KON TV - ANA HABER BÜLTENİ
Başkanımız Özkan TAŞPINAR, GDO’lu ürünler hakkında KONTV muhabirinin sorularını yanıtladı.
Hayvan yemi olarak 13 GDO‘lu mısır ve 3 GDO‘lu soya çeşidinin ithalatına izin verilmesi ile son günlerin en tartışmalı konusu olan GDO‘lu ürünlerin insan sağlığında olumsuz etkilere neden olduğuna dikkat çeken Başkanımız Özkan TAŞPINAR, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi EKER‘in, GDO‘lu mısırın yemlerde kullanılmasına ilişkin "Zarar verirse hayvana verir, buradan besine geçmez. GDO‘nun ete, süte ve yumurtaya geçtiğini kanıtlayan bir tane bile bilimsel çalışma, veri yok. Zarar verirse o hayvanın kendisine veriyor" ifadesinin doğru olmadığını belirtti.
Başkanımız Özkan TAŞPINAR şunları kaydetti;
Birçok araştırma hayvan yemindeki bitki DNA‘sının süte, yumurtaya ve ete geçtiğini ortaya koymuştur. Genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) olarak tanımlanan bu ürünlerin başta bağışıklık sistemi olmak üzere insan vücudunda alerjilere sebep olduğu, romatizmal hastalıklar ile kansere yol açabildiği uzmanlar tarafından söylenmektedir. Özellikle mısır ve soyaya çok dikkat etmek gerekiyor. Çünkü bu ürünler katkı maddesi olarak kullanılmakta ve bu sebeple birçok ürünün içinde yer almaktadır. Özellikle mısır nişastası, bebek mamaları ve tatlılarda yoğun olarak bulunuyor. Özellikle hamileler, büyüme çağındaki çocuklar, beslenme bozukluğu olanlar ve kronik hastalar için daha da tehlikeli. Ülkemizin ithalata ihtiyacı yoktur. Doğru tarım politikaları ile mısır ve soya üretiminde kendimize yeterliliği sağlayabiliriz. Konya‘da tarım yapılabilecek arazi miktarı ise 2 milyon 200 bin hektardır. 1 milyon 700 bin hektar arazide kıraç tarım yapılmaktadır. Bu araziler su ile buluşturulduğu takdirde mısır ve soyada ülke olarak kendimize yeterli hale gelerek ülke dışından GDO‘lu veya GDO‘suz mısır veya soya ithal etmemize gerek kalmayacaktır.
