ÖNCE GÖREV, SONRA DİALOG!...25.07.2025
ÖNCE GÖREV, SONRA DİALOG!...
Kamuoyuna yansıtılan bir açıklamada, "İl Koordinasyon Kurulu ile şehrin sorunlarını ve çözüm önerilerini konuştuk" denilmiştir.Ancak Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) olarak söz konusu toplantıya katılmadığımızı ve herhangi bir görüş beyanında bulunmadığımızı açıkça belirtmek isteriz. "Kurulun ortak görüşü" şeklinde genellemeler yapılması, temsil adaletine ve kurumsal saygıya aykırıdır. Katılım sağlamayan kurumların da görüş bildirmiş gibi gösterilmesi, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ilkesini zedeler.
ZMO, Trabzon’un tarımı, çevresi ve doğal kaynakları konusunda çalışma alanı ile ilgili bilimsel ve mesleki görüş üretmeye devam edecektir. Ancak kurumsal kimliğimizin, katkı sunmadığımız süreçlerde meşrulaştırıcı bir araç gibi kullanılmasına asla göz yummayacağımızı özellikle vurgulamak isteriz.
Uzun yıllardır bu şehirde denizler kirletilmiş, sahiller tahrip edilmiş, halkın ortak kullanım hakkı olan kıyılar özel mülke dönüştürülmüş, tarım arazileri imara açılmış, meralar işgal edilmiş, su kaynaklarımız hoyratça kullanılmıştır.
Mahkemelerin verdiği yıkım kararları bile görmezden gelinirken, derelerin ve deniz kenarlarının yapılaşmalara kurban edilmesine yıllarca göz yumulmuştur. Tüm bu süreçlerde sessiz kalan ya da görmezden gelenler, şimdi çıkıp “gelin şehrin sorunlarını konuşalım” demektedir.
Göstermelik toplantılar, temsili fotoğraflar, hazırlıksız davetler şehirdeki gerçek sorunların üstünü örtemez. Gerçek çözüm, hukuka uygun davranmak ve kamu yararını esas almaktan geçer. Aksi halde “şehrin sorunlarını konuşalım” çağrısı, geçmişteki ihmallerin üzerini örtmeye yönelik bir çaba olmaktan öteye gidemez. Yıllardır bu şehirde göz göre göre işlenen çevre suçlarına, plansız yapılaşmalara, kamuya ait alanların özel mülk gibi kullanılmasına sessiz kalanlar, bugün çıkıp "şehrin sorunlarını konuşalım" diyor.
Denizlerimiz kirletilirken, sahiller parça parça tahrip edilirken, halkın ortak malı olan kıyılar paravanlarla çevrilip "giriş ücretli" hale getirilirken neredeydiniz? Tarım arazileri birer birer betona teslim edilirken, meralar imara açılırken, dereler yatağından çıkarılırken, mahkeme kararları bile hiçe sayılırken hangi çözüm iradesi gösterildi? Su kaynaklarımız hoyratça tüketilirken, sahipsiz bırakılmış kırsalımız talan edilirken, kaçak yapılar hem denizde hem dere kenarlarında yükselirken "kanun" ne yazık ki sadece tabelalarda kaldı. Bunca göz yummanın, bunca sessiz kalışın ardından şimdi "gelin şehrin sorunlarını birlikte konuşalım" demek, önceki suskunlukların üstünü örtmeye çalışmaktan başka nedir?
Konuşmaktan önce yapılması gereken bellidir:
- Konuşmadan önce görevlerinizi yapın
- Mahkeme kararlarını uygulayın.
- Kıyıları halka geri verin.
- Tarım alanlarını koruyun.
- Suları, dereleri, meraları kurtarın.
- Kanunları herkese eşit uygulayın.
Gerçek çözüm, önce görevini yapmaktan geçer. Göstermelik toplantılarla değil, hukukun üstünlüğü ve kamu yararı ile bu şehir nefes alabilir. Zira Trabzon’un sorunu konuşulmaktan değil, yıllarca konuşulup hiçbir şey yapılmamaktan büyümüştür.
Kamuoyunun bilgisine ve takdirine sunuyorum.
Cemil PEHLEVAN
ŞUBE BAŞKANI