'BİYOGÜVENLİK OLMAZSA PAZAR OLURUZ' - CUMHURİYET - 13.03.2005
ANKARA (CUMHURİYET BÜROSU) - TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI SAMİ GÜÇLÜ MODERN BİYOTEKNOLOJİNİN YENİ YÜZYILIN TEKNOLOJİSİ OLDUĞUNU İLERİ SÜREREK ''TÜRKİYE'nin böyle bir teknolojiye kayıtsız kalması düşünülemez. Aksi halde bu alanda rekabet gücümüz önemli ölçüde sınırlanacaktır. Bu konuda yaşayacağımız tereddütler, ülkemizi diğer ülkelerin pazarı konumuna düşürecektir'' diye konuştu.
Bakan Güçlü, bakanlığınca üniversite, TÜBİTAK, sivil toplum kuruluşları ve diğer bakanlıkların katılımıyla düzenlenen ''Ulusal Biyogüvenlik Kanun Taslağı İstişare Toplantısı'' nda konuştu. Modern biyoteknoloji ürünlerinin taraf ve karşıtları bulunduğunu belirten Güçlü, ''Bu yasa taslağında aradığımız en önemli unsur, toplumsal uzlaşının sağlanmasıdır. Taslak bakanlığımızın değil tüm katılımcıların ortak görüşünün ifadesidir'' dedi. Güçlü bu konudaki araştırmalar için TÜBİTAK eşgüdümünde 446 trilyon liralık ek kaynak ayrıldığını söyledi.
Bir canlı türünün genetik yapısına müdahale edilmesi sonucu doğal süreçler ile edinilmesi mümkün olmayan yeni özellikler kazanmış organizmalara Genetiği Değiştirilmiş Organizma (GDO) deniliyor. Biyoteknoloji tarımda yüksek miktarda ve kalitede ürün almak, hastalıklara ve zararlılara karşı dayanıklık sağlamak, raf ve depolama ömrünü uzatmak gibi amaçlarla esas olarak soya, mısır, koza ve pamukta kullanılıyor.
''Ulusal Biyogüvenlik Yasa Tasarısı'' GDO'LARIN TÜRKİYE'ye girişi, ekimi, satışı ve denetimini düzenliyor. Ancak her yönü ile istismara açık bir teknoloji olduğu için de taraftarları kadar karşıtları da bulunuyor. Türkiye'YE 1996 YILINDAN BU YANA KONTROLSÜZ OLARAK GİREN GDO'lu ürünler burada ekiliyor ve tüketiliyor.
Türkiye'DE ''GDO'ya hayır'' platformu içinde yer alan ZMO'NUN BAŞKANI GÖKHAN GÜNAYDIN İSE TASLAK HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİNİ ŞÖYLE ÖZETLEDİ:
''TASLAK, TÜRKİYE TARIMININ SOSYO-EKONOMİK YAPISI, BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİĞİ, İNSAN VE HAYVAN SAĞLIĞI AÇISINDAN ÖNEMLİ TEHDİTLER İÇERMEKTEDİR. GDO'lu ürünlerde Türkiye'DEN BİRKAÇ ÇOKULUSLU ŞİRKETE KAYNAK TRANSFERİNİN SÜREKLİLİĞİ SAĞLANMAKTADIR. TÜRKİYE SOYA, MISIR, KOZA VE PAMUKTA KENDİNE YETER BİR ÜLKE OLMA KAPASİTESİNE SAHİPTİR. BU ÜRÜNLER AVRUPA'da sadece İspanya, Bulgaristan, Almanya ve Romanya'DA, O DA SON DERECE KONTROLLÜ KOŞULLARDA YAPILMAKTADIR. KALAN AB ÜLKELERİNDE BU ÜRÜNLERİN ÜRETİMİ VE TÜKETİMİ YASAKLANMIŞTIR. BAKANLIK ÜST DÜZEY YETKİLİLERİ TÜRKİYE'ye GDO girişinin yasaklanacağı sözünü vermelerine karşın taslakla yasaklama yerine GDO'LU TOHUMLARIN EKİMİ DE DAHİL OLMAK ÜZERE ADETA SERBESTLEŞTİRMENİN HUKUKİ ZEMİNİ HAZIRLANMIŞTIR.''