare etmeye veya bunların mesul müdürlüğünü ifaya salahiyetli olduklarını düzenlemiştir.

            Ziraat Mühendislerinin Görev Ve Yetkilerine İlişkin Tüzükte de Ziraat Mühendislerinin Genel Çalışma Alanları, Görev ve Yetkileri gösterilmiş olup, bu yetki ve görevler arasında sulama tesisleri, sulama suyu sağlamak için yapılacak göletler, drenaj, toprak erezyonunu önleyici toprak ve su muhafaza edici tesisler ile ilgili araştırma, etüd, plan, proje uygulama ve kontrol hizmetlerini yapma. sulama tesislerinde, suyun tarımda kullanılmasıyla ilgili arazi tesviyesi, tarla başı kanalları, tarla grup yolları, tarla içi sulama ve drenaj tesisleri, arazi ıslahı, toplulaştırması, dağıtımı ve benzeri toprak ve su kullanımını geliştirme projeleri, toprak su bitki ilişkileri etüdleri, fizibilite, planlama, projelendirme uygulama ve kontrolu de bulunmaktadır.

            06.04.2005 Tarih, 25778 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ziraat Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliğinin 6.maddesine göre de; Üyelerin hak ve yetkilerini savunmak, ortak gereksinimlerini karşılamak, mesleki uygulamaları kolaylaştırmak, mesleğin genel yararlara uygun olarak gelişmesini sağlamak ve bu yetkilerin kullanılabilmesini gerçekleştirmek üzere resmi ve özel kuruluşlarda girişimlerde bulunmak, müvekkil ODA‘nın amaç ve görevleri arasında sayılmıştır. Bu bağlamda müvekkil ODA dava konusu işlemden olumsuz etkilenen üyesi Ziraat Mühendislerinin menfaatlerini korumak için işbu davayı açmış bulunmaktadır.

          2) Tebliğin 3.maddesinin 1-i bendinde Özel hüküm belirleme çalışması İçme ve kullanma suyu rezervuarlarının ve benzeri su kaynaklarının kirliliğe karşı korunmasına, kaynağın ve havzasının özelliklerinin bilimsel çalışmalar ile değerlendirilerek, koruma alanlarının ve koruma esaslarının belirlenmesine yönelik çalışmaların bütününü olarak tanımlanmıştır. İptalini talep ettiğimiz 20.maddesinde de, Özel hüküm belirleme çalışması yapacak kurum/kuruluş veya işletmelerin; kamu veya özel sektörde, su kirliliğinin önlenmesi ve su kaynaklarının korunmasına yönelik olarak havza yönetim planı, su kalite yönetimi master planı ve benzer konularda projeler yapmış olması ve iş bitirme belgelerine sahip olması gerektiği, ayrıca, bu çalışmalarda, en az on yıl iş tecrübesine sahip çevre mühendisinin koordinatörlüğünde, işin gerektirdiği jeoloji mühendisliği, hidrojeoloji mühendisliği, harita mühendisliği, şehir bölge planlama ve hidrobiyoloji meslek mensuplarından yeterli sayı ve nitelikte eleman bulundurulacağı belirtilmektedir. Böylece ziraat mühendisliği dışarıda bırakılmıştır. Bu durum hem yukarıda açıkladığımız ziraat mühendisliği mesleğinin görev ve yetkilerini belirleyen Kanun, Tüzük ve Yönetmeliğe aykırıdır, hem de kamu yararı amacına uygun değildir.

   İptalini talep ettiğimiz 21.maddenin 1.fıkrasına göre ise, Özel hüküm belirleme çalışması yapacak kurum/kuruluş veya işletmeler, çalışma süresince bu Tebliğin 20.maddesinde tanımlanan, Bakanlık ile koordinasyonu sağlayacak bir çevre mühendisini görevlendirmekle yükümlüdür. Çalışma süresince hazırlanacak başlangıç raporu, gelişme raporu ve nihai rapor, Ek-1, Ek-2 ve Ek-3‘te yer alan formata göre hazırlanacaktır.

   Maddede belirtilen raporlara bakıldığında yapılması gereken işlerin bir çoğunun ziraat mühendisi olmadan yapılamayacağı görülmektedir. Tebliğin EK-1 Başlangıç Raporunda Havzada arazi kullanımı ve sosyo ekonomik özellikler başlığı altında sayılmış olan işlemlerin tamamı ziraat mühendisi bulunmadan yapılamaz. Çevre mühendisliği ve maddede sayılan diğer mühendislikler ile ilgisi bulunmayan bu işlemlerin ziraat mühendisliği mesleği dışında meslekler tarafından yapılacak olması tebliğin ve dayanağı Yönetmeliğin amacına ve dolayısıyla kamu yararına aykırı olacaktır.

   Başlangıç raporunun 1.3.3-(b) ve (c)  bendlerinde gösterilen işler de aynı şekilde ziraat mühendisliği mesleği ile ilgilidir. Erozyona hassas bölgelerin tesbit edilerek 1/25.000 ölçekli haritalar üzerinde gösterilmesi ve erozyona açık alanlarda alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi, toprakla ve toprağın muhafazası ile ilgili olup yalnızca ziraat fakültelerinin toprak bölümünde verilir. Toprağın kaybı ve muhafazası gibi konuların çevre mühendisliği ile de hiçbir ilgisi yoktur. I.3.5-c ve d bendlerinde gösterilen işlemler de ziraat mühendislerince yapılabilir. Aynı şekilde 1.3.6‘daki toprak özellikleri (havzadaki toprak sınıflarının belirlenmesi, tarım alanlarında bitki ürün deseninin belirlenmesi) ziraat mühendisliği mesleği ile doğrudan ilgili olup ziraat mühendisi şarttır. 1.4‘deki havzanın biyolojik yapısı (havza ve rezervuarda mevcut flora ve faunanın tesbit edilmesi) ancak tarımsal biyoçeşitliliği bilen ziraat mühendisi tarafından belirlenmesi gerekir. II "Raporun Mevcut Durum Haritası" bölümünde gösterilen (b) Arazi varlığı haritası ve (e)‘de yer alan erozyona hassas alanlar, sulak alan kapsamındaki alanlar, tarım alanları ve rekreatif alanların gösterilmesi ancak ziraat mühendisleri tarafından yapılabilir.

   Tebliğin Ek-2 Gelişme Raporunda su kalitesini etkileyen kirletici kaynaklar gösterilmiştir. I.2. de gösterilen "Yayılı Kaynaklar"ın hemen hemen tamamı tarımsal alanlar ve sulama tekniklerinin belirlenmesi ile ilgilidir. Tarımsal alanların belirlenmesi, havzada yapılan tarımsal faaliyetlerde kullanılan gübre, pestisit çeşit ve miktarlarının belirlenmesi, havzadaki tarım alanlarında kullanılacak gübre çeşit ve miktarlarının ilgili birim tarafından araştırma sonucu tespit edilmesi, havzada kullanılacak tarım ilaçlarının doğal şartlarda parçalanabilir ve canlılarda uzun süreli birikim yapmayacak türden olması, kullanılabilecek tarım ilaçları ilgili birimin önerileri doğrultusunda tespit edilmesi, havzada tarımsal faaliyetlerden kaynaklanan kirliliğin bertaraf edilmesi ile ilgili önlemlerin belirlenmesi, havzada yapılacak tarımsal faaliyetlerde koruma mesafeleri önceliğine göre endüstriyel girdi bağımlılığını azaltacak ekolojik tarım uygulanmasını kolaylaştırıcı, destekleyici ilkelerin tespit edilmesi, sulama tekniklerinin belirlenmesi, Mera ve Otlaklar derelerle taşınan sedimanlardan kaynaklanan kirliliğin tespiti ziraat mühendisliği mesleği ile mi yoksa diğer mühendislikler ile mi ilgilidir sorusunu konuyu hiç bilmeyen biri bile rahatlıkla cevaplandırabilir. Örneğin sulama tekniklerinin belirlenmesi, bitki-su-toprak ilişkisinin bilinmesine bağlıdır. Bu bilginin tebliğde sayılmış olan mühendislikler ile hiçbir ilişkisi bulunmamaktadır. Derelerle taşan sedimanlardan kaynaklanan kirliliğin tesbitini ziraat mühendisinden başka kimse yapamaz. Burada kastedilen verimli toprağın taşması (kaybıdır) ki bunun analizini ziraat mühendisi yapar. DSİ bünyesinde Ankara Etlik‘te bulunan Su ve Toprak Laboratuarında 6 mühendisin biri Kimya mühendisi beşi ise doktoralı ziraat mühendisidir. Görüldüğü gibi bu analizi yapan birimlerde görev alan ziraat mühendisleri tebliğde yok sayılmıştır.

   Gelişme Raporunun "Su Kalitesinin Belirlenmesi" başlığı altındaki havzadaki mevcut su kalitesinin korunması, izlenmesi ve denetlenmesi işlemleri de ziraat mühendisliği mesleği ile ilişkilidir.

   Tebliğin Ek-3 Nihai Raporun "Özel Hükümler" başlığı altındaki koruma kuşaklarının tesbiti ve haritalanması işlemleri için, yalnızca çevre mühendisi ya da hidroloji mühendisinin işidir denemez. Koruma kuşaklarında arazi kullanım kararları, izleme programı ve yayılı kirlilik kaynaklarının önlenmesi (iyi tarım uygulamaları, mera ıslahı, erozyon kontrolü) ise ziraat mühendisinin işidir.

   3) Görüldüğü gibi, ziraat mühendisliği, su depolama hacminin ve sulama alanlarının belirlenmesi amacıyla toprak kaynaklarının belirlenmesi, bitki deseninin, bitki su ihtiyacının belirlenmesi, kıymet takdiri, su yapılarıyla ilgili ÇED raporunun hazırlanması, proje yapımında (sulama, drenaj kanallarının boyutlandırılması), doğal hayatın devamı için bırakılacak minimum su seviyesinin tesbitinde (dere yatağı civarındaki bitki örtüsü ve taban suyunun belirlenmesi ekolojik açıdan önemlidir ve çevre mühendisi değil ziraat mühendisi tarafından belirlenmeli ve kontrolü sağlanmalıdır.) bulunmak zorundadır. Tebliğ kendi içinde çelişmektedir, raporlamalarda aranan işlemlerin büyük çoğunluğu ziraat mühendisliğinin yapabileceği işlemler iken, iptalini talep ettiğimiz maddede ne yazık ki bu mesleğe yer verilmeyerek hukuka aykırılığın yanında kamu yararına aykırılık da oluşturulmuştur. 21.maddenin 4.fıkrasında, koordinatör -çevre mühendisi-, özel hüküm belirleme çalışmasının tamamında yer alan bilgilerin doğruluğunu sağlamakla yükümlüdür denilmektedir. Yukarıda açıkladığımız iş ve işlemlerin hangisini çevre mühendisi bilebilir ve doğruluğunu sağlayabilir?

   Davalı Bakanlık bünyesinde bulunan DSİ tarafından yıllardır yapılan bu işlemlerin tamamında ziraat mühendisleri çalışmış ve çalışmaya devam etmektedir. Kurumun bu Tebliğ ile ilgili görüşü de (Yüksek Mahkemeniz tarafından talep edildiğinde dosya sunulacağını sanıyoruz) yukarıda açıklanan gibidir. Buna rağmen davalı Bakanlığın ısrarla tersine uygulama getirmesinin nedeni olsa olsa belli meslek grubunu kayırmadır. Oysa burada amaç meslek grubunu değil toprak ve su için gerekli korumanın sağlanabilmesi için bilimsel   davranmaktır. Bu nedenle telafisi imkansız zararlar doğmaması için Yürütmenin Durdurulmasına karar verilmesini talep etmekteyiz.

HUKUKİ NEDENLER          : Anayasa, İYUK, 7472 Sayılı K., 6968 Sayılı K., Ziraat  Mühendislerinin Görev ve Yetkilerine İlişkin Tüzük, Dava konusu Yönetmelik ve diğer Yönetmelikler, İlgili tüm  mevzuat.

SONUÇ ve İSTEM                 : Açıklanan ve Yüksek mahkemenizce re‘sen dikkate alınacak nedenlerle, dava konusu Yönetmeliğin 20.maddesi ile 21.maddesinin 1.fıkrasının İptali ve Yürütmenin Durdurulmasına, yargılamanın duruşmalı yapılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini  saygı ile arz ve talep ederim.

 

Av.Zühal DÖNMEZ

Davacı Vekili

EKİ: 1) Vekaletname

         2)Yönetmelik

 

Okunma Sayısı: 1443