ARTIK;YAPANIN YANINA KAR KALMASIN!... -27.08.2025






ARTIK;YAPANIN YANINA KAR KALMASIN!...
Yıllardır emek verdiğimiz yüzlerce yazı ve doküman sunduğumuz ve yılan hikayesine dönen anlatacağım bu ve benzeri konuları yazı ile anlatmak oldukça zor hatta imkansız. Fakat yine de insanların kendi yaşam alanlarına yapılan saldırılar hakkında bilgilendirme yapma gereği duyduk. Çünkü insanlar kendine ait olan yaşam alanına ücret karşılığında girmesi inanılır gibi değil. Bu tahribat ve işgalleri ilgili devlet kurumları hatalı uygulamalar olduğunu ve ilgili kurumlara gereğini yapın talimatı vermesine rağmen gereği yapılmıyor ya da yapılamıyor. Sonuç olarak, 4483 sayılı kanun ve 5237 sayılı Kanun uyarınca suç işleniyor.
Sorumluluk sahipleri beş duyu organından yoksun hareket ediyor. Çünkü otuz altı gün önce yıkın kaldırın 5216 sayılı kanunun 11. Maddesine göre bilgi verin diye yazı yazanlar, kavramlarla oynayarak 36 gün sonra Rekreaktif alan olan yeri Rekreasyon alanı tarif ederek “esaslı inşaat ruhsatı” verin diye yazı yazabiliyor. Biz, Kanunların verdiği hükümlerin sahadaki uygulamalar ile örtüşmediğini halkın hakemliğinde konuşmak ve halka aydınlatmak isteriz.
Özetle; Kanunun emri zamana yayılmışken Kıyı Kanunu, Kıyı Yönetmeliği ve diğer mevzuatların haricinde Danıştay Altıncı Dairenin 2011 yılında vermiş olduğu kararda “Rekreaktif alan ” kavramı ile “Rekreasyon Alanı” bir birinden farklı olduğu ve Rekreasyon Alanlarında belli koşullarda yapılaşmaya olanak sağlanırken Rekreaktif alanlarda, yapılaşmaya olanak verilmediği görülmektedir….” şeklinde karar vermiş olmasına rağmen kıyı kenar çizgisinden sonra ilk 50 metreyi “rekreaktif alanı” değil “rekreasyon alanı“ olarak değerlendiren dirilerek 100,00 m2 taban alanlı yapı ruhsatı, 300,00m2 yüzölçümlü sundurma,2,00 m2 yüzölçümlü demir kapaklı fosseptik, ile taş duvar olarak yapılmış istinat duvarları müştemilatları yapıldı. Ayrıca 162 ada 12 parsel sayılı taşınmazın dışında taşınmazın kuzey batısında 350,00 m2 yüzölçümlü dalgakıran, beton zeminin kuzeyinde 200,00 m2 yüzölçümlü kaya dolgu alanı, kuzey kısmında 170,00 m2 yüzölçümlü beton zemin taşınmazın dışında sundurmanın kuzeyinde 100,00 m2 yüzölçümlü toprak dolgu, taşınmazın kuzey batısında DSİ yıkın dediği 5 m2 yüzölçümlü kanal.
Buradan yetkililere soruyoruz; 1.5 dekar alanda bu kadar hukuksuz işlem gerçekleşirken, şikayet konu alana değil de bu uygulamalardan rahatsızlık duyup, tepki veren abartman sakinlerinin binasına üç zabıta gönderip “belediyemize terk edilen kadostral yolun demir kapı ile kapatılmış olduğu tespit edilmiştir.7 gün zarfında kaldırılması aksi halde hakkınızda yasal işlem yapılacaktır.” Şeklinde zabıt tutturanlar, mahkemesi devam eden mekan için kamunun bütün imkanları seferber edildi.
Aslında mevzuatlarımız bu tür işgalleri engellemek için fazlasıyla var. Fakat Kanunlarımızın emrettiği ikinci aşamayı geçmemek için suç işleme bahasına direniyoruz. Şöyleki; ÇEVRE ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANLIĞI,29 Aralık 2023 tarihindeki görüş yazısında “…TRABZON/Akçaabat /Yıldızlı Mahallesi yapılan incelemede; 163 Ada,1 parselle ilişkin 18.07.2016 tarih ve 466 nolu encümen kararına istinaden geçici yapı ruhsatı ile ruhsatlandırılan yapının Kıyı Kanununa tabi olduğu ve sahil şerilerinde yapılamayacağı,18.08.2026 tarih ve 2016/233 nolu geçici inşaat ruhsatının kıyı Kanununun Uygulamasına Dair Yönetmeliğin 18. Maddesine aykırı olarak onaylandığı anlaşılmıştır.” Şeklinde görüş beyan ediliyor fakat devamında yapılması gereken görevi ihmalden suç duyurusu aşamasına geçilmiyor. Aslında bakacak olursak suç duyurusunda bulunmamak da suç.
Ziraat Mühendisleri odası Trabzon Şubesin olarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğüne yapmış olduğumuz şikayetlere vermiş olduğu cevabi yazılarında “Salacık Mahallesi,109 ada,2 parseldeki yapıya düzenlenen 27.07.2015 tarih ve 215-169 sayılı yapı ruhsatının, Kıyı Kanunun Uygulamasına Dair Yönetmeliğin 18. Maddesine aykırı olarak onaylandığı, ayrıca kıyı kenar çizgisinin deniz tarafına ruhsat harici imalatların yapıldığı, imalatlarına ilişkin 3194 sayılı İmar Kanunun 32. Ve 42. Maddeleri gereğince işlem yapılması istenmiş,…” istenmiş.
Yıldızlı Orta Mahalle, 163 ada,1 parseldeki yapıya düzenlene 18.08.2016 tarih ve 2016-233 sayılı yapı ruhsatı Kıyı Kanunun uygulamasına Dair Yönetmeliğin 18. Maddesine aykırı olarak onaylandığı, ayrıca kıyı kenar çizgisinin deniz tarafında ruhsat harici imalatların yapıldığı tespit edilmiş, Kıyı Kanununa aykırı olarak onaylanan yapı ruhsatının iptal edilmesi, yapılan imalatlara ilişkin 3194 sayılı İmar Kanunun 32. Ve 42. Maddelerine göre işlem yapılması ….” Ayrıca bahse konu alanlarda kıyı tahribatının artarak devem ettiği yönündeki şikayetleri kapsayan şikayet dilekçesine istinaden, Çevre, Şehircilik ve İklim değişikliği müdürlüğü olarak 09.11.2023 tarihinde mahallinde yapılan incelemede; restoran yapısının ilaveler yapılmak süratiyle büyütüldüğü fosseptik çukuru açıldığı tespit edilmiş…” denilmektedir.
Yıldızlı, Orta Mahalle,162 ada,1 parseldeki yapıya düzenlenen 11.04.2023 tarih ve 2023-71 sayılı yapı ruhsatının Kıyı Kanunun Uygulamasına Dair Yönetmeliği 4. Ve 17. Mddelerine,11.04.2023 tarih ve 2023-72 sayılı yapı ruhsatı ile yapımına izin verilen istinat duvarının adı geçen Yönetmeliğin 18. Maddesinin 5. Fıkrasına aykırı olarak onaylandığı tespit edilmiş ve gereğinin yapılması istenmiş ancak yapılan işlemlere ilişkin bugüne kadar Müdürlüğümüze her hangi bir bilgi verilmemiştir…” denilmektedir.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğünün şikayete konu yerlerle ilgili, “…kaçak yapılar, dolgular, dalgakıran, fosseptik ve diğer çevresel tahribatlara ilişkin Müdürlüğümüzce gereğinin yapılmasının istenmesine rağmen tahribatların artarak devem ettiği belirtilerek mevcut ve devam eden tahribatlara ilişkin konunun tüm mevzuat kapsamında değerlendirilerek aykırı uygulamaların ivedilikle kaldırılması talep edildi…” denilmesine rağmen ilgili kurumunda ifade ettiği gibi ARTARAK DEVAM EDİYOR.
Akçaabat belediyesi ise cevabi yazılarında,“…3194 sayılı imar Kanunun 32. Ve 42. Maddelerini gereğince işlem yapılmasını gerektirecek bir durum söz konusu değildir….” Şeklindeki ifadesi ortada olan bir konu hakkında iki kurumdan bir tanesinin konuyu yanlış yada yanlı değerlendirildiği anlamı çıkıyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü son olarak “… bahse konu raporda yer alan ruhsatsız yapılarla ilgili 15 gün içerisinde İmar ve Kıyı Kanununa istinaden yıkım kararlarının alınarak yapıların kaldırılması ve sonucundan Valiliğimize Bilgi verilmesini, aksi halde görevini yerine getirmeyenler hakkında 4483 sayılı Kanun ve 5237 sayılı kanun uyarınca işlem yapılacağının bilinmesinin hususunda…” yazılan yazının gereği 15 gün değil 465 gündür (14 ay) gereği yapılmadı, YAPILMAYACAK!
Yapılması gereken yazının gereğinin yerine getirilip getirilmediğinin takibi gerekir. Yazının gereğinin yapılmadığı durumlarda kanun açık, ilgili kurumun suç duyurusunda bulunma hakkını kullanmasıdır. İşgalciler bu ikinci aşamaya geçilmediğini bildiklerinden 125 km Trabzon sahilinin 117 km’si müteşebbisler tarafından işgal ya da kamu tarafından tahrip edildi. Çünkü YAPANIN YANINA KALIYOR. Yetkililerden ricamız, ARTIK KALMASIN.
Bundan önce olduğu gibi bundan sonrada T.C. Kanunlarına aykırı uygulamaları savcılığa suç duyusu ya da mahkemeye dava açarak takip edeceğimizin kamuoyu tarafından bilinmesini isteriz.27.08.2025
Kamuoyunun bilgisine saygıya arz ederiz
Cemil PEHLEVAN
ŞUBE BAŞKANI

