HALK TV YAYINI

GENEL MERKEZ ( )
12.05.2015 (Son Güncelleme: 13.05.2015 14:14:20)

ODA Başkanımız Özden GÜNGÖR, Halk TV`nin yayınına telefon bağlantısı ile katıldı.

 

ODA Başkanımız Özden GÜNGÖR, 12 Mayıs 2015 Salı günü Halk TV‘nin yayınına telefon bağlantısı ile katılarak, tarımın geldiği nokta ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

ODA Başkanımız özetle şu görüşleri dile getirdi:

"Türkiye 78 milyon hektar yüzölçümü üzerinde büyük bir tarım potansiyeline sahip bir ülkedir. Bugün ortalama nüfusumuz 77 milyondur. Orta vadede nüfusumuzun 100 milyona yaklaşacağı öngörülüyor. O halde hızla artan nüfusumuza yeterli, dengeli ve sağlıklı gıda sunmak, üreticimizin alın terinin karşılığını vermek, doğal ve çevresel değerlerimize saygılı bir üretim biçimi sürdürmek ve tarım sektörünün ülke ekonomisinin yükü değil gücü olmasını sağlamak ana hedeflerimiz olmalıdır.

Küresel güçlerin talepleri doğrultusunda ısrarla sürdürülen tarım politikaları sonucunda, sadece son 10 yılda tarım arazilerimiz 27 milyon dekar küçülmüştür.  

Üzülerek söylemem gerekir ki, Türkiye şu anda daha önceden söylenen birçok hedefin gerisindedir.  

Her yıl başta mazot, gübre, ilaç, tohum, işçilik, elektrik ve su olmak üzere girdiler sürekli pahalılanırken, üreticinin ürünü para etmemektedir. Çiftçi desteklenmemiş, tersine vergilendirilmiştir. Verildiği iddia edilen tarım desteğinin tümü, yalnızca mazot üzerindeki vergilerle geri alınmıştır. 

Ziraat Mühendisleri Odası olarak son 10 yıla baktığımızda özetle şu saptamaları dile getirebiliriz:

 

• Gıda üretiminin dünyada giderek stratejik bir önem kazandığı süreçte, Türkiye artan ölçüde dışa bağımlı hale geldi. 

• Cumhuriyet tarihinin en düşük büyüme oranları gerçekleşti. 

• Çiftçimiz desteklenmedi, vergilendirildi. 

• Tarım sektöründe yetersiz büyüme süreci, bitkisel ve hayvansal üretimdeki artış ortalamasını nüfus artış oranının gerisinde bıraktı. 

• Üretim düşerken, ithalat patladı. 

• Özelleştirmeler sonucu birçok fabrika kapandı. 

• Çiftçimiz başta girdilerin yüksekliği nedeniyle borçlandı ve haciz-icra ile yüzleşti.

• Tarımla uğraşan üretici sayısı, ekim alanı ve üretim miktarı azaldı. 

• Doğal kaynaklarımız ve çevre üzerindeki rant baskısı, geriye dönüşü olanaksız tahribat yarattı. 

2002 yılında 93 milyon dönüm alanda buğday ekimi yapılırken, günümüzde 78 milyon dönümde buğday ekilmektedir. Yine tütüm üretimi 153 bin tondan 70 bin tona gerilemiştir. Tütün eken aile sayısı 330 bin azalmıştır. TEKEL`in özelleştirilmesi sonrası 6 sigara fabrikasından 5`i kapanmıştır. Tokat, Malatya, Bitlis, Adana ve İstanbul fabrikalarında artık üretim yapılmamaktadır.

Son 4-5 yılda yaklaşık 1 milyon 300 bin büyükbaş, 2 milyon 200 bin küçükbaş hayvan ithal edilmiştir. Bu dönemde canlı hayvan ve et ithalatına ortalama 3,5 milyar dolar ithalat parası ödenmiştir. Peki bu ithalat yurtiçi fiyatlarını düşürmüş müdür? Bunun yorumunu sizlere bırakıyorum. Yalnız şunu belirtmeliyim ki Avrupa‘da yılda kişi başına ortalama 78 kg kırmızı et tüketilirken,  bizde ortalama 12-13 kg tüketilebilmektedir.

Ayrıca, Torba Kanuna konulan hükümlerle meralarımız ranta kurban edilmiştir.  Bugün sadece 14,5 milyon hektar meramız kalmıştır.

Okunma Sayısı: 45
Fotoğraf Galerisi