TARIM DIŞ TİCARETİNDE YILIN İLK 3 ÇEYREĞİ BELLİ OLDU

İSTANBUL
31.10.2018
 

 

 
31 Ekim 2018
 
Kendi gıdamızı üretmek yerine ithal etme kolaycılığını esas alan ve dış tavsiyeler doğrultusunda hazırlanan tarım politikamızdaki olumsuzluk üretimde gerileme ve dış ticarette ithalat artışı şeklinde kendini iyice göstermeye başladı.
 
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Bitkisel Üretim 2. Tahminini 26 Ekim 2018 günü açıkladı. Tarım politikamızdaki yetersizliklere hava koşullarındaki olumsuzluklar da eklendiğinde tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde üretim miktarları %4,2, sebzelerde %3 ve meyvelerde %1,7 azalış gösterdi. Önemli ürünler bazında en büyük azalma %28,5 zeytinde yaşanırken, biberde %25,9, kayısıda %23,9, fındıkta %23,7, kırmızı mercimekte %20, tütünde %14,4, buğday ve portakalda %7, şeker pancarında %5,4, patateste %5,2, domateste %4,7, kuru fasulyede %3,8 ve mısırda %3,4 oldu.
 
TÜİK Dış Ticaret verilerini bugün açıkladı. Bitkisel üretimdeki gerileme ithalatta artış olarak kendini net bir şekilde gösterdi.
 
Gıda ve yem sanayi başta olmak üzere hammadde olarak yaygın kullanılan ürünler bazında buğday ithalatımız 2017 yılının ilk 9 ayında 3,1 milyon tondan 2018 yılında 4,1 milyon tona yükselerek %32 daha da artmış durumdadır. Mısır ithalatımız aynı dönemler için 1,4 milyon tondan 2,1 milyon tona %50, soya 1,8 milyon tondan 2,2 milyon tona %22, ayçiçeği 544 bin tondan 624 bin tona %15 artmış durumdadır. Tekstil sanayimizin hammaddesini oluşturan pamuk üretimimizin %6 artmasının da etkisiyle ithalatımız 750 bin tondan 673 bin tona yaklaşık %10 gerilemiş olmakla birlikte hala çok yüksek düzeylerde seyretmektedir.
 
TÜİK Hayvansal Üretim İstatistiklerini 14 Eylül 2018 tarihinde açıkladı. Bir önceki yılın aynı ayına göre Haziran 2018’de büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlığımız 59,4 milyon baştan 64,7 milyon başa %9 civarında artış gösterdi. Buna karşın her iki yılın ilk 9 aylık büyükbaş ve küçükbaş dış ticaret verilerini incelediğimizde geçen yıl 633 bin baş olan ithalatın %130’luk artışla 1 milyon 457 bin başa yükseldiğini görüyoruz. Bu da bizlere hayvan varlığımızdaki artışın da ithalata bağımlı olduğunu göstermektedir.
 
TÜİK Kırmızı Et Üretim İstatistiklerini 13 Ağustos 2018 günü açıkladı. Buna göre 2017 yılının ilk iki çeyreğinde 493 bin ton olan kırmızı et üretimi 2018’in aynı döneminde %5’lik artışla 520 bin tona yükseldi. Dış ticaret verilerine göre 2017 yılının ilk 9 aylık döneminde yaklaşık 2 bin ton olan kırmızı et ithalatı 2018 yılında 23 kat artışla yaklaşık 46 bin tona ulaştı. Yerli kırmızı et üretimimizin de çok büyük oranda ithal canlı hayvanlardan sağlanmasının yanında kırmızı et ithalatımızda da çok büyük bir oranda artış olduğu açıktır.
 
Bitkisel ve hayvansal ürünlerin toplamını ifade eden tarım ürünleri dış ticaretinde verdiğimiz açık 2018 yılında artarak devam etmektedir. 2017 yılında 729 milyon dolar olan açık 2018 yılının 9 aylık bölümünde 1,5 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.
 
Açıklamamızda örnek olarak verilen buğday, mısır, soya, ayçiçeği ve pamuğun ithalatına 3,8 milyar dolar ödenmiştir. Yine TÜİK verilerinde bu dövizin karşılığı 16,7 milyar TL olarak gösterilmektedir. Büyükbaş ve küçükbaş hayvan ile kırmızı et ithalatına da yılın 9 aylık bölümünde ödenen döviz miktarı 1,6 milyar dolar olup karşılığı 6,6 milyar TL’dir.
 
Tarım Kanunu’na göre tarımsal üretime verilecek desteklerin milli gelirin %1’inden daha az olamayacağı hükmü bulunmaktadır. Bu kapsamda 2018 yılı bütçesinden ayrılmış olan destekleme miktarı 14,5 milyar TL olup yasaya göre verilmesi gereken destek 34,5 milyar TL’dir. Yasa uygulanmamaktadır.
 
Tarım ve Orman Bakanı sayın Pakdemirli 2019 yılı için gübre desteğinin %100 artışla 4 TL’den 8 TL’ye çıkarılacağı sözünü vermiştir. Oysa, gübre desteğinin 2015 yılında 6,60 TL olduğu hatırlanırsa, yapılacak artışın geçmişe göre %21 civarında olduğu, sadece son bir yıl içerisinde gübreye %100’ün üzerinde zam geldiği bilinen bir gerçektir.
 
Tarıma 2019 yılında yaklaşık %17’lik artışla 16,9 milyar TL destek verileceği açıklandı. İçinde bulunduğumuz 2018 yılının ilk 9 ayında sadece buğday, mısır, soya, ayçekirdeği, pamuk, canlı hayvan ve kırmızı et ithalatına ödediğimiz dövizin karşılığının 23,3 milyar TL olduğu dikkate alındığında, 2019 yılında da üretmek yerine günün yine ithalat ile kurtarılmaya çalışılacağını ve üretimimiz ile çiftçimizi daha zor günlerin beklediğini, son 16 yılda Belçika’nın yüzölçümünü geçen ekilmeyen tarım alanlarımızın daha da büyüyeceğini söylemek yanlış olmayacaktır.
 
Ahmet ATALIK
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası
İstanbul Şube Yönetim Kurulu Başkanı

Okunma Sayısı: 262