FIRSATA ÇEVİRMELİYİZ – KONYA POSTASI GAZETESİ – 31.01.2018

KONYA ŞUBE ( )
01.02.2018 (Son Güncelleme: 01.02.2018 13:43:29)

Şube Başkanımız Celil ÇALIŞ yılbaşında uygulamaya giren milli tarım politikası hakkında açıklamalarda bulundu.

Yılbaşında uygulamaya giren Milli Tarım Politikası hakkında Ziraat Mühendisleri Odası Konya Şubesi Başkanı Celil Çalış, "Milli Tarım Politikası‘nı fırsata çevirmeliyiz" dedi

Konya‘nın tarım konusunda farklı özellikleri bünyesinde barındırdığını ifade eden Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Celil Çalış, tarım ürünlerinin yanı sıra Konya‘nın tarımsal mekanizasyonda da başarılı il olduğunu kaydetti. Hem kaliteli ürün yetiştirilmesi hem de ürün çeşitliliği konusunda Konya‘nın önde gelen il olduğunu belirten Başkan Çalış, 1 Ocak 2018 yılında uygulamaya giren Milli Tarım Politikası‘nın desteklenmesi gerektiğini söyleyerek, "Milli Tarım Politikası‘da diğer politikalar gibi yarım kalmamalı. Milli Tarım Politikası‘nı fırsata çevirmeliyiz. Ülke olarak bu Politikayı desteklemeliyiz" dedi.

"TARIMSAL ÇEŞİTLİLİK VAR"

Konya‘nın tarımsal açıdan farklı özellikler gösterdiğini ifade eden Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Celil Çalış, Konya‘nın bitki çeşitliliği ve verim ile kalite açısından Türkiye‘de tarımsal üretimde önemli bir noktada olduğunu söyledi. Konya‘nın Türkiye‘ye tarımsal üretimin yanı sıra başka desteklerde verdiğini kaydeden Çalış, "Konya, Türkiye‘deki tarım makinaları üretiminin yüzde 65-70‘ini sanayisinde üretiyor. Ayrıca sağlıklı tohumlar üretildiğinden dolayı Türkiye‘deki tarla bitkileri tohumculuğunun yaklaşık yüzde 50‘si Konya‘da üretiliyor. Ayçiçeği tohumunun yüzde 90‘nı burada üretiliyor. Bu anlamda Konya çok ciddi çeşitlilik oluşturuyor. Konya buğday, tahıl, arpa gibi ürünlerle sadece Türkiye‘de değil, dünyada öne çıkmış durumda. Şeker pancarı üretimimiz miktar, verim ve kalite açısından dünyada eşi benzeri olmayan değerde" ifadelerini kullandı. Çalış, son yıllarda yüzde 96 oranında damla sulamayla yapılan mısır üretimi konusunda da ikinci harmanını yaşadığını söyledi. Ayçiçeği üretiminde Konya‘nın yerinin yadsınamayacağını dile getiren Başkan Çalış, Türkiye genelindeki 200-250 kilogramlık ortalamanın Konya‘da 400 kilograma çıktığını belirtti. Konya‘nın üretim çeşitliliği konusunda son derece önemli olduğunu ve ancak baklagiller grubunun bazı politikalar nedeniyle sıkıntıya girdiğini aktaran Çalış, bu ürünlerden kaçışların yaşandığını, çiftçinin hangi üründen kar ediyorsa o ürüne yöneldiğini ve mısır ile ayçiçek üzerinde yoğunlaşma yaşandığını söyledi.

"POLİTİKA FIRSATA ÇEVRİLMELİ"

Konya‘nın üçte ikisinin kıraç alanlardan oluştuğunu ve üçte birlik kısmının da sulanabilir olsa da su azlığından etkilendiğini kaydeden Celil Çalış, Milli Tarım Politikası‘na dikkati çekti. Yılbaşında uygulanmaya başlanan Milli Tarım Politikası‘nda havza bazı ürün destekleme modelinin geliştiğini aktaran Çalış, "Konya gerçeklerini ortaya koyup havza bazı ürün destekleme modelinin eksiklerinin giderilmesi gerekiyor. Konya‘da ürün çeşitliliğinin yönlendirilmesi gerekiyor. Hem su varlığı hem iklim şartlarına göre üretici ve ürünler konusunda tekrar planlama yapılmalı. Burada en önemli nokta nedir? Çok ciddi buğdaydan kaçış var ve buğday ekim alanlarında daralma söz konusu. Geçtiğimiz yıl iklim çok güzel geçti ve bu yıl çok güzel gidiyor. Bundan dolayı belki darlığı bu yıl da hissetmeyeceğiz. Verim ve kalite olarak hissetmeyeceğiz ama iklim her sene olduğu gibi yağışlı gitmeyebilir. 2014-2015 yıllarında olduğu gibi kurak gidecek olursa buğdaydaki açık kendisini ortaya koyacak ve buğday tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi buradaki açık kendini gösterecektir" ifadelerini kullandı. Uygulamaya başlanan Milli Tarım Politikası‘nın fırsata dönüştürülmesi gerektiğini aktaran Çalış, Milli Tarım Politikası‘nın da geçmişte kalan projeler gibi yarım kalmaması gerektiğini söyledi. Çalış, Milli Tarım Politikası‘nın çok önemli olduğunu, ülke olarak desteklenerek iyi bir konuma getirilmesinin önemli olduğunu dile getirdi.  

"TARIMDAN KAÇIŞ VAR"

Tarımda girdi maliyetlerinin çok yüksek olduğunu dile getiren Celil Çalış, Konya‘nın, diğer bölgelerdeki fırsat ve farklılıkları göz önüne alması gerektiğini belirtti. Konya‘nın ürün grubu ve bölge avantajını iyi değerlendirmesi gerektiğini anlatan Çalış, "Bizim avantajımız geniş tarım alanlarımızın varlığıdır. Dezavantajımız ne? Su kısıtlılığı olması. Biz sulanabilir alanlarımızı sulayabilecek yapı oluşturursak Konya çiftçisi devletten hiç bir destek istemez. Kendi desteğini kendi içinde çözer. Kısa vadede destekleme politikaları bölge şartlarına göre yeniden değerlendirilmeli. Kıraç alanlarda üretilen ürünlerin destekleri artırılıp üreticiyi ne yapacağını araştırmaktan daha ziyade elindeki mevcut şartlardan daha fazla nasıl verim alabileceğini anlatmalıyız. Tarımdaki esas tehlike eğer önlem alınmazsa önümüzdeki yıllarda daha da kendini gösterecek olan tarımsal istihdamdır. Tarımda çok ciddi bir kaçış var. Bu kaçışı engelleyip insanları üretim bölgelerinde tutabilecek sosyal projelerin oluşturulması gerekiyor. Bu da tüm tarımın sorunlarına çözüm üretmekten geçer" dedi. Sorunların çözümünün tek başına Tarım Bakanlığı‘ndan beklemenin haksızlık olacağını ifade eden Çalış, diğer bakanlıklarının da devreye girmesiyle köyleri terk eden çiftçinin ‘Biz sigortalı iş bulalım diye gittik‘ mazeretinin ortadan kaldırılacağını kaydetti. Çiftçilerin kaygılarının giderilmesinin önemli olduğunu ifade eden Çalış, insanların üretim bölgelerinde tutulabileceğini söyledi. Tarımsal su sorununun çözülmesiyle  Konya‘nın şu andaki potansiyelini 2‘ye 3‘e katlayabileceğini aktaran Celil Çalış, şehrin sorunlarının çözülmesiyle Türkiye‘yi doyurabilecek potansiyele sahip olduğunu anlattı. Tarımdan kaçışın önlenmesi ve tarımın cazibesini kaybetmemesi için çeşitli politikalar geliştiriliyorGenç Çiftçi gibi projelerin bu alanda geliştirilmesinin geçici çözümler olduğunu dile getiren Başkan Celil Çalış, tarımda yabancı işçinin çalışmasının da geçici çözüm olacağını kaydetti. Tarımda aile işletmeciliği modelinin oluşturularak insanların bu kültürden kopmasının önüne geçilmesi gerektiğini anlatan Çalış, tarımdan kopan insanın tekrar tarıma kazandırılmasının çok zor olacağını dile getirdi. Özellikle hayvancılıktan kopan bir insanın tekrar hayvancılığa kazandırılmasının zor olduğunu kaydeden Çalış, "İnsanımızı bu işlerden soğutmamamız lazım. Sıfırdan herhangi bir vatandaşı her ne şekilde desteklesek de ahır üretimine yönlendiremeyiz. Bu çok farklı bir kültürdür. Hayvanın yemesi, içmesi, hastalanması, gezmesi, otlaması, dolaşması bunların hepsi farklı kültürlerdir ve bunlar yaşayarak öğrenilen şeylerdir, eğitimle tamamlanacak olaylar değil. Bugün ziraat ve veterinerlik fakültelerinde hayvancılıkla ilgili birçok ders veriliyor. Meslekle ilgili mezun oluyorlar ama yaşayarak öğrenilenin, eğitimle kazandırılması çok zor. Aile işletmecisi dediğimiz insanlar bu işleri yaşayarak öğreniyor" diye konuştu. Çalış, tarımın ayrı bir kültür olduğunu ve asla bozulmaması gerektiğini dile getirdi.

SU KONUSUNDA KAMUOYU OLUŞMALI

İnsanlık için suyun hayat olduğunu ifade eden Başkan Çalış, Türkiye‘nin su zengini bir ülke olmadığını söyledi. Dünya genelinde yapılan bilimsel hesaplamalara göre kişi başına 10 bin metreküp su düşmesinin su zengini sayılması için yeterli olduğunu dile getiren Çalış, Türkiye‘nin yer altı ve yer üstü su kaynakları potansiyelinin 112 milyar metreküp olduğunu belirtti. 112 milyar metreküp suyun Türkiye‘de yaşayan insan sayısına bölündüğü zaman yaklaşık 1 milyon 400 bin metreküp suyun düştüğünü aktaran Çalış, "Bu durum su fakiri ile kendi kendine yetebilme durumu açısından başa baş. Bu sebepten suyumuzu ekonomik kullanmamız lazım. Toprak ve su kaynaklarını geliştirmek hem sorumluluk hem vebaldir. Sadece bugünü düşünüp 50 sene sonra ‘Ne halleri varsa görsün‘ yaklaşımı içerisine girmemeliyiz. Konya özelinde içme, kullanma ve sulama suyu gibi faklı kullanımların bulunduğunu kaydeden Çalış, Türkiye genelinde suların yüzde 75‘inin tarımsal, yüzde 15‘inin içme ve yüzde 10‘unun da sanayide kullanıldığını söyledi. Sulama suyu konusunda Konya‘nın daha dikkatli davranması gerektiğini aktaran Celil Çalış, Konya‘da 115 bin kuyunun bulunduğunu belirtti. Konya‘da sulanabilir 2.2 milyon hektarlık arazi varlığının bulunduğunu söyleyen Çalış, "Mevcut imkânlarla 600 bin hektarı sulayabiliyor, 3‘te 2‘yi sulayamıyoruz. Şuanda su varlığımız 4 milyar metreküp ve bizim tamamını sulayabilmemiz için 15 milyar metreküp suya ihtiyacımız var. Konya jeolojik yapı olarak kapalı bir havza. Su konusunda bizim tek çözümümüz havza dışı su transferi. Özellikle kuzey ilçelerimiz çok mağdur durumda. Sulamadan tamamen mahrum olan Kulu, Cihanbeyli, Kadınhanı, Sarayönü, Yunak ve Altınekin yer üstü suyundan tamamen mahrum. Yer altı suyu da belli bir seviyeye geldiği için şu anda kapalı ve faydalanılamıyor. Tarımsal potansiyelimizi 3‘e 5‘e katlama fırsatımız var ancak su engeli veya iklim yetersizliğinden dolayı faydalanamıyoruz" dedi. Şuanda yapılacak projelerin 20 sene sonra dahi fayda sağlayacağını söyleyen Çalış, Konya‘ya teknik olarak getirilecek her suyun ekonomik olacağını vurguladı. Celil Çalış, su konusunda Konya‘ya yapılacak yatırımın üretici tarafından katma değere dönüştürüleceğini ve ülke ekonomisine katkı sağlayacağını söyledi. Su ve toprağın korunarak gelecek nesillere aktarılmasının önemine değinen Çalış, bu konuda vatandaşlardan devlet kurumlarına kadar herkesin sahip çıkması gerektiğini anlattı. Suyun olduğu bölgelerde insan yoğunluğunun görüleceğine dikkati çeken Celil Çalış, Suyun Konya‘nın verimli topraklarıyla buluşturularak ülke ekonomisine katkı sağlanması gerektiğinin altını çizdi. Türkiye‘nin yıllık kullanılabilir su varlığının 112 milyar metreküp olduğunu ve Konya‘nın bunun yüzde 45‘ini kullanabildiğini aktaran Çalış, "Diğer yüzde 55‘lik kısmı bugün denizlere akıyor veya başka bölgelere gidiyor. Uluslararası Su Kanunu da gözeterek başka bölgelerdeki fazla suların kullanılmadığı dönemlerde bizim bölgemize aktarılması konusunda talebimiz var. Bu belki 15 yıllık bir talep. Konya‘nın tarımsal su sorunu çözülmüş olsa kendi ihtiyaçlarını kendi iç bünyesinde hem belediye hem de Konya olarak çözebilir. Kendi kendimize yetebiliriz ama kendimizin çözemeyeceği en önemli sorunumuz maalesef tarımsal su sorunu" şeklinde konuştu. Çalış Konya‘nın su sorunun çözülmesi için kamuoyu birlikteliğinin olmasının önemine dikkati çekerek sözlerine son verdi.

Okunma Sayısı: 44
Fotoğraf Galerisi