SORUN ÇOK, YETKİLİLER YOK - CUMHURİYET
Tarımın milli gelirden aldığı payın çok düşük olduğuna dikkat çekilen Ulusal Tarım Kurultayı'nda, Türk tarımının sorunları birer birer ortaya dökülüyor. Fakat Adana'da düzenlenen kurultaya, hem Meclis Tarım Komisyonu Başkanı hem de Adana milletvekili olmasına karşın Vahit Kirişçi bile katılmadı.
CHP Milletvekili Oğuz Oyan ''AKP'liler artık kurultaylara da katılmıyor'' dedi
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Çukurova Üniversitesi ve Cumhuriyet gazetesi işbirliğiyle düzenlenen ''Ulusal Tarım Kurultayı'' na davet edilen Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker 'in yanı sıra bakanlığa bağlı müsteşar ve diğer yetkililerle AKP milletvekillerinin katılmamasına tepki gösterildi. CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Oğuz Oyan , AKP milletvekillerinin artık kurultaylara da katılamadığını ifade etti.
Kurultayın açılışına katılmayan Tarım ve Köyişleri Bakanı Eker törene bir mesaj gönderirken, TBMM Tarım Komisyonu Başkanı ve AKP Adana Milletvekili Vahit Kirişçi 'yle diğer AKP milletvekilleri, Tarım Bakanlığı müsteşarı ve diğer yetkililer de kurultaya katılmadı.
Tarımın payı düşük''Tarımın Dünü ve Bugünü'' başlıklı oturumda konuşan Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Gökhan Günaydın , kurultayların amaçlarının sorunların yetkililere iletilmesi olduğunu anımsatarak bakanlıktan katılımın olmamasını eleştirdi.
''Ulusal Tarım ve Küresel İlişkiler'' başlıklı oturumda Türkiye'nin AB'yle ilişkilerinin 'şizofrenik' boyuta ulaştığını savunan Oğuz Oyan, ''AB, bedel ödemeden ödünler koparmaya çalışıyor" dedi. Oyan, AKP hükümetinin tarıma ayrılacak bütçenin milli gelirin yüzde 1'inden az olamayacağı yönünde çıkardığı yasayı anımsatarak yasanın AKP hükümetine ayak bağı olduğunu söyledi. Hükümetin bu oranı yüzde 0.83'e düşürmeye çalıştığını kaydeden Oyan, AB'nin ABD'ye karşı rekabet gücünü artırabilmek için etki alanındaki ülkeler üzerinde ekonomik tahakküm kurmaya çalıştığını ve bedel ödemeden ödün koparmaya çalıştığını, dolayısıyla Türkiye-AB ilişkilerinin de şizofrenik bir duruma dönüştüğünü söyledi.
Ekolojik krizlere dikkatTürkiye'nin tüm tarımını yeniden ele alan, dönüştüren, yapılandıran, kendi çıkarları doğrultusunda biçimlendiren bir çığır açmak zorunda olduğunu kaydeden Oyan, Gümrük Birliği anlaşmasının Türkiye için olumsuz etkilerine değindi.
AB'ye 40 yıllık AB sürecinde taahhütlerini yerine getirmediğini kabul ettirerek tazminat talep edilmesi gerektiğini savunan Oyan, CHP'nin AB'yle eşit ayaklı bir ilişkiye karşı olduğunu anlattı. AKP hükümetinin ise kendi siyasal iç meşruiyetini geliştirmek, pekiştirmek için dış ittifakların desteğine ihtiyaç duyduğunu öne sören Oyan, ''Böyle bir iktidarın AB'yle olan ilişkisi patolojiktir. Böyle bir ilişki ödün vermek üzerine kurulmuştur'' diye konuştu.
Tarım üreticilerinin çok yönlü bir saldırı altında olduğunu belirten Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tayfun Özkaya ise dünya üzerinde tarım tekellerinin büyük bir hegemonyasının bulunduğunun altını çizerek Türkiye'nin de direnç göstermesi gerektiğini ifade etti. Özkaya, şöyle konuştu:
''AB ve ABD hükümeti çıkardıkları yasalarla, uyguladıkları politikalarla bu tekellere yardımcı oluyor. Dünyada açlık olacağını söylüyorlar ama aslında açlık gelir dağılımının kötülüğünden kaynaklanıyor. Türkiye olarak da ulusötesi şirketlerin çıkarlarına karşı direnmeliyiz. Ya direneceğiz ya da yok olacağız. Çünkü hem ekolojik hem de sosyal krizler bunu getiriyor. Türkiye henüz Brezilya ve Arjantin gibi bu krizin içinde değil ama belki 5-6 yıl sonra olacak.''