YENİ DÖNEM GAZETESİ: ‘ÇAKMAK: ‘TARIM AFET SİGORTASI FONU’ OLUŞTURULMALI! - 19 TEMMUZ 2025

YENİ DÖNEM GAZETESİ: ‘ÇAKMAK: ‘TARIM AFET SİGORTASI FONU’ OLUŞTURULMALI! - 19 TEMMUZ 2025
BURSA
19.07.2025
 

Çakmak: ‘Tarım Afet Sigortası Fonu’ oluşturulmalı!

Haftayı tarımdaki sorunlarla kapatıyoruz.

Belki arazilerin kiraya verilmesi her vatandaşı yakından ilgilendirmemiş olabilir.

Ama sanıyorum şu haber ilginizi çeker:

“Ayçiçeği yağına kota sınırı! Artık 2 litreden fazla satılamayacak!”

Pandemi günlerini hatırlatan bu ifade henüz bir infial yaratmadı.

Enflasyona alışan ve gücü yetmediği ürünü almaktan vazgeçerek duruma çözüm üreten halkımızın; herhangi yaşanabilecek bir kıtlığa tepkisi ne olacak?

Merakla bekliyorum.

Tabii hepimiz aynı gemideyiz.

Bu yıl yaşanan olumsuz hava koşulları ve çiftçinin küstürülmesi nedeniyle bazı sebze-meyve grubunda yaşanan sıkıntı önümüzdeki süreçte genele yayılırsa perişan olacağız.

Kiraz üzerinden yürütülen tepki gönderileri güncelliğini koruyor.

“Artık zenginliğin belirtisi kiraz yemek” ifadesiyle pazardan fotoğraf paylaşılmış:

Kilosu 1200 lira!

Gıda erişiminin kuraklıkla bağlantılı olarak daha da zorlaşacağını ön görmek zor olmasa gerek.

Tarım dosyasının 2. bölümünde de TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Dr. Fevzi Çakmak’ın verdiği bilgilerle sizi baş başa bırakıyorum.

SÜRPRİZ DEĞİL!

Ayçiçeği yağında kota uygulaması olma ihtimali var mı? Türkiye’nin kuraklıkla imtihan süreci hakkında bilgi verir misiniz?

Bu bir sürpriz değil! Bu yıl yaşanan olumsuz hava koşulları nedeniyle ayçiçeği rekoltesi düştü. Ancak durum bu yıla özgü değil. Uzun süredir böyle olacağı konusunda uyarılarda bulunuyoruz. Kuraklık sonucunda Trakya’da, Orta Anadolu’da, Güneydoğu Anadolu’da tahıl grubunda ciddi düşüşler var.

Verimler 200 kilograma kadar geriledi.

ÇİFTÇİ KÜSTÜ!

Durumun tek sorumlusu kuraklık mı?

İklim değişikliğinin etkisi her yıl daha fazla hissediliyor. Ayçiçeğine yağmur düşmedi. Buna ilave olarak ekonomik şartlar da gidişatı olumsuz yönde etkiliyor. Son 2-3 yıldan beri ayçiçeği, mısır ve buğdaya uygulanan taban fiyatlar, enflasyonun çok altında kalınca insanlar uzaklaşmaya başladı.

Zarar edeceğini düşünen çiftçi sahadan çekiliyor.

Bir yıl ürün açığı varken; bunu böyle yaparsanız kriz olur.

Çiftçi alım garantisini görmeli, insanları kendi kaderine terk ettik.

Çiftçi küstü!

Tarımdan uzaklaştı!

ZİRAİ DON 65 İLİ VURDU

Meyve fiyatlarındaki artışı değerlendirir misiniz? Bu girdaptan çıkış mümkün mü?

Geçen yıl bir önceki yıla 3,5 liradan değerlediğimiz domatesi 2 liradan satamadılar.

Karpuz tarlada kalıyor. Üretim planlaması yok. Çiftçi satamıyor, biz de yiyemiyoruz. Meyve fiyatlarında yüzde 50 artış var.

Don tüm meyve bahçelerini vurdu. 65 ilde zarar gördü. Yüksek ilçelerde ciddi zararlar oluştu.

Kiraz 600 liradan satılıyor. Onun dışında da 100 liranın altında meyve yok pazarda.

Zarar gören çiftçinin desteklenmesi gerekir; meyve ağaçlarına bakım yapmaları lazım. Ama girdi maliyetlerini karşılayacak hiçbir şey yapılmıyor.

Yardımlar için çiftçinin TARSİM’li -Tarım Sigortaları Havuzu- olması, ÇKS -Çiftçi Kayıt Sistemi- kayıtlı olması gerekiyor. Burada da bir sorun var. Türkiye’de TARSİM’li olma oranı çok düşük. ÇKS kaydı bile toplam çiftçi sayısına ulaşmıyor. Geride kalanlara kim yardım edecek?

NEDEN AYRIM YAPILIYOR?

Peki, çiftçilerin bu gerekliliği yerine getirmeme sebebi nedir?

Çiftçiler genellikle küçük arazileri olduğu için kayıt yaptırmamayı seçiyor. Çünkü örneğin ÇKS kaydı yaptırmak için gereken ücret 100 liraysa, alacağı destek 60 lira. O zaman neden yaptırayım? diyorlar.

Hem kazanamıyor hem de devlet desteği de yetersiz kalıyor.

Ayrıca zirai don da bir doğal afettir!

Deprem oldu. Devlet; ‘depremde sigortalı olana destek vereceğim’ mi dedi? Ayrım gözetmeden herkese yardım edildi. Tarımda zarar gören çiftçiye neden ayrım yapılıyor?

Tarım Afet Sigortası Fonu oluşturulmalı. Çiftçiler ayırt edilmeden zararları karşılanmalı ki ertesi yıla hazır olsunlar.

Anlaşılan o ki yavaş yavaş sevdiğimiz pek çok gıdaya ya veda edeceğiz ya da servet ödeyeceğiz!

Haberin kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ

Okunma Sayısı: 28