MANSETAYDİN.COM: ZEYTİNYAĞINDA YASAK YİNE KAPIDA- 31 EKİM 2025
Ziraat Mühendisleri Odası, açıklanan rekolte tahminlerinin gerçeği yansıtmadığını savunarak “Zeytincilikte yok yılı yaşanıyor, üretim daha da düşebilir” uyarısında bulundu. Rekolte azlığı fiyatları artırabilir, ihracata kısıtlama yeniden gündeme gelebilir.
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK), 2025–2026 sezonu için 2 milyon 450 bin ton zeytin rekoltesi beklendiğini açıkladı. Ancak uzmanlara göre bu tahmin dahi iyimser olabilir.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 23 Mayıs 2025’te yayımladığı Bitkisel Üretim 1. Tahmini raporunda zeytin üretiminde yüzde 40 oranında azalma öngörmüştü. UZZK’nın son açıklamasına göre bu düşüş oranı yüzde 34,7 olarak revize edildi. Zeytincilik sektörü bu yılı, üreticilerin deyişiyle, “yok yılı” olarak geçiriyor.
“REKOLTE TAHMİNİNDEN DAHA DÜŞÜK OLABİLİR”
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez, UZZK tarafından açıklanan rakamların gerçeği tam olarak yansıtmadığını savundu.
Suiçmez, geçen yıl 3 milyon 750 bin ton olan zeytin üretiminin bu yıl 2 milyon 450 bin tona düştüğünü belirterek,
“Kuraklık, don ve zeytinin ‘yok yılı’ etkisiyle rekolte 2 milyon 450 bin tonun da altına inebilir” dedi.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın da il ve ilçe müdürlükleri aracılığıyla ayrı bir rekolte çalışması yürüttüğünü belirten Suiçmez, bu sonuçların henüz açıklanmadığını aktardı.
“TÜİK ve UZZK tahminleriyle birlikte değerlendirildiğinde, mevcut koşullar göz önüne alındığında rekoltenin yaklaşık 2 milyon ton civarına gerilemesi bekleniyor,” diye konuştu.
“ÜRÜN AZLIĞI FİYATLARI ARTIRABİLİR”
Suiçmez, ürün azlığının hem zeytin hem de zeytinyağı fiyatlarında artışa yol açabileceğini belirtti. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın rekolte tahminlerini gecikmeden açıklaması gerektiğini vurgulayan Suiçmez,
“Fındık ve diğer ürünlerde gördük, yüksek rekolte tahminleri fiyatları baskılıyor. Zeytinde de benzer bir tablo yaşanmamalı” ifadelerini kullandı.
İHRACAT KISITLAMASI YENİDEN GÜNDEME GELEBİLİR
2023 yılında zeytinyağı üretiminin bir önceki yıla göre yüzde 55 azaldığını hatırlatan Suiçmez, benzer bir durumun tekrar yaşanabileceğini söyledi. 2023’teki üretim düşüşü sonrası 31 Ekim 2023’e kadar ihracat yasağı getirilmişti.
Suiçmez, iç piyasada fiyatların yeniden yükselmesi halinde ihracat kısıtlamasının gündeme gelebileceğini belirterek,
“Bu uygulama uzun vadeli bir çözüm değil. Fiyat düşmüyor, üstelik ihracat pazarlarını da kaybediyoruz. Türkiye’nin kendi kendine yetebildiği ürünlerde ithalat kapısının açılması daha da olumsuz sonuçlar doğurur,” değerlendirmesinde bulundu.
“GERÇEKÇİ VE ŞEFFAF TAHMİN YAPILMALI”
Suiçmez, zeytin üretiminde sağlıklı envanter çalışmasının ve gerçekçi rekolte tahminlerinin önemine dikkat çekti.
“İklim koşulları, kuraklık, don etkisi ve var-yok yılı döngüsü dikkate alınarak gerçekçi rekolte tahmini yapılmalı. Üreticinin kazanabileceği alım fiyatı da buna göre belirlenmeli,” dedi.
“Ürün azlığı fiyatları artırabilir; ancak çözüm, piyasayı manipüle etmek değil, üretim verilerini şeffaf biçimde paylaşmaktır. Zeytin varlığına ilişkin güncel ve sağlıklı bir envanter hazırlanmalı,” ifadelerini kullandı.
Haber kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ.
Okunma Sayısı: 21