Mahmut LICALI

ANKARA - Baþkentin içinden geçen ve tarýmsal sulamada da kullanýlan Ankara Çayý'NDAKÝ KÝRLÝLÝK ÝNSAN SAÐLIÐINI TEHDÝT EDÝYOR. GEÇEN YIL ANKARA'da yaþanan ishal ve kolera vakalarýna karþý önlem alýnmadýðýný belirten kanaat önderleri, bu yýl da benzer vakalarýn tekrarlanabileceðini belirtiyorlar.

Ankara Valiliði ve Jandarma Genel Komutanlýðý'NCA ORTAKLAÞA GERÇEKLEÞTÝRÝLEN ``ANKARA ÇAYI'nýn Islahý ve Temizlenmesi Projesi'' çalýþmalarýna karþýn özellikle yaz aylarýnda ``açýk bir kanalizasyon''dan farksýz hale gelen Ankara Çayý'YLA TARIMSAL SULAMA YAPILMASI YURTTAÞLARIN SAÐLIÐI AÇISINDAN BÜYÜK TEHLÝKE YARATIYOR. GEÇEN YIL ANKARA'da artan ishal vakalarýnýn yaný sýra kolera salgýnýn da görülmesi yaz aylarýnýn yaklaþmasýyla salgýnlarýn tekrarlama olasýlýðýný artýrýyor. Büyük bir kirlilik yaratan Ankara Çayý'NIN ÇEVRESÝNDE TARIMSAL FAALÝYETLERÝN YAPILMASI DA ÝSHAL VE KOLERA GÝBÝ ENFEKSÝYONEL HASTALIKLARA DAVETÝYE ÇIKARIYOR.

TMMOB ZÝRAAT MÜHENDÝSLERÝ ODASI GENEL BAÞKANI GÖKHAN GÜNAYDIN, ANKARA ÇAYI'yla tarýmsal faaliyet yapýlmasýnýn büyük bir tehlike olduðunu kaydetti. Akarsulardan tarýmsal sulama yapýlýrken çok dikkatli olunmasý gerektiðini vurgulayan Günaydýn, ``Sanayileþmiþ kentlerden geçen akarsular zehir taþýrlar, zehir saçarlar. Bunlar kolere gibi insan üzerinde hemen etki gösteren hastalýklarýn kaynaðý olabildikleri gibi, çok daha tehlikeli olan aðýr metali de taþýmaktadýrlar'' diye konuþtu. Günaydýn aðýr metallerin organik maddeye geçme özelliðine sahip olduklarýný belirterek, aðýr metal taþýyan suyla yapýlan sulama ile yetiþtirilen tarýmsal ürünlerin insan saðlýðýný tehdit ettiðini dile getirdi. Bu gibi akarsularla ``göz göre göre'' sulama yapýldýðýný belirten Günaydýn, þunlarý kaydetti:

``Trakya'NIN TÜMÜNDE ÖZELLÝKLE ERGENE NEHÝRÝ ÇEVRESÝNDEKÝ TARIMSAL FAALÝYET ALANLARI, BURSA'daki Nilüfer Çayýnýn çevresi, belirli dönemlerde Sakarya Nehiri civarý bu riski taþýyor. Ankara Çayý da artýk maalesef bu akarsulardan biri haline geldi.''

'KOLERA RÝSKÝ VAR'

Saðlýk ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikasý (SES) Genel Basýn Yayýn Sekreteri Ýlknur Baþar da, Ankara Çayý çevresinde yapýlan tarýmsal faaliyetlerin ``kolera riskini'' artýrdýðýný belirtti. Baðýrsak enfeksiyonunu oluþturan etmenlerin ortadan kaldýrýlmadýðý sürece bu riskin her zaman insan saðlýðýný tehdit edeceðini belirten Baþar, ``Kolera vakalarýnýn geçen yýl Ankara'DA ORTAYA ÇIKMASI, TARIM ALANLARINDAKÝ SULAMA, ANKARA ÇAYI'nýn temizlenmemesi, Ankara Çayý'NA KANALÝZASYON KARIÞMASI, SEBZE MEYVE PAZARLARININ HÝJYENÝK KOÞULLARA VE DÜZENLÝ BÝR YAPIYA KAVUÞTURULAMAMASINDAN KAYNAKLANIYOR'' DÝYE KONUÞTU.

MARMARA ÜNÝVERSÝTESÝ TIP FAKÜLTESÝ ENFEKSÝYON HASTALIKLARI ANABÝLÝM DALI ÖÐRETÝM ÜYESÝ DOÇ. DR. ÖNDER ERGÖNÜL ÝSE, GEÇEN ANKARA'da yaþanan kolera vakalarýnýn Saðlýk Bakanlýðý tarafýndan kabul edilmediðini anýmsattý. Ergönül, þöyle devam etti:

``Bakanlýk bunu resmen açýklamasa da Ankara'DA YAÞANAN KOLERA BELGELENDÝ. GEÇEN YIL ANKARA'ya gelen 8 Belçikalý turist burada kolera mikrobu kapmýþlar. Turistler Belçika'YA DÖNDÜKLERÝ ZAMAN YAPILAN TAHLÝLLERDE KOLERA OLDUKLARI TESPÝT EDÝLDÝ. BAKANLIÐIN REDDETTÝÐÝ KOLERA BÖYLECE BAÞKA BÝR ÜLKE TARAFINDAN BELGELENDÝ.''

BAÞKENTTE GÖRÜLEN ENFEKSÝYONLARIN BU YIL DA TEKRARLANABÝLECEÐÝNE DÝKKAT ÇEKEN ERGÖNÜL, ENFEKSÝYONUN TEMEL NEDENÝNÝN ANKARA ÇAYI'nýn kirliliðinin yaný sýra alt yapý eksikliði de olduðunu kaydetti. Yaþanan salgýnlara karþýn bir önlem alýnmadýðýna iþaret eden Ergönül, ``Hala bir önlem alýnda. Geçen yýl yaþananlardan sonra gerçek sorunun ne olduðu bile tarif edilmedi'' dedi. Epidemiyolojik çalýþmalarýn yapýlmadýðýný, sorunun neden sonuç iliþkisinin ne olduðunun tarif edilmediðini anlatan Ergönül, ``Bakanlýðýn görevidir bu. Bütün bunlar yapýlmadýðý için gerekli önlemler de alýnmadý'' dedi. Ergönül, geçen yýl yaþanan vakalarýn bu yýl da yaþanmasýndan kaygý duyduðunu belirtti.