NÜKLEER SANTRAL İHALESİNDEN VAZGEÇİLMELİDİR
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şubemizin de yer aldığı Adana Nükleer Karşıtları Platformu ihalenin açıklanmasına saatler kala siyasal iktidarı ve bu ihaleye katılan patronları bir kez daha uyardı: “Ne Sinop’ta Ne Akkuyu’da Nükleere İzin Vermeyeceğiz”…
Adana Tabip Odası‘nda düzenlenen toplantıda Nükleer Karşıtları Platformu adına açıklama yapan Elektrik Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Mehmet MAK, çevreyi ve tüm canlı yaşamını yok edecek nükleer santral için düğmeye basıldığını ifade ederek, ihalenin yarın yapılacağını anımsattı. Nükleer santral ihalesinden derhal vazgeçilmesini istediklerini belirten MAK, "Nükleer ihaleyi durdurun. Nükleer lobilerinin değil, halkın sesine kulak verin" dedi. Nükleer santrali istememelerinin gerekçelerine de değinen MAK, "Nükleer santrallerin kurulum ve yakıt maliyetleri çok yüksektir. İnşaatın uzaması ve söküm maliyetlerinin de eklenmesi, nükleer santrallerin ekonomik olarak makul yatırımlar olmadığını göstermektedir. Her nükleer santral nükleer atık üretir. Nükleer atıkların ne yapılacağı konusunda bugün dünyada hiçbir geçerli çözüm önerisi bulunmamaktadır. Bu atıklar ya gömülmekte ya denize atılmakta veya soğutma havuzlarında bekletilmekte, sonuç olarak büyük ve çözümsüz bir ekolojik problem ortaya çıkmaktadır. Nükleer santrallerin tarihi, nükleer kazalar tarihidir. Nükleer santraller tehlikelidir. Çernobil faciasının anıları ve bu facianın ardından yaşanan acılar çok taze. Bu acılar ve nükleer korkusu yersiz ve kandırmaca değil. Bir nükleer santralde sızıntı oluşması demek, çok geniş bir bölgedeki tüm canlıların radyoaktif serpintiye maruz kalması, insanların ölmesi, ölümcül hastalıklara yakalanmaları, ekosistemlerin yok olması demektir. Nükleer santrallerin çevresinde yapılan araştırmalarda her yıl nükleer santrallerin, yakınında yaşayan 1 milyon kişiden 600-1000 kişinin ölümüne sebep olduğu, bunların da yüzde 80‘inin santral çalışanı olduğu tespit edilmiştir" diye konuştu. Nükleer santrallerin çevresinde yaşayan her 100 bin kadından ortalama 26-28‘inin meme kanserinden öldüğünü vurgulayan MAK, şöyle devam etti: "Nükleer santrallerin çevresinde çocukluk çağı kanserlerinde (özellikle kan kanseri ve tiroit bezi kanseri) artış olduğu saptanmıştır. Enerji ihtiyacını çözmek için sayısız alternatif mevcut. Yerel ve yenilenebilir enerji kaynakları (rüzgar, güneş, jeotermal) ekonomik ve ekolojik açıdan dikkate alınmak zorundadır. Enerji verimliliği ve tasarrufu nükleer enerjinin en önemli alternatiflerinden biridir. Nükleer enerji nükleer silah çılgınlığının temelidir. Ayrıca, nükleer santraller potansiyel saldırı ve sabotajların hedefidir. Bizler nükleer ihaleye karşıyız, nükleer lobilere karşıyız." MAK, ihaleye girecek şirketleri de uyararak, "Nükleer ihaleye izin vermiyoruz. Dünyada da, Türkiye‘de de yeni Çernobiller istemiyoruz. Akkuyu‘nun, Akdeniz‘in, Türkiye‘nin ve dünyanın üzerine nükleer karanlık çökmesin diye, nükleer çılgınlığına hayır demek için, hayatı savunmak için nükleer santrallere izin vermeyelim" diye konuştu.
Basın açıklamasına ZMO Adana Şube Yönetim Kurulu Üyemiz Selma KIRANÇEŞME ve çok sayıda üyemiz katılarak destek verdiler.
