TMMOB ORMAN MÜHENDİSLERİ ODASI BASIN AÇIKLAMASI ÜZERİNE KAMUOYUNA ZORUNLU AÇIKLAMA

GENEL MERKEZ ( )
10.05.2020 (Son Güncelleme: 10.05.2020 13:19:40)

"TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası; ülkemizden, halkımızdan, demokrasiden, laiklikten, bilimden, kamu yararından, toplum çıkarından, özerk demokratik mesleki örgütlülüğümüzden yana mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir."

TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI

BASIN AÇIKLAMASI

10 Mayıs 2020

 

TMMOB Orman Mühendisleri Odası Basın Açıklaması Üzerine

KAMUOYUNA ZORUNLU AÇIKLAMA

 

TMMOB Orman Mühendisleri Odası (OMO) Yönetim Kurulu’nun Oda Başkanı imzasıyla OMO internet sitelerine de koydukları 8 Mayıs 2020 tarihli Basın Açıklamasında; kendilerine yönelik meslektaşları ve kamuoyundan gelen haklı tepkileri başka mecralara çekmek ve belli yerlere bilinçli mesaj vermek için TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Yönetim Kurulu Başkanı, ZMO ve TMMOB Yönetimi hakkında çirkin ifadeler, haksız suçlamalar ve asılsız ithamlarda bulunulmuştur. Bu nedenle kamuoyuna bu zorunlu açıklamayı yapmak gereği doğmuştur.

6235 sayılı Yasaya dayanarak üst örgütümüz Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ile birlikte kurucu 10 Odasından biri olarak 1954 yılında kurulan ZMO ve OMO, mevcut Anayasa’nın 135. maddesinde tanımlanmış olan “kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütü”dür. Ülkemizde 150 yıllık bir geçmişe sahip Orman Mühendisliği mesleğinde geçmişten bugüne ormanlarımızı koruma ve geliştirme yönünde etkili ve anlamlı çalışmalar yürütmüş farklı siyasal görüşlere sahip olsa da onurlu ve dik durmuş geçmiş dönemler OMO yöneticilerine ve Orman Mühendislerine emekleri için teşekkür ediyoruz.

Kendilerine “Birliğe Çağrı” adını veren, 2018 yılındaki Oda seçimlerinde siyasi iktidarca açıkça desteklenen, üyeleri üzerinde her türlü baskı ve yıldırma politikasına başvurarak Oda seçimlerini kıl payı kazanan, çalışma dönemlerindeki tek yanlı ve bilimsel olmayan yanlış açıklamalarıyla OMO’nun demokratik ve bağımsız örgütsel yapısı ve tutumunu hızla kaybetmesine zemin hazırlayan mevcut OMO Yönetim Kurulu’nu şiddetle kınıyoruz.

Siyasal iktidarın “susan Türkiye” hedefi için örgütlü tüm kesimleri susturmaya çalıştığı süreçte, Bakanlıklar ve sarı sendikaların öncülüğünde TMMOB bünyesindeki Meslek Odaları seçimlerine müdahalesi, 14-15 Mart 2020 tarihlerinde yapılan ZMO 47. Olağan Genel Kurulumuzda da yaşanmıştır. Bir yerlerden emir alarak aday listesi çıkaranlara, kişisel ve siyasal çıkarları peşinde koşanlara, Oda’mızı siyasal iktidarın arka bahçesi yapmaya çalışanlara ZMO delegeleri izin vermemiş, Oda’mızı Bakanlığın vesayeti altına sokmaya çalışan zihniyete ezici bir oy farkıyla karşı çıkmış ve gerekli dersi vermiştir.

OMO Yönetim Kurulu Başkanı imzalı Basın Açıklamasında yer alan, “Haddini aşmamasını, yetkisinin dışına çıkmamasını ve aklını başına almasını tavsiye ediyorum.” şeklindeki sözlerini TMMOB ZMO olarak kendilerine iade ediyoruz.

Siyasal partilere ve yapılara yaslanarak işini yürüten bir meslek örgütünün bağımsızlığını koruması ve meslektaş yararına nesnellik içinde hizmet sunması olanaklı değildir. Defalarca aday adayı olarak siyasal arenada yer alan Yönetim Kurulu Başkanını ve bürokraside önemli görevler yürüten mevcut yönetim kurulunu, ülkemiz ormanları yok edilirken asıl işleri olan Oda mevzuatından kaynaklı görevlerini eksiksiz ve koşulsuz şekilde yerine getirmeye davet ediyoruz.

Bilindiği üzere, TMMOB ve bağlı Odaları, geçmişten bugüne kendilerine bağımlı meslek odaları isteyen siyasi iktidarların hedefinde olmuştur. Cumhurbaşkanı tarafından Mayıs 2020’de yeniden gündeme getirilen son yasa değişikliğine karşı TMMOB’a bağlı 23 Oda, 7 Mayıs 2020 tarihinde ortak bir basın açıklaması yapmış, ortak açıklamaya yalnızca siyasi iktidarla her konuda içli dışlı olan mevcut OMO Yönetimi imza atmamıştır. Bu süreçte TMMOB bütünlüğü içerisinde hareket etmeyen TMMOB’ye bağlı bir Odamızın, siyasal iktidarın ağzı ile TMMOB’yi ve ZMO’yu eleştirmesine ve karalamasına asla izin vermeyeceğimiz herkesçe bilinmelidir.

Yine herkesçe bilinmelidir ki; TMMOB ve de TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası, geçmişten bugüne her türlü darbe ve darbe girişimlerine açıkça karşı çıkmış, “Ne şeriat, ne darbe, tam bağımsız demokratik Türkiye” demiştir, demeye devam edecektir.

OMO yönetiminin Basın Açıklamasında yer alan; “Bizler Oda olarak bugüne değin yanlış bulduğumuz her şeyi devletimize beyan etmiş ve itirazda bulunmuşuzdur. Bizleri yakından takip edenler bunu bilip farkındadırlar.” açıklaması, kamuoyunu zamanında ve doğru bilgilendirme yerine, iktidara bağımlı vesayetçi yönetim anlayışını göstermesi açısından önemlidir.

Mevcut OMO Başkanı’nın inkâr girişimine karşın Kazdağları’nda Alamos Gold firması tarafından yürütülmek istenen altın madenciliği amaçlı yaşanan orman katliamını skandal sözlerle savunduğu görüşleri defalarca basına yansımıştır. 7 Mayıs 2019 tarihli Yeni Şafak gazetesindeki “Saha örtüsü Temizlenmiş. Projede çevreye ilişkin bir tehdit olsa, ÇED raporu verilmezdi. Atikhisar Barajı’na zehirli atıklar karışacağı iddiası da yalan. Maalesef bazı STK’lar yalan söylüyor. Orman katliamı iddiası da gerçek dışı, çünkü burası bozuk meşe ormanları. Kaz Dağları’nın florası ile ilgisi yok.” sözleri ile 4 Ağustos 2019 tarihinde AA muhabirine verdiği “Ormanda bir katliam yoktur. Yasa ve mevzuatlara aykırı bir durum yoktur. Orman tahribatı yoktur.” sözleri kamuoyunca bilinen bir gerçekliktir.  Orman Mühendisliği meslek mensupları arasında yer alan Türkiye Ormancılar Derneği, TMMOB Orman Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ve Tarım Orman İş Sendikası’nın 8 Ağustos 2019 tarihli ortak basın açıklamasında yer alan; “Bu konuda otorite olma iddiasındaki Orman Mühendisleri Odası Genel Merkezini, mesleki bilgi ve birikimlerimizi, etik değerlerimizi, doğaya, toplumumuza ve insanlığa karşı sorumluluklarımızı hatırlamaya davet ediyor, gelecek faaliyetlerinde, hukuki görünen her işlemin, meşru olmayabileceği gerçeğini görebilmelerini ümit ediyoruz.” ifadelerini de kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.

AOÇ arazisi üzerinde siyasi iktidar tarafından kendilerine tahsis edilen arazide kurulan Genel Merkez villasında bindikleri lüks Oda makam aracıyla OMO’yu adeta Bakanlığın bir Şube Müdürlüğü ve Orman Genel Müdürlüğü personeli gibi yönetmeye çalışanların, 2002 yılından bugüne ormanların ormancılık dışı amaçlarla kullanımına ilişkin izin ve irtifak işlerini düzenleyen maddeleri içerecek şekilde defalarca değiştirilen 6831 sayılı Orman Kanunu hakkında tek söz söylememeleri anlamlıdır. Mevcut OMO yönetiminin Anayasa, Yasalar ve Oda mevzuatından kaynaklanan görevlerini yürütmesi gerekirken, yaşanan doğa talanlarını “kesilen ağaç ve dikilen fidan sayısı” gibi garip bir mantıkla çarpıtmaya çalışması, Kazdağları’ndaki orman yıkımını olumlama dışında, yok olan orman ekosistemine karşı duyarsızlığını tek tek yeni fidanların dikilmesi karşısında da sürdürmesi ve 2019 yılında gündeme gelen “11. Ayın 11. Günü Saat 11’de 11 Milyon Fidan” adlı orman mühendisliğinin inkarı anlamındaki etkinliği desteklemesi, bilimsel olmayan zihniyetin yanlı ve yanlış uygulamalarına diğer örneklerdir.

Antalya’da orman statüsündeki arazisini her ay 75 oda kullanım hakkı karşılığında yap-işlet yöntemi ile Rixos Otel’e devreden, otelden aldığı binlerce Euro’yu iktisadi işletme geliri olarak ifade ederken OMO bilânçosunda göstermeyen ve TMMOB denetiminden kaçıran zihniyetin; kamuda istihdam edilen meslektaşlarının güvencesiz “sözleşmeli personel” olarak işe alınmasına koşulsuz destek olmaları, özel sektörde çalışan orman, orman endüstri ve ağaç işleri endüstri mühendislerinin “serbest ormancılık büroları”nda köle gibi çalıştırılmasını içlerine sindirip var güçleriyle desteklemeleri anlamlıdır.

Mevcut OMO yönetimi her türlü siyasi konuda iktidara destek olup açıklama yaparken, 2020 yılında “Dünya Ormancılık Günü” dolayısıyla bir açıklama yapmayı gerekli bile görmemiştir. ZMO olarak 21 Mart 2020 tarihinde yaptığımız Basın Açıklamamızda yer alan şu ifadeleri bir kez daha kamuoyu ile paylaşıyoruz; “Dünyanın akciğeri ormanlarımızın sınıfsal veya bireysel çıkar uğruna vahşice yok edilmediği, ülkemiz ormanlarının Kazdağları dahil sermayenin çıkarları için katledilmediği, 2/B uygulamalarına son verildiği, 2/A uygulamalarının orman köylüsünün gerçek gereksinimlerine hizmet ettiği, bazı meslek odası ve sendikaların çıkar hesaplarıyla yanlışlara ve orman talanına karşı susmadığı, bilimsel esaslara dayalı halk yararına kamucu ormancılık politikalarının uygulandığı bir gelecek umuduyla; 21 Mart 2020 tarihinde ‘Dünya Ormancılık Günü’nü ve ‘Orman Haftası’nı ülkemizde buruk kutluyoruz.”

OMO Basın Açıklamasında belli yerlere mesaj vermek için bilinçli olarak Cumhurbaşkanı üzerinden gündeme getirilen talihsiz ve gereksiz açıklamalar ise; OMO Genel Merkez yöneticilerinin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde resmi sitelerinden açıkça bir adayı desteklemeleri, Covid-19 salgını döneminde iktidarca gündeme getirilen “Biz bize yeteriz” kampanyasına destek çağrıları yaparak üye ödentilerini buraya aktarma çabasında bulunması gerçeği ile birlikte değerlendirilmelidir. Mevcut OMO yönetiminin biat kültürünü aşamayıp doğrudan kendini savunamaması da ayrı bir acizlik göstergesidir.

ZMO Yönetim Kurulumuz, huzur hakkı almadan gönüllü olarak mevzuatı doğrultusunda Oda görevini yürüten, sırtını siyasi iktidara yaslayarak kişisel çıkarları için makam mevki peşinde koşmayan, gücünü yalnızca üyesinden ve örgütünden alan bir yönetim anlayışı ile çalışmaktadır. Bilinmelidir ki; TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası, güç karşında susan, güce biat eden bir Oda olmamıştır, olmayacaktır. Biz, her türlü vesayet ilişkisine karşı çıktık, çıkmaya devam edeceğiz. Örgütsel bağımsızlığımızı her koşulda koruyup, gücümüzü sadece üyemizden ve bilimsel çalışmalardan aldık, almaya devam edeceğiz.

Birlik çatısı içerisinde yer aldığı halde sürekli TMMOB’yi reddeden, her platformda TMMOB ve bağlı Oda’larını siyaset yapmakla suçlamasına karşın siyasi iktidarın yürüttüğü politikaların yılmaz savunucusu olan mevcut OMO yönetiminden beklentimiz; ormanlarımızın küçülmesine yol açan yasal hükümlerin kaldırılması için kararlı bir mücadele yürütmesi ve bu yolda kamuoyunu bilinçlendirme görevlerini koşulsuz yerine getirmesidir.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası; ülkemizden, halkımızdan, demokrasiden, laiklikten, bilimden, kamu yararından, toplum çıkarından, özerk demokratik mesleki örgütlülüğümüzden yana mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

Baki Remzi SUİÇMEZ

Yönetim Kurulu Başkanı

(Yönetim Kurulu Adına)

Okunma Sayısı: 1941
Fotoğraf Galerisi