Ýþçi Sendikalarý Konak Meydanýnda kitlesel basýn açýklamasý yapýldý.

Tuzla tersanelerinde yaþanan iþ cinayetlerini protesto etmek, Türk iþçi sýnýfýnýn önemli mücadele günlerinden olan 15-16 Haziran 1970 Ýþçi Direniþinin 38 yýlýnda LÝMTER-ÝÞ sendikasýnýn baþlattýðý greve destek olmak ve Tuzla‘daki ölümleri protesto etmek için KESK Ýzmir Þubeler Platformu ve TMMOB Ýzmir Ýl Koordinasyon Kurulu tarafýndan Ýþçi Sendikalarý Konak Meydanýnda kitlesel basýn açýklamasý yapýldý.

TMMOB‘ye baðlý diðer Oda birimleri ve üyelerimizle birlikte katýldýðýmýz Basýn Açýklamasý, KESK Dönem Sözcüsü Ramis SAÐLAM tarafýndan okundu. Þubemiz Yönetim Kurulu Üyesi ve Ýzmir Ýl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Ferdan ÇÝFTÇÝ de kýsa bir konuþma yaparak görüþlerini aktardý.

  15-16 Haziran 1970 Ýþçi Direniþinin 38. Yýlýnda, Limter-Ýþ Sendikasýnýn Tuzla‘da"Yaþam ve Ýnsanca Çalýþma Hakký" grevini destekliyoruz.

Deðerli basýn emekçileri

Yüreði, Tuzla Tersanelerindeki Ýþ Cinayetlerine ve haklý talepleri ile greve çýkan iþçilerle atan Deðerli mücadeleci dostlarýmýz. !

Türkiye‘de 1963‘te gündeme gelen sendika, toplu sözleþme ve grevlere iliþkin yasalar 1965 sonrasý iktidarlarca gasp edilmek istenmiþ ve en son 1970‘te 274 ve 275 sayýlý Sendikalar, Toplu Sözleþme ve Grev Yasalarýnda deðiþiklikler yapýlmasý yoluyla DÝSK‘in tasfiyesi amaçlanmýþtýr. Yasa tasarýlarýlarýnýn Anayasa‘ya aykýrýlýðý temelinde 168 fabrikada 150 bine yakýn iþçiyi kapsayan 15-16 Haziran 1970 direniþi Türkiye Ýþçi sýnýfý tarihinin en önemli sayfalarýndan biridir.

15-16 Haziran 1970 direniþi sýrasýnda iþçilere uygulanan þiddet sonucunda 3 iþçi yaþamýný yitirmiþ, 200‘den fazla kiþi yaralanmýþ, 16 Haziran 1970‘te sýkýyönetim ilan edilmiþ ve 3 ay içinde 5 bini aþkýn iþçi iþten atýlmýþtýr. Dana sonra söz konusu yasa deðiþikliklerini içeren hükümler, iki yýl sonra Anayasa Mahkemesi‘nce Anayasa‘ya aykýrý bulunarak iptal edilmiþtir. Ancak o dönemi resmeden "sosyal uyanýþ iktisadi geliþmeyi aþtý" gerekçesiyle gelen 12 Mart ara rejimi ve ardýndan 12 Eylül 1980 faþist askeri darbesiyle kazanýlmýþ olan bütün örgütlenme, toplu sözleþme ve grevle ilgili sendikal haklar gaspedilmiþtir.

Bugün Türkiye sanayisi ve çalýþma yaþamýnda iþ saðlýðý ve güvenliði önlemleri yok denecek kadar küçük ölçeklerde ve çok parçalý olarak uygulanmaktadýr. 4857 sayýlý Ýþ Yasasý gerekli denetimleri esnetmiþtir. Bugün iþyerlerinde mühendislik ve hekimlik uygulamalarýna iliþkin yasal eksikler dizboyudur. 50 ve daha çok sayýda iþçinin çalýþtýðý iþyerleri için öngörülen "Ýþ Saðlýðý ve Güvenliði Kurulu" (ÝSGK) oluþumu Türkiye‘deki toplam iþyerlerinin ancak % 1,5‘inde geçerlidir. Toplam iþyeri sayýsýnýn % 98‘ini oluþturan ve ÝSGK, Ýþyeri Hekimi, Ýþ Güvenliði Uzmaný, Ýþyeri Hemþiresi veya Saðlýk Memuru bulundurma gibi zorunluluklarýn bulunmadýðý küçük ve orta boy iþletmeler ile Tuzla Tersaneleri gibi iþletmelerde yaþanan iþ kazalarý ve ölümler esasen kuralsýz, esnek çalýþma ve taþeron/alt taþeron uygulamasýnýn azami kâr güdüsü ile ulaþtýðý son durumu gözler önüne sermektedir.

Bu vahim tablo uzun süredir iþ cinayetleri ile gündemimize giren, Tuzla Tersanelerinde de en acý þekliyle karþýmýza çýkmýþtýr.  Tuzla tersanelerinde neredeyse her gün yeni bir ölüm haberi alýnýyor.

Göreve geldiði günden bu yana, Tuzla Tersanelerinde 25 iþçinin iþ cinayetlerine kurban gitmesi AKP‘nin Çalýþma Bakaný Faruk ÇELÝK‘ e göre ise sanayileþen her ülkenin sorunu. Tuzla Tersanelerini "DENETLEDÝM" diyor, Faruk Çelik... Denetlendiði söylenen tersanelerden yeni iþçi ölümleri haberleri geliyor.

Tuzla Tersanelerindeki Ýþ Cinayetlerine yönelik ilgili ilgisiz herkes görüþ bildirip sorumlu ilan ediyor. Bu görüþlerin en acýmasýzý da ÝÞÇÝLERÝ direk suçlayan açýklamalardýr.

Tersanelerde kuralsýzlýk, yasa dýþýlýk ve ölümler sürüp gidiyor. Ne tersane patronlarý ne de AKP Hükümeti sorumluluk üstleniyor. Ýþçileri ve kamuoyunu kandýrmaya çalýþýyorlar. Patronlar, ölümlerin sorumlusunun aç gözlülükleri, kuralsýz, iþ güvencesiz, sigortasýz çalýþtýrma olduðunu gizlemek istiyorlar. Tuzla Tersane iþçilerinin iþçilerin hayatlarý onlarýn umurlarýnda bile deðil.

Tuzla tersanelerindeki iþ cinayetlerindeki ölümlerin sayýsýný tüm kamuoyu olarak, tek tek izliyoruz. Bir de Tuzla Tersanelerindeki diðer rakamlara göz atalým. 2001 yýlýndan 2007 yýlýna kadar Türkiye gemi inþa sanayisinin üretim kapasitesi yaklaþýk 10 kat artýþ göstermiþtir. Yine ayný dönemde ihracat 2.5 milyar dolara çýkmýþtýr. Gemi inþa sanayisindeki bu büyük "baþarý"nýn karþýlýðýný patronlar almýþlar elbette; kârlar, eþine az rastlanýr oranda yükselmiþ, bu kârlýlýðý gören yabancý sermaye de bu alana göz dikmeye baþlamýþtýr. Peki bu büyük baþarýnýn ardýndaki gerçek neymiþ? Gerçek, raporda çýrýlçýplak gözler önünde; üretimin 10 kat arttýðý dönemde iþ kazalarý nedeniyle ölen iþçi sayýsý 12 kat artmýþ. Yani iþ kazalarý, raporda da ifade edildiði gibi "seri iþ cinayetleri"ne dönüþmüþtür.

Bu kadar iþ cinayeti yaþanýrken çalýþma yaþamýný düzenlemek, sermayenin karþýsýnda emeðin de haklarýný en asgari düzeyde de olsa korumak üzere yasalar çýkartmýþ, bu yasalarý uygulatmak ve denetletmek üzere Çalýþma Bakanlýðý‘ný oluþturmuþ, yasalarýn uygulanmasýndaki itilaflarý çözmek üzere iþ mahkemelerini kurmuþ. Peki, tüm bu kurumsal yapýsý ile tersanede iþçiler ölürken devlet ne yapmýþ? Onca iþçi ölürken yasalar, müfettiþler, mahkemeler ne yapmýþ? Söyleyelim; yapýlan, kocaman bir hiç! Devletin tersanede bu seri iþ cinayetleri iþlenirken yaptýðý tek iþ; tersanelerde ölümüne sömürüye karþý örgütlenme hakkýný kullanmak isteyen, emeðinin karþýlýðý olan ücreti almaya çalýþan iþçiyi kolluk güçleriyle baský altýna almak olmuþtur. Yani, devletin tersanelerdeki varlýðý, sadece ölmek istemeyen, insanca çalýþmak, yaþamak isteyen iþçiyi baský altýna almak için ortaya çýkmýþtýr.

Þimdi deðilse ne zaman?

 Bugün Tuzla Tersane iþçileri, Ýþ cinayetlerine, Ücretli köleliðe karþý TUZLA TERSANE ÝÞÇÝLERÝ ve onlarýn iþçi, emekçi dostlarý konuþuyor.. Sözlerini GREVLE söylüyorlar.. Gemileri yapan eller hayatý durdurup daha güzel bir iþ ortamý ve insanca yaþam mücadelesi için GREV bayraðýný yükseltiyorlar. Haklý ve meþru mücadelelerini birlikteliklerini her türlü engellemelere raðmen haykýrýyorlar.

Tuzla Tersane iþçileri ve bizler; Tersanelerin kapatýlmasýný deðil, yaþam hakkýný savunuyoruz. Onlar, Ýnsanca yaþamak ve çalýþmak istiyorlar.

Ýzmir‘in emekten yana iþçileri,  kamu emekçileri, aydýnlarý ve Ýnsaným Diyenler olarak; Þimdi birlik olma zamaný, Þimdi Tuzla Tersane iþçisi olma zamanýdýr; diyoruz.

Tuzla Tersanelerinde ki grev, sadece Tuzla Tersane iþçisinin ücret eylemi de deðildir. Tuzla Tersane iþçisi, taþeronlaþtýrmaya, ücretli köleliðe ve sermayenin gözü dönmüþ kar hýrsýna karþý da greve çýktý. Bizlerde, 16 Haziran‘da baþlayan Tuzla Tersane Grevinin yanýndayýz. Ýþçi kardeþlerimizle, ÝNSANCA BÝR YAÞAM MÜCADELEMÝZÝ birleþtireceðiz.

Ölümler olmadýðý için gündeme gelmeyen fakat sendikalaþtýklarý için iþten atýlan 400 YÖRSAN iþçisi ile DESA ve TEGA iþçileriyle de dayanýþmamýzý güçlendireceðiz.

AKP Hükümeti, yaþananlara görmezden gelip, IMF ve Dünya Bankasýnýn neo-liberal politikalarýný harfi harfine uygulamaktadýr. Bu politikalarýn sonucunda, oluþan Tuzla Tersanelerindeki, ÝÞ CÝNAYETLERÝ SONUCU OLUÞAN ÖLÜM TARLALARININ sorumlusu da AKP Hükümetidir. Bu politikalara karþý, Tuzla Tersane iþçisi kardeþlerimizin ve bizim de taleplerimiz þunlardýr;

• IMF ve Dünya Bankasýnýn neo liberal politikalarýndan acilen vazgeçilsin.
• Tersanelerde Aðýr ve Tehlikeli Ýþkolu Yönetmeliði uygulansýn,
• Ýþ Cinayetlerinin sorumlularý yargýlansýn,
• Taþeronluk Sistemi kaldýrýlsýn,
• Ýnsanca bir yaþam için Ücretler artýrýlsýn diyoruz.

TMMOB                                          KESK

Ýzmir Ýl Koordinasyon Kurulu    Ýzmir Þubeler Platformu

DESTEKLEYEN KURUMLAR :

DÝSK‘E BAÐLI SENDÝKALARIN ÝZMÝR ÞUBELERÝ

TÜRK-ÝÞ‘E BAÐLI SENDÝKALARIN ÝZMÝR ÞUBELERÝ

TEKSTÝL-SEN / ESP / DAYANIÞMA SENDÝKASI / ÝNSAN HAKLARI DERNEÐÝ / DTP/EMEP/SDP/ÖDP