ES GAZETE: TARIM ALANLARI MADENCİLİK BASKISI ALTINDA- 21 EKİM 2025

ES GAZETE: TARIM ALANLARI MADENCİLİK BASKISI ALTINDA- 21 EKİM 2025
MERKEZ
21.10.2025

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, Eskişehir’de tarım alanlarının madencilik baskısı altında olduğunu belirterek “Tarımdan tasarruf edilemez” dedi.

 

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez,
Eskişehir’de tarım alanlarının madencilik baskısı altında olduğunu belirterek “Tarımdan tasarruf edilemez” dedi.

“Tarım alanları madencilik baskısı altında”

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez, Türkiye’nin tarımsal üretimde büyük bir potansiyele sahip olduğunu, ancak üretim alanlarının korunmasında ciddi sorunlar yaşandığını söyledi.
Suiçmez, özellikle Eskişehir’de vahşi madencilik faaliyetlerinin üretim alanlarını tehdit ettiğini belirterek, “Alpagut-Atalan Altın ve Gümüş Ocağı ile Sarıcakaya’daki altın madeni buna örnektir. ÇED süreçleri defalarca geri çekilmesine rağmen proje onaylanmıştır” dedi.

“Anayasal görevler ihlal ediliyor”

Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreçlerinin anayasal bir zorunluluk olduğunu vurgulayan Suiçmez,Anayasa’nın 44, 45, 56, 169 ve 170. maddeleri tarım alanlarını, üreticiyi, ormanları ve çevreyi koruma görevini tanımlar. Ancak son çıkarılan 7554 sayılı ‘torba talan yasası’ bu korumaları ortadan kaldırmıştır” diye konuştu.

“Eskişehir’de tarım alanları yok ediliyor”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı MAPEG’in yetkilerinin artırılmasıyla şirketlerin lehine bir döneme girildiğini ifade eden Suiçmez, Eskişehir’deki Alpagut-Atalan ve Sarıcakaya bölgelerinde mikroklima özelliğine sahip tarım alanlarının yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.

“Çiftçi borçlu, destekler yetersiz”

TARSİM kapsamındaki ödemelerin olumlu ancak yetersiz olduğunu belirten Suiçmez, “Çiftçilerin yarısı ÇKS’ye kayıtlı değildir. Don ve kuraklık zararlarının geç de olsa ödenmesi olumlu ama bakım ve sulama yapılmazsa meyve üretiminde büyük sorunlar yaşanacaktır” dedi.

Çiftçilerin 1 trilyon lirayı aşan banka borcu olduğunu hatırlatan Suiçmez, “Bu koşullarda modern sulama sistemlerine geçiş bireysel imkânlarla mümkün değildir. Devlet Su İşleri’nin bütçesi artırılmalı ve kamusal sorumlulukla su planlaması yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.

“Gıda enflasyonu ve ithalat bağımlılığı büyüyor”

Gıda enflasyonunun yapısal nedenlerden kaynaklandığını belirten Suiçmez, “Zirai don ya da kuraklık bahane edilmemelidir. Asıl neden, yüksek üretim maliyetleri, yetersiz destekler ve ithalat politikalarıdır. Et ve temel gıdalarda artan ithalat bağımlılığı artık milli güvenlik sorunudur” dedi.

“Tarım stratejik öneme sahip”

Suiçmez, tarımın stratejik bir alan olduğunu vurgulayarak şu çağrıda bulundu:
“Tarım ve Orman Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı anayasal görevlerini yerine getirmelidir. Şirketlerin sözcüsü gibi davranan kamu görevlileri istemiyoruz. Tarımsal destekler Gayri Safi Milli Hasıla’nın yüzde 1’inden az olamaz. 2026 bütçesinde öngörülen 168 milyar TL destek son derece yetersizdir; olması gereken miktar 775 milyar TL’dir.”

Suiçmez, son olarak “Üretemezsek, tüketemeyiz. Tarımdan tasarruf edilemez. Don, şap ve kuraklık gibi olağanüstü durumlarda ek destek paketleri hazırlanmalıdır. Eskişehir’de kamusal denetim artırılmalı, mühendis atamaları yapılmalı, DSİ yatırımları güçlendirilmelidir” ifadelerini kullandı.

Haber kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ. 

Okunma Sayısı: 20