SÖZDE “KAMU YÖNETİMİ REFORMU” KÖY HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜ KAPATIYOR, TOPRAK VE SU KAYNAKLARIMIZI KORUMASIZ BIRAKIYOR! - 22.07.2004

GENEL MERKEZ ( )
22.07.2004 (Son Güncelleme: 12.07.2008 10:46:21)

- BASIN AÇIKLAMASI -

SÖZDE “KAMU YÖNETİMİ REFORMU”
KÖY HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜ KAPATIYOR,
TOPRAK VE SU KAYNAKLARIMIZI KORUMASIZ BIRAKIYOR!

22 TEMMUZ 2004

TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI, TBMM’DE GÖRÜŞÜLMEKTE OLAN <İ>MAHALLİ İDARE BİRLİKLERİ YASA TASARISI, CUMHURBAŞKANINA GÖNDERİLEN 5227 SAYILI <İ>KAMU YÖNETİMİNİN TEMEL İLKELERİ VE YENİDEN YAPILANDIRILMASI HAKKINDA YASA, 5215 SAYILI <İ>BELEDİYE YASASI VE 5216 SAYILI <İ>BÜYÜKŞEHİR BELEDİYELERİ YASASI, CUMHURBAŞKANINCA İADE EDİLEN 5197 SAYILI <İ>İL ÖZEL İDARELERİ YASASI İLE SON DÖNEMDE ÇIKARILAN 5195 SAYILI <İ> ENDÜSTRİ BÖLGELERİ YASASI, 5178 SAYILI <İ>MERA YASASI DEĞİŞİKLİĞİ, 5177 SAYILI <İ>MADEN YASASI DEĞİŞİKLİĞİ, 5200 <İ> SAYILI TARIMSAL ÜRETİCİ BİRLİKLERİ YASASI ÇALIŞMALARINDA ÖNGÖRÜLEN KİMİ DÜZENLEMELERİN TOPRAK VE SU KAYNAKLARIMIZ ÜZERİNDE YARATACAĞI OLUMSUZ ETKİLER KONUSUNDA, ÜLKE YÖNETİMİNİN VE KAMUOYUNUN DİKKATİNİN BİR KEZ DAHA ÇEKİLMESİNİ, KAMUSAL GÖREVİ SAYMAKTADIR.

İLKE OLARAK, KAMU YÖNETİMİNİ YENİDEN YAPILANDIRAN GENEL DÜZENLEYİCİ İŞLEMLERDE, TOPRAK VE SU KAYNAKLARIMIZI ÜLKESEL ÖLÇEKTE BÜTÜNCÜL OLARAK GÖZETEN BİR DÜZENLEMEYE GİDİLMESİ GEREĞİ VE ZORUNLULUĞU BULUNMAKTA İKEN, GERÇEKLEŞTİRİLEN “REFORMLAR” BUNUN TERSİNE BİR YÖNELİM GÖSTERMEKTEDİR.

ÖNE SÜRÜLEN; “BUGÜNE KADAR MERKEZİ YÖNETİM TARAFINDAN YÜRÜTÜLEN HİZMETLERİN YEREL YÖNETİMLERCE ÜSTLENİLMESİNİN ETKİNLİĞİ VE VERİMLİLİĞİ SAĞLAYACAĞI” SAVI, GENEL OLARAK YANLIŞLIĞI YANINDA, TOPRAK VE SU KAYNAKLARIMIZ SÖZ KONUSU OLDUĞUNDA, TÜMÜYLE TERSİNE SONUÇLAR DOĞURACAKTIR.

TOPRAK VE SU KAYNAKLARIMIZIN KORUNMASI, GELİŞTİRİLMESİ, PLANLI KULLANILMASI KONUSUNDA BAZI SAPTAMALARIMIZ, AŞAĞIYA ÇIKARTILMIŞTIR;

1. TARIM SEKTÖRÜ, ÜLKEMİZDE ÖNEMLİ VE ÖNCELİKLİ KONUMUNU SÜRDÜRMEKTEDİR.

2. ÜLKEMİZDE TARIMSAL ALT YAPI BOZUKLUĞU, İVEDİLİKLE ELE ALINMASI GEREKEN BİR SORUNDUR.

3. ÜLKEMİZ TOPRAK KAYNAKLARI BAKIMINDAN ZENGİN BİR ÜLKE DEĞİLDİR.

4. ÜLKEMİZ SU ZENGİNİ BİR ÜLKE DEĞİLDİR.

5. TOPRAK VE SU KAYNAKLARI ÜLKESEL ÖLÇEKTE PLANLANMASI VE HAVZA-ALT HAVZA BAZINDA PROJELENDİRİLMESİ GEREKEN DOĞAL KAYNAKLARDIR.

6. TOPRAK VE SU KAYNAKLARININ YÖNETİMİ MERKEZİ YÖNETİMİN GÖREVİDİR.

7. KAMU YÖNETİMİNDEKİ YAPILANMA ÖNGÖRÜLERİ, ANAYASA’YA AYKIRILIKLAR İÇERMEKTEDİR.

8. YASAMA ÇALIŞMALARI, AB HAZIRLIK SÜRECİNE AYKIRI UYGULAMALAR BARINDIRMAKTADIR.

9. DOĞAL KAYNAKLARIN KORUNMASI, ULUSAL SAVUNMA STRATEJİSİNİN AYRILMAZ BİR PARÇASIDIR.

10. ALINMASI ÖNGÖRÜLEN ÖNLEMLER, SORUNLARIMIZI ÇÖZÜCÜ NİTELİKTE DEĞİLDİR.

11. KÖY HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ VEYA TOPRAK VE SU KAYNAKLARIMIZI KORUYACAK YENİ BİR MERKEZİ BİR ÖRGÜT ZORUNLUDUR.

BU SAPTAMALAR DOĞRULTUSUNDA, SON DÖNEMDE GÜNDEME GELEN YASAL DÜZENLEMELER İNCELENDİĞİNDE, KARŞILAŞILACAK SORUNLAR AÇIKÇA GÖRÜLMEKTEDİR.

TARIM ARAZİLERİ DE DAHİL OLMAK ÜZERE HAZİNEYE AİT TAŞINMAZLARIN SATIŞA ÇIKARILDIĞI, KÖY YASASI VE TAPU YASASI’NDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLERLE YABANCILARA TAŞINMAZ ALMA SERBESTİSİNİN ADETA SINIRSIZ OLARAK GETİRİLDİĞİ, MADEN YASASI VE ORMAN YASASI’NDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLERLE ORMAN NİTELİĞİNİ KAYBETMİŞ OLDUĞU ÖNE SÜRÜLEN ARAZİLERİN TARIM DIŞI KULLANIMA AÇILDIĞI, MERA YASASI’NDA YAPILAN DEĞİŞİKLERLE MERA İŞGALLCİLERİNİN ÖDÜLLENDİRİLDİĞİ, ENDÜSTRİ BÖLGELERİ YASASI İLE KONTROLSÜZ VE SINIRSIZ ARAZİ KULLANIMINA İZİN VERİLDİĞİ SÜREÇTE, MERKEZİN KARAR VERME YETKİSİNİN YERELE DEVREDİLMESİ, TOPRAK VE SU KAYNAKLARIMIZIN RANT KAYGISINA TESLİM EDİLMESİ ANLAMINI TAŞIMAKTADIR.

TBMM TUTANAKLARI İNCELENDİĞİNDE, “YEREL YÖNETİMLERİ GÜÇLENDİRME PROJESİ” KAPSAMINDA GENEL KURULDA YAPILAN TARTIŞMALARIN HEMEN TÜMÜYLE “ALT YAPI HİZMETLERİNİN YÜRÜTÜLMESİ VE PERSONEL POLİTİKALARI KONULARI”NA YOĞUNLAŞTIĞI, SORUNUN TOPRAK, SU VE GEN KAYNAKLARINI KORUMA BOYUTLARINA HEMEN HİÇ DEĞİNİLMEDİĞİ GÖRÜLMEKTEDİR. KAYNAK KORUMA VE TARIMSAL ALT YAPI GELİŞTİRME ÖNCELİKLERİNİN YETERİNCE DEĞERLENDİRİLEMEMESİ, ÜLKENİN GELECEĞİNİ RİSKE EDEN, SON DERECEDE SAKINCALI BİR ANLAYIŞIN VARLIĞINA İŞARET ETMEKTEDİR.

ÇEVRE ÜLKELERDE, BENZERİ “YEREL YÖNETİM REFORMLARI” GERÇEKLEŞTİRİLDİKTEN SONRA KENTLERİN SU DAĞITIM HİZMETLERİNİN ÇOKULUSLU ŞİRKETLERİN ELİNE GEÇTİĞİ, SAĞLIK VE EĞİTİM HİZMETLERİNİN PİYASALAŞTIĞI, SOSYAL DEVLET NİTELİĞİNİN AŞAMALARLA ORTADAN KALKTIĞI VE YABANCILARIN TAŞINMAZ EDİNİMİNDE HIZLI ARTIŞLAR GÖRÜLDÜĞÜ BİLİNMEKTEDİR.

SANAYİLEŞMESİNİ TAMAMLAYARAK BİLGİ TOPLUMUNA GEÇEN ÜLKELER, 18. YÜZYILDAN İTİBAREN GÜÇLÜ MERKEZİ KURUMLAR YOLUYLA VE UZUN VADELİ PLANLAMALARI ÖDÜNSÜZ UYGULAYARAK TEMEL ALTYAPI YATIRIMLARINI TAMAMLAMIŞLAR VE SÜREÇ İÇERİSİNDE BAZI GÖREV VE YETKİLERİ YEREL YÖNETİMLERE DEVRETMİŞLERDİR. ALTYAPISI YETERİNCE GELİŞMEMİŞ ÜLKEMİZDE İSE, MERKEZİ KURUMLARI TASFİYE EDEN DÜZENLEMELER İLE ÜLKE VE BÖLGE PLANLARINA BAĞLI KALMAKSIZIN GÖREV VE YETKİLERİN YEREL YÖNETİMLERE DEVRİ, BÖLGELER ARASI EŞİTSİZLİKLERİ ARTIRACAK VE TAŞERONLAŞMA UYGULAMALARINI GÜNDEME GETİRECEKTİR.

“SOSYAL DEVLET” İLKESİ DOĞRULTUSUNDA, ANAYASA’MIZIN 44. VE 45. MADDELERİNDE TARIMA, 166. MADDESİNDE PLANLAMAYA YÖNELİK OLARAK DEVLETE YÜKLENEN GÖREVLER, KAMU HİZMETLERİNDEN YURTTAŞLARIN YARARLANMASINI SAĞLAMAYA VE SOSYO-EKONOMİK DENGESİZLİKLERİ GİDERMEYE YÖNELİKTİR. DÜZENLEME PAKETİ İLE ANAYASA MADDELERİNE AYKIRI BİR DURUM YARATILMIŞ, KAMU HİZMETİ FATURAYA BAĞLANMIŞ, MÜŞTERİ KAVRAMI YURTTAŞ KAVRAMINA YER TERK ETMİŞ VE SOSYAL DEVLET İLKESİ İŞLEVSİZ KILINMIŞTIR.

BÜTÜN BUNLARIN YANINDA, TÜRKİYE’DE VAR OLAN UZMANLIK KURULUŞLARININ DENEME-YANILMA YÖNTEMİNE GÖRE, SİYASİ ÇIKARLAR DOĞRULTUSUNDA “REORGANİZASYON” ADI ALTINDA DAĞITILMASI – İŞLEVSİZ KILINMASI, ÜLKEMİZİ GERİYE GÖTÜRMEKTEDİR.

BU ÇERÇEVEDE, 5227 SAYILI YASA UYARINCA KÖY HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN KAPATILMASIYLA, ÜLKEMİZDE TOPRAK KAYNAKLARININ YÖNETİMİNDEN SORUMLU BİR KURUM KALMAMIŞTIR.

SÜREÇ İÇERİSİNDE; YEREL SİYASİ BASKILAR ARTARAK KAYNAKLAR PLANSIZCA VE SAVURGANCA KULLANILACAK, BÖLGESEL EŞİTSİZLİK VE DENGESİZLİK SORUNU BÜYÜYECEK, TOPRAK VE SU KAYNAKLARININ BELİRLENMESİ, KORUNMASI VE YÖNETİMİ İÇİN, ÜLKE BÜTÜNÜNDE PLANLAMALAR VE HAVZA BAZINDA UYGULAMALAR YAPILAMAYACAK, TARIMSAL DESTEKLERİN KALDIRILMASINA EK OLARAK DEVLETİN TÜRK ÇİFTÇİSİNE DOLAYLI OLARAK VERDİĞİ SON DESTEK OLAN ARAZİ TOPLULAŞTIRMA HİZMETLERİ İSTENİLEN DÜZEYDE VE NİTELİKTE VERİLEMEYECEK, KHGM'nin kendi personeli ve donanımı ile kırsal kesime götürdüğü hizmetlerin parasallaştırılması sağlanarak, doğacak pazarı yerli ve yabancı özel sektör dolduracak, parası olmayan köylüye hizmet verilemeyecektir.

Su kaynaklarının sorumlusu Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü gibi görünse de, şu anda bile birden fazla kurumun söz sahibi olduğu alanın gerçek sahibi artık yoktur.

KHGM’nin yol ve içme suyu gibi sosyal altyapı hizmetlerinin yerel yönetimlere devrinde ısrar edilecekse, doğası gereği yerel yönetimlere devredilemeyecek toprak ve su kaynaklarının yönetimi için, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bünyesinde kurgulanacak kurumsal yapı için önerimiz; Tarım Reformu Genel Müdürlüğü ile Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün birleştirilerek, TÜGEM Tarım Arazilerini Değerlendirme Dairesi Başkanlığı ve Çayır-Mer’a Dairesi Başkanlığı’nın Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü bünyesine alınması sonucu “Toprak Koruma ve Sulama Genel Müdürlüğü” kurulmasıdır.

Böylece; 3083 sayılı kanun gereği yürütülen toplulaştırma, dağıtım, kiralama hizmetleri aksamayacak, ülke topraklarının etüdü, sınıflandırılması ve arazi kullanım planlarının hazırlanması gibi ulusal düzeyde yapılması gereken hizmetler hızla bitirilecek, tarımsal altyapı hizmetleri etkin biçimde verilebilecek, yerlerinden olanları yeniden üretici kılmayı sağlayan iskan hizmetleri, ulusal-bölgesel planlamalarla tamamlanabilecek, gereksiz bürokrasi azalacak, genel müdürlüklerin birleşmesi sonucu araç-gereç, taşınır-taşınmaz mal ve değerlerde tasarruf sağlanacaktır.

Yasa gerekçesinde, “Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen hizmetlerin mahalli müşterek nitelikli olması” nedeniyle yerel yönetimlere devredildiği öne sürülmektedir. Bu gerekçe, yürütme ve yasamanın, KHGM’nin toprak ve su kaynaklarının korunması ve geliştirilmesindeki işlevlerini değerlendirmede düştüğü yanılgıyı olanca açıklığı ile ortaya koymaktadır.

Ziraat Mühendisleri ODASI, geçerli mülki yapıyı temel alan düzenlemelerin kaynak koruma hizmetlerinde aynen kullanılmasının doğuracağı sakıncaları dile getirerek, toprak ve su kaynaklarımızın havza temelinde izlenmesi, planlanması, korunması ve geliştirilmesi gerektiğini savunuyoruz. Bu düşünce, “doğal kaynakların doğal sınırlarla” yönetilmesi gereğinin yalın bir ifadesidir. Toprak ve su dahil, tüm doğal kaynakların yerel yönetimlere devredilmesine yönelik “reform” girişimleri ise, başarıya ulaştığı taktirde, ülkeyi yaşanmaz hale getirebilecek ölçüde kötü sonuçlar doğuracak bir zıt girişimdir.

Öte yandan temel ilkeleri koyucu “Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Yasası”nın bir an önce TBMM gündemine getirilmesi ve yasalaşması, ODA’mızın yıllardır gündemde tuttuğu bir konudur. Buna karşılık, hazırlanan tasarıda, yasanın yürürlük tarihinden önce izin alınmadan tarım arazilerini tarım dışı kullanıma açan kişi, kurum ve kuruluşları, para cezası karşılığı af ettiğini hükme bağlayan geçici madde; Anayasaya, toprakları koruyucu hükümler içeren diğer ilgili yasalara ve Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Yasa Tasarısının özüne aykırıdır. İmar affı niteliğinde bu düzenlemenin yasalaşmasının önüne geçilmesi, büyük önem taşımaktadır.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası olarak, toprak ve su kaynaklarının yönetimi konusunda bir çok kez uyardığımız ilgililerin yeniden dikkatini çekiyoruz. Bu ülkenin suyu – toprağı – insanı satılık değildir!..

Bu doğrultuda, Sayın Cumhurbaşkanı’mızdan, ülke yararına olmayan, doğal kaynaklarımızı rant uğruna tüketmeye kapı açan, yurttaşı müşteri konumuna gerileten, kamu hizmetini piyasalaştırıp taşeronlaştıran 5227 sayılı Yasa’yı TBMM’ne iade etmesini bekliyoruz.

İade süreci sonrası TBMM, ulusun ortak varlıklarını koruyan ve kamu yararına olacak şekilde yöneten düzenlemeleri yaşama geçirmeli, doğal kaynakları piyasalaştırıcı yaklaşımlardan vazgeçmelidir.

Kamuoyunun dikkatine ve bilgilerinize sunarız.

Saygılarımla

Gökhan GÜNAYDIN
Başkan

(Yönetim Kurulu adına)

Okunma Sayısı: 2964