TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI`NIN ÇEVRE, ORMAN VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME`YE İLİŞKİN GÖRÜŞÜ

GENEL MERKEZ ( )
24.06.2011 (Son Güncelleme: 12.08.2011 14:09:09)

 

TMMOB YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI`NA

 

 

İlgi: 08.06.2011 gün ve 1085 sayılı yazınız

 

İlgi yazınızda, 08.06.2011 gün ve 27958 Sayılı Resmi Gazete`de yayımlanan "Çevre, Orman ve Şehircilik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname" hakkındaki görüşlerimizin bildirilmesi istenmektedir.

 

Söz konusu KHK, 03.05.2011 gün ve 27923 Sayılı Resmi Gazete`de yayımlanan "6223 Sayılı, Kamu Hizmetlerinin Düzenli, Etkin ve Verimli Bir Şekilde Yürütülmesini Sağlamak Üzere Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Teşkilat, Görev ve Yetkileri İle Kamu Görevlilerine İlişkin Konularda Yetki Kanunu" kapsamında hazırlanmıştır. Ancak KHK`de meslek odalarına ilişkin hükümler bulunduğu halde, "6235 Sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu" yasal dayanak olarak dikkate alınmamıştır.

 

Öncelikle, KHK`nin dayanağı olan 6223 Sayılı Kanun üzerinde durmakta yarar görüyoruz. Kanun, Bakanlıklar arasındaki dağılımın yeniden belirlenmesi konusunda Bakanlar Kurulu`na 6 aylık bir süre için yetki vermiştir. Durum bu eksende değerlendirildiğinde, Bakanlar Kurulu`nun, 6 aylık bir süre içerisinde bu yetkisini hızlı bir şekilde kullanacağı anlaşılmaktadır. Yani, zaman açısından yeterli bir değerlendirme yapılmaksızın Kamu hizmetlerinde farklı bir yapı oluşturulacaktır.

 

Nitekim Bakanlar Kurulu 8 Haziran 2011 gün ve 27958 Sayılı Resmi Gazete`de Bakanlıkların yeniden oluşumuna ilişkin bir dizi KHK yayımlamıştır. Kanunun yürürlüğe girişi                    3 Mayıs 2011, KHK`lerin yürürlüğe girişi ise 8 Haziran 2011 tarihidir. Bundan şu anlaşılmalıdır ki çok hızlı bir süreç başlatılarak, yaklaşık 1 aylık sürede KHK`ler yürürlüğe girmiştir. Bu nedenle yeni Bakanlık oluşumlarının sağlıklı bir yapı taşımayacağı aşikardır. Bu yapılaşma, önümüzdeki zaman dilimlerinde işleyiş aksaklıklarına neden olabilecektir.

 

Diğer taraftan, ilgi yazınızda bahse konu,  "Çevre, Orman ve Şehircilik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"de ise 2 nci ve 12 nci madde dikkati çekmektedir.

 

KHK`nin 2 inci maddesinin 1 inci fıkrasının (a) bendinde,

 

"Yerleşmeye, çevreye ve yapılaşmaya dair imar, çevre, yapı ve yapım mevzuatını hazırlamak, uygulamaları izlemek ve denetlemek, Bakanlığın görev alanı ile ilgili mesleki hizmetlerin ve bu meslek mensuplarının kayıtlı oldukları meslek odalarının mevzuatını, norm ve standartlarını hazırlamak, geliştirmek, uygulanmasını sağlamak, ilgililerin kayıtlarını tutmak" Bakanlığın görevleri arasında sayılmıştır.

 

KHK`nin 12 inci maddesinde yer alan, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü`nün görevleri incelendiğinde ise, meslek odalarının mevzuatı ile mesleki hizmetlere ilişkin mevzuatın, Bakanlık tarafından hazırlanacağı, Oda kayıtlarının Bakanlıkça tutulacağı, mimarlık ve  mühendisliğe ait hizmet alanlarında çalışan kişilerin görev, yetki ve sorumluluklarının Bakanlıkça belirleneceği, Odaların hali hazırda üyelerine vermiş olduğu belgelerin bundan sonra Bakanlıkça verileceği, eğitimlerin Bakanlıkça düzenleneceği görülmektedir. KHK`de ayrıca, "Bakan tarafından verilen diğer görevleri yapmak." şeklinde de ucu açık bir hüküm bulunmaktadır.

KHK`nin yukarıda yer alan madde hükümleri doğrultusunda meslek odalarının yetkilerinin Bakanlığa devredildiği görülmektedir. KHK`ye göre Bakanlık, meslek odaları ile sadece ihtiyaç duyduğunda, koordinasyonu sağlayarak işbirliği yapacaktır.

Bu durum TMMOB`ni ve bu çatı altında oluşturulmuş diğer Odaları işlevsiz bir hale getirecek ve Kamu Kurumu niteliğindeki yapısından uzaklaştırarak, dernek statüsü almasına yol açacaktır. Bu nedenle:

1-TMMOB ve tüm Odaların bu oluşuma karşı ivedi olarak ortak bir metin üzerinde imza kampanyası başlatmaları,

2-TMMOB Başkanı ve Oda Başkanlarının ortak bir metin üzerinde ardı ardına gelecek şekilde basın toplantıları düzenlemeleri, basın açıklamaları yapmaları,

3-Odaların Ankara dışındaki örgütlerinin yerel basına açıklamalarda bulunmaları,

4- Kanunun Anayasa Mahkemesine götürülebilmesi için, siyasi parti temsilcilerinin TMMOB Başkanı ve Oda Başkanlarınca ziyaret edilmesi,

5-Hukuksal zeminde yapılabilecek diğer mücadele olanaklarının araştırılması ve hayata geçirilmesi,

6-Diğer sivil toplum kuruluşları ve sendikalar ile birlikte mücadelenin genişletilmesi uygun olacaktır.

Saygılarımızla

 

 

Dr. Turhan TUNCER

Başkan

Okunma Sayısı: 1700
Fotoğraf Galerisi