ANAYURT GAZETESİ: ‘TÜRKİYE TOHUMDA ÇOK ULUSLU ŞİRKETLERİN TEKELİ HALİNE GELDİ’- 2 ARALIK 2022

GENEL MERKEZ ( )
03.12.2022 (Son Güncelleme: 03.12.2022 10:54:58)

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, “Tohum tekellerinin istekleri doğrultusunda Irak’ta savaş koşullarında çıkarılan yasanın benzerini biz maalesef 2006’da çıkardık. Bu yasa ile Türkiye tohum konusunda birkaç çok uluslu firmanın tekeli haline geldi” dedi.

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, Türkiye’nin tohum sektöründe dışa bağımlı bir ülke konumda olduğunu belirtti. Suiçmez, tohum konusunda atılması gereken adımları sıraladı ve sorunların çözümü noktasında yerli tohum ıslah çalışmalarının arttırılması gerektiğini vurguladı. Sertifikalı tohum desteğinin artarak devam etmesi gerektiğinin altını çizen Suiçmez, 2006 yılında çıkartılan tohum yasasının değişmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Tohum tekellerinin istekleri doğrultusunda Irak’ta savaş koşullarında çıkarılan yasanın benzerini biz maalesef 2006’da çıkardık. Bu yasa ile Türkiye tohum konusunda birkaç çok uluslu firmanın tekeli haline geldi” dedi.

Tohum sektöründe Türkiye’nin dışa bağımlı olduğunu belirten Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, “Tarım Bakanlığının resmi verilerine bakarsak yılın ilk 9 ayında tohum sektöründe ihracatın ithalatın önüne geçmesi olumlu bir gelişme. Fakat 2021 yılı değerlerine bakarsak 210 milyon dolar ithalat ve 185 milyon dolar ihracat yapmışız. Biz genel itibari ile tohumda ithalatçı bir ülkeyiz. Yıllara göre dalgalanma olsa bile bu durum ne yazık ki böyle. Özellikle; şeker pancarında yerli tohumumuz yok, karnabahar, havuç tohumlarında dışa bağımlıyız. Yazlık sebze meyve tohumda yeterli kışlık tohumlarda yetersiziz. Bazı tohumlarda da çiftçi yerli tohumu tercih etmiyor çünkü verimliliği düşük. Islah çalışmaları artırılarak bu tohumlarda da çiftçinin tercihini değiştirmek mümkün. Bazı çiftçiler de sözleşmeli üreticilik yapıyor. Bu çiftçilerin tohum seçmede çok fazla şansı yok. Çünkü yaptıkları anlaşmalarda yer alan tohumları kullanmak zorunda kalıyor. Dolayısı ile endüstriyel tarım, çok uluslu şirketlerin ülkemizdeki tohum sektöründeki egemenliğini birlikte değerlendirdiğimiz zaman tohum alanında çok ciddi sorunlar devam ediyor” ifadelerinde bulundu.

‘YERLİ VE MİLLİ TOHUMA YÖNELİK DESTEKLER ARTMALI’

Tohum sektöründe yapılması gerekenleri sıralayan Suiçmez, “Tohum konusunda yerli ve milli tohuma yönelik desteklerin somut olarak arttırılması lazım. Geçmişte Tarım Bakanlığının konu uzmanı araştırma enstitüleri vardı. Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü önemli bir tohum sağlayan kamu kurumuydu. Bu işletmeler özelleştirildi. Dolayısı ile tarımsal kamu yönetimde ve araştırma üniversitelerinde tohum ıslah çalışmalarının bütçeleri arttırılarak bizim milli tohumda kendimize yeterliliğimizi sağlamamız gerek. Onun dışında sertifikalı tohum desteği son yıllarda artarak devam etmeli. Bunun sürmesi gerekiyor ama bu konuda da geçen yıllarda buğday fiyatı ile tohum fiyatı arasındaki makas dardı örneğin buğday 2 liraysa tohum 3 liraydı Tarım Orman Bakanlığı 1 liralık destek vererek üretimin devamlılığını sağlayabiliyordu. Şimdi buğday 8 lira, tohum 12 lira bakanlık 2 lira destek verse bile çiftçinin açığını kapatmıyor. Dolayısı ile desteklerin de günün koşullarına göre oransal veya rakamsal olarak değil reel olarak tohum ile ürün arasındaki makas farkını kapatacak şekilde yapılmalı” diye konuştu.

‘TOHUM SEKTÖRÜ ÇOK ULUSLU ŞİRKETLERİN TEKELİ HALİNE GELDİ’

2006 yılında çıkartılan tohum kanunu ile sektörün çok uluslu şirketlerin eline bırakıldığını belirten Suiçmez, “2006 yılında çıkan bir tohum yasası var. Bu yerel tohumların kullanımı yasaklayan bir uygulama. Buna yönelik birçok yerde tohum takas şenlikleri halen yapılıyor. Tohum tekellerinin istekleri doğrultusunda Irak’ta savaş koşullarında çıkarılan yasanın benzerini biz maalesef 2006’da çıkardık. Bu yasa ile genel anlamda kamunun rolünü azaltan, özel sektörün rolünü arttıran bir yasa çıkarmış olduk. Bu yasa ile tohum konusunda birkaç çok uluslu firma tekel haline geldi. Tohum konusu bu firmaların istek ve talepleri doğrultusunda yönetilen bir alan haline geldi” ifadelerini kullandı.

Haber: Halil YATAR

Haber kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ.

Okunma Sayısı: 45
Fotoğraf Galerisi